YAVRU VATAN

2. SEZON GİRİŞ

Selamlar sevgiler efenim. Ben geldim. İkinci sezon ile sizlere bomba gibi geldim. Öncelikle bir kaç şey söylemek istiyorum. Eğer sıkı takipçimseniz ki bunların kim olduklarını tam bilmiyorum fakat yine de kendilerini baştan gösterenler var baştan onlara teşekkür ederim. Kendileri bölümleri belki tekrar okurlar okumazlar bilemem ufak değişikliler yaptığımı bölümleri bir yüz kelime falan değiştirdiğimi görmüş olmalısınız. 2. sezona devam ederken onları da düzenlemeye devam edeceğim çünkü bu şekilde zaman kaybı yaşıyorum. Artık bölümlerin başlıklarına isim koymaya da karar verdim. Bu bölüm isimleri bölümlerin içerisinde olan ve fazla edebiyat içeren kısımlardan olur veyahut normal yaşananlara göre koyarım bilemem fakat mutlaka isimleri olacak. Bu giriş bölümü okuduğunuz zaman kitabımızın karakterlerinin geçmişini biraz daha kavramış olacaksınız. Şimdi sizleri bölüm ile baş başa bırakıyorum. Lütfen oy verip, yorum yapmayı da unutmayın. Keyifli okumalar dilerimm. <3<3<3

...

Geçmişin keşkeleri ve geleceğin endişeleri şu anımızı çalan iki hırsızdır.

Üstün DÖKMEN              

İnsanoğlunun bu dünya da vazgeçemediği kötücül duyguların en kötüleri keşkeler ve endişelerdir. Geçmişin keşkeleri geleceğe fayda eder mi? Kim zamanı geriye alıp da geçmişe dönebilir ki? İnsanın keşkeleri ne kadar da ağır gelir. Belki de tonlarca ağır olan bir tırdan bile daha ağırdır keşke demek.

Endişeler en büyük korkulara bedeldir. Onları yaşama endişesi korkudan bile beter eder insanı. Kimi yalnız kalmaktan endişe duyar, kimi anlaşılmaktan. Kimi hor görülmekten endişe duyar, kimi en küçük korkulardan. Fakat insana endişeyi getiren de korku değil midir? Önce korkarsın, korku endişeyi getirir ve kendini artırır, nefes keser, insanı boğar ve koca bir kuyuya çeker.

Tarih 24/07/1997. Yazın bunaltıcı sıcağı ve yakan güneşi Alpay Timi'nin üzerindeydi. Kerkük'ün kuzey batısında bir görevde idiler. Bu görev diğerlerine benzemiyordu. Karşılarında ki örgüt daha kalabalık ve daha karanlık işler içindeydi. Fakat bu onları bir an için bile korkutmuyordu. Asıl korkması gereken kişiler en başından beri zaten yanlış tarafı seçmiş ve vatana ihanet etmişlerdi. 

Peki Alpay Timi kimdi? Kimlerdi peki Alpay'ın kelime anlamı gibi cesur ve yiğit olan bu kişiler? O yılların şartları ile;

Kıdemli Üsteğmen Emir KANDEMİR

Üsteğmen Ali ARHAN

Üsteğmen Yağız Ardıç DOĞAN

Teğmen Nehir KANDEMİR

Asteğmen Mahir TÜRKYILMAZ

Astsubay Kıdemli Başçavuş Ahsa ADAN

Astsubay Başçavuş Dilay SALMA

Astsubay Başçavuş Ensar AVCI

Şimdilerde her ne kadar fiziksel olarak birbirlerinden uzak olsalar da onlar hep birdiler. Onlar Alpay Timiydiler. Kerkük'te her ne kadar aralarından biri eksik olsa da birdiler. 

Karşılarında ki büyük depoda bulunan bombalar ve deponun önündeki vatan hainlerini izlerken her biri görevine çok odaklanmıştı. Görev belliydi. Burada ki her bir teröristi indirip daha sonrasında da bombalara el koyacaklardı.

 Bunlar alelade bombalardan değildi. Her biri en yüksek megaton ve trinitrotoluenlerden oluşan bombalardı. Deponun içinde neredeyse her çeşit bomba vardı. Varil, tanksavar, sis, ses, grafit, deprem ve daha bir çok bomba türü bu depodaydı. Bu mühimmatları en olmayacak şeylerde kullanmak için yurt dışından kaçak olarak ve milyarlarca para vererek almışlardı. Her biri binlerce masum canın canını almak içindi.