Üzerime dökülen soğuk suyla sıçrayarak uyandım.En başa tekrar dönmüştük.Acılar tazeleniyor canımı yakıyordu.Yavaş yavaş sonumun geldiğini hissediyordum.
Onlar için değerdi.
"Günaydın küçük sıçan."Dedi Ahmet.
"Gün seninle aymıyor be Ahmet"dedim alaycı bir ses tonuyla.
"Ne o yalnız mı kaldın sen.Hani nerede o arkadaşların?"
"Noldu? Uğraşacak bişey kalmadı da beni mi buldun?"
"Aynen öyle."
"Yalnız benden söylemesi.En son abinde böyle demişti.Sonra dünyaya gözlerini yumdu.Seni de bir başına bırakıp gitti.Yazık."
Aniden ayağa kalkıp bıçağı karın boşluğuma saplamıştı.
"HANİ NEREDE O ARKADAŞLARIN BAK BİR BAŞINASIN.BENLE AYNI KADERİ TAŞIYACAKSIN.SEN ONLAR İÇİN SADECE BİR YÜKSÜN.ANLA ARTIK KİMSE GELMİYCEK.BURADA GEBERİP GİDECEKSİN."
Bu sefer o kadar kızmıştı ki sinirden kıpkırmızı olmuştu.Lakin benim tek derdim.Karnımdan akan kandı.Hemen dışarı çıktı.Ardından elinde ilk yardım çantasıyla geldi.Önüme fırlattı ve ellerimi açtı.
"Artık büyüdün kendi yaranı dikebilirsin."
Ne sacmaliyor bu adam.Bu yarayı tek başıma nasıl dikeyim!?
"Saçmalama bunu yapamam."
Yüzünde şeytani bir gülümseme oldu.Ellerim tamamen çözülünce yere düştüm.Tam dönüp gidiyordu ki paçasından tuttum.
"Bari anestezi ver kendim dikicem sonuçta."
Yere eğilip çenemi tuttu.Yukari kaldırdı ve yüzünü görmemi sağladı.
"Sen acıya alışıksın bunu da yaparsın"
O söz kafamın içinde defalarca döndü.
Sen acıya alışıksın.
Sen acıya alışıksın.
Sen acıya alışıksın.
Hemen kafamı iki yana sallayıp kendime geldim.O sırada Ahmet çoktan gitmiş ve kapı kilitlenmişti.
Tamam yapabilirim.
Önce pamukla kanı biraz temizledim.Ardından yaraya baktığımda öyle bir kufrettim ki.
Çok derin ve dikiş gerekiyordu.
Çantadaki ipi iğneden geçirdim.Sargi bezini alıp ağzıma sıkıştırdım.Sırtımı duvara yasladım ve dikmeye basladim.
Bu acıyı biliyordum.Daha önce tatmıştım ama bizzat kendim yapmak ayrı bir acıydı.
Sen acıya alışıksın.
Sen acıya alışıksın.
Sen acıya alışıksın.
Bir dikiş.İki dikiş.Üç dikiş.Dört dikiş.Beş dikiş.
Tam beş dikiş atmıştım.
Canım öyle yanıyordu ki attığım boğuk çığlıkları bile duymuyordum.Terden saçlarım birbirine girmişti.Yavaş yavaş gözlerim kapanıyordu.
Bayılmadan önce tek hatırladığım.Kapının sertçe açılması ve içeri o adamın girmesi.
😭
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Gerçek Hayatım
Teen FictionBen hayatıma kimseyi kabul edemezdim. Ben kusurluydum. Ben farklıydım. Ben kirliydim. Ben bir katildim. Ve herşeyden önce ben kendimden vazgeçmiştim. Not:alışılmışın dışındadır.Lutfen bir şans verin🌸