Keyifli okumalar..
Şarkı: İstanbul Beyefendisi
...
Sizce ben neredeyim?
Evde?
Okulda? Tamam bu biraz saçmaydı.
Tabiki de karakoldaydım!
Paldır küldür gelmiştim. Abim ve Barçının neden burada olduğunu sorduğumda aldığım cevap beni şaşırtmamıştı. Çünkü abim ve barçın aslında bir iyi birde kötü bir nedenle burdaydılar.
"Şimdi ben doğru mu anladım. Abim kapkaççıyı yakalarken. Barçın olaya paldır küldür giriyor ama elinde silahla! Sonra da kazayla polis yaralıyor."dedim sinirle.
Nisan başıyla onaylayıp ayağa kalktı. "Ben gidip bir papatya çayı alayım."dedi.
"Papatya çayı bizi kesmez Nisan sen bana tarlasını getir."dedim.
Nisan sırıtarak arkasını döndü. Kuzey abiden sonra onları görmeye ben girecektim. Onlara yapacaklarımdan kurtuluşları yoktu. Bir kaç dakika sonra Kuzey çıkınca ben girdim.
İçerisi kasvetliydi. Abim bir köşede Barçın ise başka bir köşede oturuyordu. Parmaklıklara yaklaşıp ellerimi soğuk demire doladım.
"Abi?"dedim.
"Efendim?"dedi abim pişkin pişkin sırıtarak.
"Ya, Allah aşkına sizin burada ne işiniz var? Hele sen Barçın sen niye akıllan mıyorsun?"dedim. Duruşması olan sanki bendim.
"Kazayla oldu."dedi Barçın çocuk gibi.
"Öf, tamam be kızım amma abarttın."dedi abim somurtarak.
Sinirle "Doğru ben niye abarttım ki. Alt tarafı polis yaralıyorsunuz." dedim.
"Hem ayrıca her olayda sen silah bulmayı nasıl beceriyorsun abi?Çok merak ediyorum."dedim. Tüm Türkiye'nin aklında ki o, soru.
"Bilmem. Sanki biri yerini söylüyormuş gibi elimi koyduğum gibi buluyorum."dedi. Beş dakika dolunca son bir kez dönüp "Bu gün içinde çıkarsınız."dedim.
Ve baş komiserin odasına doğru ilerledim. Çok şükür tanıdıklarım vardı ve kurşun polisi sıyırmıştı.
Odanın kapısını tıklatıp içeriye girdim.Beklediğim kişi yaşlı bir polisti ama karşımda ki oldukça gençti.
"Hoş geldiniz buyrun oturun."dedi nazik bir şekilde. Kahverengi gözleri sorarcasına bakıyordu. Siyah deri koltuklara oturdum. Saçları kısaydı ve bir erkeğe göre yüzü fazla kusursuzdu.
"Hoş buldum. Namık amca yok mu?"dedim.
"Hayır, maalesef. Babam bir kaç ay önce emekli oldu."dedi. Babası olduğunu duyunca şaşırmıştım. Onu başımla onayladım.
"Namık amcanın çocuğu olduğunu bilmiyordum. Şaşırdım. Bu arada ben Ada. Namık amca beni kızı gibi sever."dedim.
"Ada.. Babam senden çok bahsederdi. Bende Ayaz. Tanıştığıma memnun oldum Ada."dedi. Uzun parmaklı ellerini uzatınca tutup sıktım.
"Bende."
"Ee Ada buraya ne için gelmiştin?Babamdan ne isteyeceksen aynısını benden de iste lütfen."dedi samimice. Ayaza tebessüm ettim. Aslında ondan isteyeceğim önemli şey Barçın'ın duruşması hakkındaydı çünkü ben her gün isimsiz tehditleri almaya devam ediyordum. Bu işin arkasında kimin olduğu belliydi. Onu kendi hazırladığı duruşmada kıstıracaktım.
Derin bir nefes alıp tüm gerçekleri anlatmaya başladım. Ve planlarımı da.
...
Ayaz anlayışla yüzüme bakıyordu. "Bunlar gerçekten de çok önemli bilgiler Ada.Planında çok zekice. Tüm isteklerin bir bir yerine getireceğim merek etme."dedi.
Kocaman tebessüm ederek " Ayaz bu benim için gerçekten çok değerli bir yardım çok teşekkür ederim. "Dedim.Barçın benim için değerliydi."Asıl ben sana teşekkür ederim. Bir çeteyi , kadın ve çocuk katillerini öldürmekte olan katili yakalayacağız. "Dedi. Girme vakti geldiği için ayağa kalktım. Görüşmek üzere elveda etmiştim ki. Aklıma gelen fikirle arkamı döndüm yeniden.
"Şey Ayaz.Yarın akşam yemeğine gelmek ister misin?"dedim. Gayet maküldü.
Bir kaç dakika içinde taktıktan sonra,"Olur."dedi.
...
Yeni karakter hakkında ki düşünceleriniz??AH Ayaz senle evlenmek nasip olur mu be jsjsj
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Bela Paratoneri /TEXTİNG ✔️[Bitti]
Fiction généraleAda:Bir günü daha senli bitirdim ya. Ada:Ölsem bile gam yemem. Barçın:Bıkmadın mı mesaj atmaktan? ... Kafa dağıtmak için yazılmıştır.