Tom masaya baktı düşünür gibi. Kesinlikle artık ne yapacağımıza kadar vermemiz gerekiyordu.
"Tamam, dörtlü ölmemiş, ve Jackson'u da sayarsak beşli. Hale'ın sürüsü. Hale muhtemelen, Aurie'nin gerçek ailesini arayacak ama bu bizi ilgilendirmez, çünkü onları hiç tanımadın, değil mi?" Tom bunu bana bakarak sorunca başımı salladım,
"Evet. Sadece suçlu olduklarını ve bu yüzden beni yetimhaneye verdiklerini biliyorum. Onları tanımadığım için herhangi duygusal bağım da yok. Ayrıca onlar kötü. Ama yine de gözümüz onlarda olsa iyi olur." dediğimden sonra herkes başını onaylarca salladı. Bu sefer sözü Stiles devraldı,
"Tamam, o zaman plan şu; Ambar güçleri sayesinde Gwen ve diğerlerini dinleyip planlarını öğrenir. Aileyi ne zaman öldüreceklerini yani. Sonra biz de ona göre hareket ederiz."
"Anlaştık."
"Tamamdır."
Ve bende başımı salladım. Ve sonra bir an durup Stiles'a döndüm, "Babana söylemeye gerek var mı? Yani... Dedektif olduğu için?" Evet, Stiles'ın babası bu kasabadaki en başarılı ve tanınan tek dedektifti. Başını iki yana salladı,
"İşler tam yerine oturmadan olmaz." Sonra başını ovuşturdu, gözlerini kapatıp. Hepimiz aynı anda aynı soruyu sorduk,
"İyi misin?"
Bize baktı, "Evet, sadece son üç gündür sadece sekiz saat uyudum..." Tom başını salladı,
"Tamam, sen eve git biraz dinlen, uyu. Biz gelip seni alırız. Tamam mı? Hocaya ben söylerim." Stiles halsiz bir şekilde başını olumlu anlamda salladı.
°•°•°
Stiles eve gittiğinde biz de Ambar'ı devreye sokmuştuk. Çaktırmadan onların yakınında bulunması yeterliydi çünkü zaten, gücünü biliyordunuz. Çok iyi duyuyordu, hatta normal insanların bile duyamadığı şeyleri bile...
Dersler hızla geçerken son zil de çalmıştı. Ambar hemen sınıfa gelince Tom ile birlikte başına üşüştük, "Ne oldu? Sonunda öğrendin mi?" diye sordu Tom hemen merakla. Ve Ambar'ın yüzünden yorumlayacak olursam, bunun cevabı kesinlikle evetti.
"Onlar... Ailenin yerini bulmuş ve bu akşam saat dokuzda harekete geçecekler."
"Peki aile neredeymiş?" Ambar ikimizin yüzüne baktı endişeyle, ve cevapladı,
"Wuggy's Evi'nde... Hastanesinde daha doğrusu..." Kaşlarımı çatarak sordum, "Neresi orası? Ben bilmiyorum ki?" Buraya taşınalı sadece bir aya yakın olduğu için elbette bilmiyordum ama belli ki, Tom çok iyi biliyordu.
Sıkıntıyla bir nefes alıp bana döndü, "Orası bir akıl hastanesi."
°•°•°
Ben Tom'un hastane ile ilgili şeyi demesinden sonra ve ben bunu zar zor ama en sonunda sindirdikten hemen sonra plan yapmaya başladık. Ambar daha ayrıntılı anlatınca planı ayarlamaya başladık,
"Ambar, sen Aurie ile buluş ve o hastanenin önüne gel. Bende Stiles ile gelirim." dedi ve sonra haber vermek için telefonunu çıkartıp Stiles'ı aradı. Ama telefonu açmadı.
"Telefonu mu kapandı acaba..."
"Belki duymuyordur?"
Tom'un ısrarla üst üste arama çabaları boşa çıkınca pes etti, "Tamam, siz gidin. Ben Stiles'ı evinden alıp öyle gelirim." Daha fazla zaman kaybetmemek için hemen okuldan çıktık ve evlere dağıldık. Saati beklemeye başladık.
Ambar ile evlerimiz yakındı bu yüzden yürüyerek gidiyorduk. Bir yandan da konuşuyorduk,
"Aurie... Benim yine içimde sanki bir şeyler olacakmış gibi bir his var..."
"Evet, çünkü bu akşam kesinlikle bir şeyler olacak."
"Öyle ama... Bilmiyorum, bu iki taraf için de iyi olmayacakmış gibi geliyor... Sanırım şimdiden gerildim."
Yürümeye devam ederken başımı salladım, "Bende. Ama bunu yaparken sana ihtiyacımız olacak, biliyorsun. Plan zaten hazır. Dert etme. Bir şey olacaksa bile hepimize olacak. Yani birimiz boka batarsa hepimiz peşinden boka batacağız."
Hafifçe göz devirdi ve güldü, "Bok gibi bir teselliydi."
"Bok kelimesini sen asıl gerçekten boka batacağımız zaman kullanırsın."
°•°•°
( 20.06 )
( Yazarın Anlatımı)
Tom nihayet Stiles'ın evine geldiğinde onu babası karşılamıştı. Stiles'ın uyuduğunu, kendisinin acilen ofise gitmesi gerektiğini söylemişti ve sonra da evden ayrılmıştı. Bir de, uslu durmalarını.
Tabi, kesinlikle bu gece.
Tom Stiles'ın odasının kapısını hafifçe açıp içeri girdi ve Stiles'ı yatakta uyuyor olması yerine ayakta duvara bakarken görünce şaşırdı. Ona arkası dönüktü.
"Stiles? Uyuyorsun sanıyordum. İyi misin?" Stiles Tom'un sesini duyunca ona döndü,
"Yeni uyandım, iyiyim. Düşünüyordum."
Tom yanına geldi, "Neyi?"
"Planı. Oraya gidip aileyi öldürmelerini engelleyecek miyiz yoksa sadece bakıp sonra kaçacak mıyız?"
"Duruma göre değişir. Belki aile normaldir ve bize yardımları dokunur, kolye hakkında bildiklerini söylerler. Ya da belki de deli olarak o hastanede olmanın hakkını veriyorlardır."
Stiles ona döndü, "Tamamdır. O zaman gidiyor muyuz?"
"Kızlar çoktan yola çıkmışlar."
"Hadi, biz de vakit kaybetmeyelim o zaman."
°•°•°
( Aurie'nin Anlatımı)
Sonunda Tom ve Stiles da gelmişti. Ambar Stiles'a baktı, "Daha iyi görünüyorsun." Stiles başını salladı, "Uyumak iyi geldi."
"Tamam, Hale ve sürüsü de birazdan gelir. Bir şekilde içeri girmemiz gerek çünkü güvenlik var." Onlar düşünmekle uğraşırken gülümsedim, "Siz onu bana bırakın."
Güvenliğe döndüm ve gözlerimi kapatıp odaklandım. Telekinezi gibi. Sadece kendimi hayalet gibi hayal ediyorum ve ruhum sanki istediği gibi gezip, istediği şeyi yapabiliyor.
Bedenim bıraktığım gibiyken, sanki ruhum havada gibi görüyordum. Uçuyordum.
İlerideki güvenliğin kapısında durdum ve kapıyı tıklattım. Adam elbette beni göremiyordu. Kapıyı açıp kafası karışmış bir şekilde etarafa bakarken ben içeri girdim. Gerçi, kapının içinden de geçebilirdim. Ama çok uzağa gidersen bedenimin canı yanıyordu.
İçerideki eşyaları rasgele dağıtmaya başladım. Güvenlik tabi delirdiğini falan sanıyordu. Korkuyla kendini dışarı attı ve uzaktaki lavaboya doğru koştu eliyle ağzını kapatırken.
İşte bu kadar.
Tekrar gözlerimi açtığımda hepsi bana şaşkın ve mutlu bir şekilde bakıyordu.
"Bunu nasıl yapıyorsun hâlâ anlamıyorum," dedi Tom hayran olmuş gibi. Güldüm, "Bende senin hâlâ nasıl bir vampir gibi olduğunu anlamıyorum. Gerçi kimse ne olduğunu anlamıyor.." ve daha fazla vakit kaybetmeden içeri girdik.
Ve tam o koridorun ucunda Jackson'u gördük.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
•THE NOGITSUNE•
Novela Juvenil•Eğer o gün o kolye düşmeseydi, o yarasa orada olmasaydı... Her şey farklı olabilir miydi? Aynalar, camlar, su ve yansımamı gösteren her şeyden bu kadar korkacağımı nereden bilebilirdim? Yardım edecek birisine ihtiyacım var, benim gibi olan birisine...