FİNAL

5K 211 135
                                    

Selaamm nasılsınız??

Yorum yapmayı ve oylamayı unutmayınn

İyi okumalar..
______________________________________

İlahi bakış açısı 7 yıl sonra..

"Aşkım." diye bağırdı Umut mutfaktan.Bir kaç tıkırtılardan sonra Umut'un kulağına adım sesleri geldi."Efendim yavrum?" dedi Ömer elindeki 2 yaşında girmiş çocukla.
"Ay bebeğim de burdaymış." dedi Umut ve elini yıkayıp kuruladı, ardından Ömer'in elindeki çocuğu sevmeye başladı.

"Oy benim Meral'im, ne şirin bir şeysin sen ya." derken küçük çocuk güldü.Umut, Meral'i kucağına alırken Ömer homurdanıyordu."Hemen babayı sat zaten." dedi.

Tatilden sonra Ömer, Umut'a güzel bir evlenme teklifi etmişti, daha sonra aynı evde kalmak istemişlerdi.Babasını ve abisini ikna edene kadar bir ay geçmişti.En sonunda Umut'un geceleri uyumamasından ve yemeği çok az yemesinden dolayı kabul ettiler ama her gün geleceklerini de söylediler.Oradan Ömer'in annesi 'Her gün olur mu canım, bunlar da genç bir şeyler yaşayacaklar belli.' dediğinde Umut'un yanakları al al olmuştu.

Meral'i daha bir yaşındayken yetimhaneden almışlardı.Yani yaklaşık beş yıldır aynı evde kalıyorlardı.Arada sırada ilişkiye girseler de en çok ya Meralle vakit geçiriyorlardı ya da hep beraber oyun oynuyorlardı.Umut kendine bir kafe açmıştı ve orayı yönetiyordu, haftanın dört günü işe gidiyor, diğer üç gününde de evde kalıyordu.
Ömer ise işlerini onlineden hallediyordu.Babası onu her ne kadar tekstil fabrikasına getirmek istese de Ömer elinden geldikçe gitmiyordu.

Sadece haftanın bir günü tekstilde oluyor diğer günlerde ise işleri onlineden yapıyordu.Bugün'de günlerden pazardı.Yani her ikisi de müsaitti.

Umut, Meral'i sevmeye devam ederken telefonu çaldı."Aşkım, telefonu açar mısın?" dedi Umut.Ömer gülümseyip başını salladı ve telefonu alıp açtı."Efendim, baba?" dedi.Telefondaki Aras'tı.Ona baba diyordu, önceden çekindiği için'efendim', 'abi' gibi hitaplar kullansa da artık alıştığı için ona 'baba' diyordu.Aras'ın bununla ilgili bir sorunu da yoktu.

"Ha sen misin Ömer oğlum?" dediğinde "Benim, baba." dedi."Biz akşam Barlas ile size gelecektik de müsait miydiniz diye aramak istedim." dedi.Ömer, Umut'a dönüp baktığında kısaca başını salladı güzel çocuk."Olur, baba.Müsaittiz, gelebilirsiniz." dedi.

Aras "Tamam o zaman, ben Yılmazları da çağırayım?" dedi sorar gibi."Olur, baba." dedi Ömer gülümseyerek.Kısa süre sonra vedalaşıp telefonu kapattılar.Ömer, Umut'un yanağını sıkıca öptü."Babanlar gelecekmiş, yavrum." dediğinde başını salladı Umut."Biliyorum, hayatım."dedi.

"Aşkım!" diye hafifçe bağırdı Umut.Meral ani sesten dolayı yüzünü buruşturunca Umut "Oy bebeğim, özür dilerim." deyip onun başını göğsüne doğru çekti.Meral anında kabul edip iyice sırnaştı ona."Aşkım," dedi tekrardan, bu sefer fısıldamıştı."Yemek hazırlamam lazım." diye endişeli bir sesle konuşunca Ömer güldü."Bende yardım ederim, hayatım.Bu kadar endişelenme." dedi.

Umut içinden 'Hem yakışıklı hem kocasını düşünüyor ya yicem.' dedi.

"İyi de Meral'e kim bakacak?" dedi çatık kaşları ile."Bir şey olmaz, yanımızda durur." dediğinde, Umut kararsız bir şekilde dudaklarını büktü.Ömer'in bakışları onun dudağına indi.Bir kaç saniye sonra dayanamayıp dudağına kısa ama sert bir öpücük koydu.Umut'un gözleri şaşkınca açılırken Ömer'e kötü kötü baktı.

"Çocuk var burada!" dedi.Neyse ki Meral çoktan Umut'un göğüsünde onun tişörtü ile oynuyordu.Elbette ki Ömer'in onun dudağından öpmesi hoşuna gitmişti ama utanmıştı işte..

Kaç yıl geçti hâlâ utanıyorsun.

diyen iç sesi ile tartışmaya başladı Umut.

Ömer "Hadi yavrum." deyince Umut gülümsedi ve ilk iş olarak Meral'i tezgahın üzerine oturttu.Ömer o zamana kadar dolaptan malzemeleri almaya başlamıştı.Umut da yardım etti ve yemek yapmaya başladılar.

..

Son olarak sadece pasta yapacaklardı.Umut burnunda bir dokunuş hissedince irkildi ve Ömer'e baktı.Burnuna un sürmüştü!

"Ya Ömerr!" dedi Umut ama gülüyordu da.O da parmağına un sürüp Ömer'in yüzüne sürdü.Ömer "Demek öyle." dedikten sonra ellerini onun beline koyup yerinde sabitledi Umut'u ve un alıp onun yüzüne sürmeye başladı.Meral'in gülme sesi gelince ikili oraya döndü.Çok tatlı gülüyordu.Umut hızla kendini kurtardı ve "Demek öyle küçük hanım." dedi Meral'e, ardından serçe parmağına un koyup Meral'in burnuna sürdü.Küçük kız daha çok kahkaha atınca hepsi birden kahkaha atmaya devam etti.

İşleri sonunda bitince masayı hazırladılar.Çok yorulmuşlar ama buna değmişti de.Kapı çalınca Umut "Aşkım, Meral'in yanında kal sen.Ben bir kapıya bakayım ." dedi.Ömer "Tamam, yavrum." dedi.

Umut koşarak kapıya gidip açtı."Canım babam!" diye bağırıp kendini Aras'ın kollarına attı Umut.Yılmaz "Daha iki gün önce geldi size, abart." dedi.Umut, babasından ayrılıp Barlas'a sarılırken"Kıskanma." demişti abisine.

Deniz kıkırdayınca Yılmaz aşkla baktı ona.Onlarda uzun zamandır sevgililerdi.Tabii Barlas'ın ve Aras'ın sevgili olması onların işini zorlaştırmıştı ama sıkıntı yoktu, hepsi mutluydu.

Umut, abisine ve Deniz'e sarılıp içeriye davet etti.Onlar içeriye girince Umut bir nefes alıp verdi ve kapıyı kapatarak içeriye adımladı.

Kısa bir sohbetin ardından yemek yemişlerdi.Şu an Ara kucağındaki Meral'i severken sohbet ediyorlardı.Küçük kızın ağından çıkan kelime ile salondaki herkes susmuştu."Baba."

Umut heyecanla Meral'e baktı."Ya aşkım benim." diyerek kollarını ona sardı ve kahkaha attı.Ömer "Biz insan değiliz zaten." deyince herkes güldü."Kıskanma Ömer!" dedi Umut sevdiği adama dil çıkararak.

Mutluydu, hemde çok mutluydu.Bir mesleği vardı.Sevdiği adamla evliydi,ailesiyle gayet iyi ilişkileri vardı.Birde küçük mü küçük tatlı bir kızı vardı.Başka ne isterdi ki..

Tek dileği bu mutluluklarının ömür boyu sürmesi idi.

Bir kitabın daha sonuna geldik;)

Ay duygulandım..

Belki kısa olmuştur sizin için ama hem siz hem de ben sıkıldık gibi, bu yüzden final yapmak istedim.

Bu kitap için son kez yazım yanlışlarım varsa affola 🔥🔥

Bu kitap da kimi asla unutmazsınız??

Sizleri çok seviyorum, kendinize iyi bakın.🤍

Hoşçakalın, bay bay⟵⁠(⁠๑⁠¯⁠◡⁠¯⁠๑⁠)

Mahalle/GayHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin