"BAY BUZ DEVRİ"
Bu hayat bazı kişileri anne ve babasının yokluğu ile sınar. Hayat onlara zehir olur. Bazılarını da anne ve babasının varlığı ile hayatı onlara zehir eder...
Benim hayatımı zehir etmiyorlardı direkt beni zehirliyorlardı. Zaten zehir etmeleri için önce bir hayatımın olması gerek değil mi?"Abi ben tam kapıyı açıcakken onu gördüm evden kaçıcaktı galiba bende görür görmez bayıltmak zorunda kaldım" dedi tanımadığım bir ses.
"Tamam uzatma" hiç duymak istemediğim o sesi duyduğumda gözlerimi yavaşça açtım ve onunla göz göze geldim. Bir süre daha baktı nasıl olduğumu ölçer gibi. Sonra gözünü ilk çeken ben oldum bundan çok rahatsız olmuştum nedense.
Etrafıma baktığımda en çok yeşilin ve beyazın hakim olduğu odaya baktım. Oda çok güzeldi... Ama bir dakika bu katil kaçırılmamış mıydı? En son ben onun yanına gidip onu kurtaraktım. Tam şuan beynim durucaktı. Bi an gerçeklik algımı yitirdim resmen. "Bana noluyo neden burdayım nasıl getirildim" Sonunda konuşmaya başladığımda sorularımı yavaş ve sakince sordum. Ama siz gelin bana sorun ne derece sakinim şuan bu katili ve yanında salağa bakar gibi bakan aptalı öldürmek üzereydim. Böyle kendi ellerimle boğucaktım. Ama tamam sakindim..
O kadar dikkatli bakıyordu ki sanki zihnimi okumak ister gibiydi. Yanındakine baktığımda safça bana gülümsedi.
Sonra "Abi akşam konuşuruz" diyip çıktı. Bu kimdi acaba "Artık sorularıma cevap vericek misin zahmet olmazsa"dedim hafif bi sinirle"Tamam sakin ol" dedi ne sakini be "Anlat işte her şeyi ben niye buraya getirildim" Dedim sinirle soluyarak "Geç otur her şeyi anlatacağım" yataktan çıkıp yeşil koltuğa doğru gidip oturdum."Evet dinliyorum" dedim. " Tamam bir süre o eve gitmiyeceğiz işte Sen de tam kapıdan çıkacakken Melih seni istemeden bayıltmış" Pardon istemeden derken öldürse istemeden mi oldu diyicek bu uyuz.
Demek az önceki adamın adı Melih ti. Çünkü beni bayıltan oydu birde bana gülümsemiş miydi? bunların hepsi gerçekten süzme salaktı
" Neden buraya gelmeniz gerekti" dedim kendimi tutamayarak "Orası seni ilgilendirmez Eğer açsan aşağı git kendine bir şeyler hazırla kimse Artık yemeğini önüne koymayacak Burada sadece ikimiz olucak hiçbir şekilde dışarı çıkamazsın ben çıkıcaz demediğim sürece ve geldiğinden beri hiç kaçma girişiminde de bulunmadım bu gözümden kaçtı sanma Açelya" Allah'ın belası anlamış mıydı acaba planlarımı ? Bir de Açelya diyor Parazit mantarı.
"Bana neden Açelya diye sesleniyorsun benim bir adım var Anladın mı beni"dedim onu dikkatle izlerken "Ahh İnan umurumda değil sana nasıl seslenmek istiyorsam öyle seslenirim... Ha bir de onca söylediğim şeylerden gerçekten Buna mı takıldın? "Dedi masum görünmeye çalışarak. " istediğim şeye takılırım Bu seni ilgilendirmez" dedim iğrenir bir şekilde, o da sırıtarak karşılık verdi.Pis katil...
"Peki öyle olsun bakalım" Diyip yavaşça odadan çıktı Öküz ya Allah'ın belası Bu neydi şimdi doğru dürüst bir şeyler de anlatmadan gitmişti. Istediğim cevaplar Bunlar değildi. neden o adam beni arayıp onu öldüreceğiz demişti? o adamı arayıp neden böyle bir şey dediğini soracaktım. Ama önclikle telefonumu bulmam gerekiyordu. Odanın her tarafına baktığımda hiçbir yerde göremeyince acayip sinirlendim. bu katil telefonumu nereye koymuştu. bulamamanın verdiği ümitsizlik ve sinirlilikle koltuğa tekrar oturduğumda aniden sabah Omuzumda açtım kesiklerden sağ taraftaki fazlasıyla acıyordu.
Duş almam gerekiyordu ama giyecek bir şeyim yoktu ki o nasıl olacaktı acaba buraya bir şey getirdi mi? Karşımda bulunan dolaba doğru yöneldiğimde tekrar dan omzumda öyle bir acı oluştu ki bir an dayanamayacağım diye korktum Ama bu acı benim için önemli değildi ki içimdeki acı geçmediği sürece fiziksel acıda neydi....
Dolap kapağını açtığımda kısa çaplı şok geçirdim çeşit çeşit renkte elbise vardı Bunlar çok fazla denkliydi Ben bunca zamana kadar hep siyah giyinmiştim şimdi renkli giymek herkes gibi ışıl ışıl olmak bana göre değildi. Neyse yapacak bir şey yoktu. Şimdilik bunlarla idare edebilirdim sanırım. Elime rasgele gelen iki parçayı aldım ve duşa girdim..
(HEM GİYDİĞİ ŞEYİ HEM DE KARAKTERİ TEKRAR GÖSTERMEK İSTEDİM:))
Omzum gerçekten o kadar çok acıyordu ki ilk defa bir acı dayanılmaz hale geldi.
Acıyı hissetmeyen kız şimdi acı dayanmaz hale geldi diyor komikti...
Acaba anne ve babam olacak o cani varlıklar beni ve abimi bir kere sevselerdi ne olacaktı bir kere bizi korusalardı .mesela abim vefat ettiğinde En azından bir üzülselerdi...
Anne olmak sadece doğurmakla olunuyordu ,baba olmak sadece çalışıp eve ekmek getireyim ile hiç olunmuyordu...
Ama bunu anlatmak kime ne fayda edecekti ki onların içinde yoktu bir kere. Annem vardı babam vardı ama ailem yoktu. Bunlar çok farklı kavramlardı...
Duştan çıktıktan sonra giyindim Duş alırken o kadar zorlanmıştım ki her neyse. odada bir kaç dakika daha oturduğumda kapı hiç çalınmadan Bay Buz Devri Namı Cani katil içeri doğru girdi. Bir süre beni süzdükten sonra memnuniyetle sırıttı "akşam saat 8'e kadar hazır ol seni aşağıda bekliyor olacağım elbisen 10 dakika içinde odana gelir" Dedi. Allah belanı versin be " Bir de sakın geç kalayım deme bekletilmekten hiç hoşlanmam Açelya" Ahh kıyamam hiç hoşlanmazmışş. Bu buz devri sürekli Açelya Açelya diyip duruyor sayesinde adımı unutucam. "Tamam" Dedim sessizce nereye ve niçin gideceğimizi bilmiyordum ama gidecektim ve bir şeyler öğrenmeye çalışacaktım Aslında plan gayet basit...
Az kaldı cani adam az kaldı. Canını yavaş yavaş derinden, daha çok acıtarak alacaktım. İlk başta ruhunu sonra bedenini. Seni o mezara güzelce gömecektim. Ehh İntikam soğuk yenen bir yemekti... 🥀
"BAY BUZ DEVRİ"
😊
ŞİMDİ OKUDUĞUN
RUHUM ACIYOR
General Fictionİntikamıni almak için günden güne daha da acımasızlaşan Kendine her gün zarar veren... Bedenen şiddet görsede ruhen çöken bir kız... Ve ona deli gibi aşık olan adam... Afet Abisinin intikamını almak için yaşıyordu kendi içinde verdiği bir sözü tutm...