Bts Reactions

👾 Reaction 28 👾

Yoğun bir uyku problemin var

🐹Kim Seokjin

Uzun saatler süren uykusuzluk sonrasında daha fazla dayanamayıp sessizce salona indin. Bundan sonra uyuyamayacağın belli olduğundan kendine bir kahve hazırlamaya başladın. Fakat çok ses yapmış olacaksın ki bir kaç dakika geçmeden eşin Jin'in uykulu bedeni mutfak kapısında belirdi.

" Napıyorsun canım?"

" Uyku tutmadı. Ben de kahve yapayım da iyice ayılıp en azından sıkılmadan bir şeyler izleyeyim dedim."

" Hm..."

Uykulu adımlarla sana yaklaştı ve seni belinden kavradı.

" Bende seni yanımda göremeyince endişelendim."

" Üzgünüm sevgilim seni uyandırmak istememiştim. Sen git yat hadi."

" Hayır."

Masanın üstündeki kahveni alıp içerek salona ilerledi.

" Hayır mı? Neden?"

" Ben de film izleyemez miyim?"

" Tabi ki izleyebilirsin ama uykun yok mu?"

Elindeki kahveyi salladıktan sonra bir yudum daha aldı.

" Peki madem. Ben bir tane daha yapayım o zaman."

" Yaa Y/n-shii! Nasıl olsa uyumayacaksın neden zamanımızı harcıyorsun."

" Tamam tamam kahretmesin. Sadece kahve içmek istemiştim."

Tepkine güldü ve yanına sokulup açtığın filmi izlemeye başladı. 2. filme başlamadan önce gereksiz yere düşüncelerini açıklayası gelmişti.

" Daha kötü bir film bulamazdın herhalde. Yemin ederim kahvem olmasaydı ilk 15 dakikasından sonra uyur kaldırdım. Çok yaşa kafein!"

" O benim kahvemdi."

~

🐱Min Yoongi

Yoongi ve üyeler bir çekim için 1 haftalığına orman içinde bir eve gitmişlerdi.

Ve sen bir haftadır, o beyaz kaslı kolların bedenini sımsıkı sardığı bazen birbiriniz öperken uyuya kaldığınız geceleri özlüyordun. Ve onun yokluğu sana hiç bir açıdan iyi gelmemişti. Uyuyamıyordun. Uykusuzluğun etkileri yüzünde de kendini göstermeye başladığında onun gelmesine saatler kalmıştı.

Artık heyecandan karnının ağrıdığını hissettiğinde daha fazla bekleyemeyeceğini kendine söyleyerek kapının önüne çıktın. O kadar heyecanlıydın ki üstüne bir ceket almayı bile unutmuştun. Ve muhtemelen ne kadar süreceğini tahmin edemediğin sarılma merasiminizden sonra bunun için azar yiyecektin. Ama şu an hiç bir şey umrunda değildi.

Sadece onu görmek istiyordun.

Sonunda beklediğin kişinin arabası evin önüne park ettiğinde heyecandan kusmak üzereydin. Arabadan indiği gibi koşar adımlarla yanına geldi ve sana o kadar sıkı sarıldı ki onun kalbinin atışını sağ göğsünün üstüne hissediyordun. Senin ki gibi gümbür gümbürdü. Biraz önce de söylediğin gibi kaç dakika sarıldığınızı bilmiyordun ama onun kolları arasında olmak çok güzel ve güvende hissettiriyordu. Senin evin onun kollarının arasıydı. Ondan hafifçe uzaklaşıp dudaklarını öptün. Ayrılınca yüzünü daha dikkatli inceleyebilmiş ve gördükleri karşısında gözleri telaşla bakmaya başlamıştı.

" Gözlerinin bu hali ne böyle?"

Yüzünü elleri arasına aldı ve sağ sola çevirerek başka bir morluk var mı diye baktı.