sope : kış

25

Hepimiz bir yere dağıldığımızda yoongi ile bayağı uzaklaştık, kimsenin olmadığı bir yere oturduk.

Yanağımı öptüğünde güldüm, denize baktığımda yanağını dizine koyarak bana baktı, gülerek ona döndüm.

"Ne?"

"Seni izlemek istiyorum"

Yanaklarım kızarırken elimi tuttu, kalbim çok hızlı atıyordu, konuşunca onu dinlemye çalıştım.

"Bir birmizi ne kadar iyi tanımalıyız?"

"Nereye kadar girderse"

"Ama bir birmizi tanıyoruz"

"Kısmen evet"

"Hayatım hareketli değil, evden çıkmam bile"

Kaşlarımı çattığımda güldü.

"Sana yalan söylemem, eğer bir ilişkiye adım atacak isek arada yalan olsun istemiyorum"

Kaşlarım düzelirken kafamı salladım ve yutkundum.

"Çok arkadaşım var ama onlarla dolaşmıyorum, yalnız dolaşmayı seviyorum, kitap okumayı seviyorum, kendimi her konuda geliştirmeye çalışıyorum"

"Bu mükemmel, bende nasıl daha çok uyurum diye düşünüyorum, ciddiyim"

Güldüğümde o da güldü, elimi okşayarak öptü.

"Bence bazı şeyleri yaşayarak öğreniceğiz gibi"

Kafamı salladım, yaklaştığında yutkundum, küçük bir öpücük bıraktığında güldüm, anlımızı sürttüğünde boynuna sarıldım.

Yeniden dudaklarını öptüğümde belimi okşayarak karşılık verdi, geri çekildiğimizde güldü, gözleri parlıyordu.

Utanarak kafamı omuzuna koyduğumda saçlarımı öptü, elimizi kenetledim ve mırıldandım.

"Yoongi"

"Efendim"

"Onların zamanında, prensin ailesi cidden onları öldürür müydü?"

"Bilmiyorum"

Saçlarımı öptüğünde kafamı salladım, elini yanağıma koyduğunda kafamı kaldırdım, burnumu öperek güldü.

"Bunları düşünme, şimdiyi ve olacakları düşün"

"Ama merak ediyorum"

Kafasını salladığında etrafa baktım, jungkook koşarak buraya geldiğinde ağlayacak gibi oldum.

"Kook nereden çıktın ya"

Yoongi kafasını çevidiğinde jungkook yanımızda durdu ve güldü.

"Gördüm sizii"

Göz devirdiğimizde jimin de geldi ve güldü.

"Hani sevgili değildiniz, yalancılar sizi"

"Değiliz zaten"

Söylendiğimde yoongi konuştu.

"Başındayız"

Sırıttıklarında kaşlarımı çattım.

"Gidin artık"

Yoongi gülerek kafasını salladığında diğerleri göz devirdi, jimin jungkook'un elini tutarak ilerlediğinde kafamı geri yoongi'nin omuzuna koyarak gözlerimi kapattığımda elini boynumda gezdirdi.

Saçlarımı öperek derin bir nefes aldığında yutkundum, ya pis kokuyorsam?

Yoongi konuşunca onu dinledim, dudakları saçlarıma bastı yapıyordu.

"Kokunu sonsuza kadar soluya bilirim"

Yanaklarım kızardığında elini sıktım, kıpırdandığımda geri çekildi, ona baktığımda güldü, çenemi tutarak hafif sıktı.

Eğilerek küçük bir öpücük verdiğinde burnumuzu sürttüm, geri çekildiğimizde mavi gözleri parlıyordu ve kahve gözlerimi delecek gibi bakıyordu.

Kalkarak ona dönüp bacaklarına oturdum, boynuna sarıldığımda belime sarıldı, elimi anlında olan saçlarına atarak geri yatırdım, yüzümü inceliyordu ve ben kendimi güzel hissediyordum, gülerek gözlerine baktım.

"Çirkin miyim? Niye öyle bakıyorsun"

Şaka yaparak konuşunca kaşlarını çattı.

"Bir daha böyle bir şey söyleme, güneşin ilk ışıkları gibi eşsizsin, bana yaz ayının ılık rüzgarının tadını çıkartıyor muşum gibi hissettiriyorsun"

Mavilikler arası kırmızı yansımalarda ekleniyordu gözlerine, yutkunarak ellerimi yanaklarına sardım ve okşadım tombul yanakları.

"Bu aldığım ilk ve eşiz bir iltifattı, teşekkür ederim, beni değerli ve eşsiz hissettirdiğin için"

"Çünkü sen değerli ve eşsizsin, ilk olduğuma gören son kişi olacağım, sana saatlerce, günlerce, ay ve yıllarca bakıp iltifat edebilirim"

Dudaklarıma sıcak ve güven verici bir öpücük bıraktı, kısa ama sonsuz hissettirmişti, elini saçlarıma koyarak okşadı ve anlımdan çekip bir öpücük bıraktı.

"Sana sonsuza kadar sarılıp, saçlarını, anlını, yanaklarını, burnunu öpmek istiyorum, sana doyamıyorum, gözlerinde yaşamak, sıcak teninde kaybolmak istiyorum"

Gözleri sözleri gibi samimi ve sıcak bakıyordu, güldüğümde dudakları gerildi, küçük bir gülümseme ile konuşmaya devam etti ama sesi kısıktı.

"Çok mu şey istedim?"

Kafamı iki yana sallayarak güldüm.

"Hayır.. Hayır, çok şey istemedin"

Gülüşü büyüdüğünde anlını, yanaklarını ve burnunu öptüm.

"Sana sarılıp dalgaların sesini dinlemek istiyorum"

Boynuna sarılarak kafamı omuzuna yaslayıp gözlerimi kapattığımda boynumu öperek belimde olan kollarını sıklaştırdı.

"Ne istersen onu yapalım"

Yanağını saçlarıma dayadı ve belimi okşayarak dalgaların sesini dinlememiz için sessizce durdu, gülerek onun sıcaklığını hissederek anın tadını çıkardım.

/

Hadi bu kitabı bitirelimm