Selam geldim yine ben. Nasılsınız millet? Umarım iyisinizdir. Hadi bölüme geçelim keyifli okumalar.
~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~Normalde bugün izin günümdü ama önemli bir programın sunumu vardı ve yazılımı bana ait olduğu için mecburen benim de işe gitmem gerekiyordu.
İstemeye istemeye hazırlanıp evden çıktım otobüs durağına geçtim. Sadece üç dakika sonra gelen otobüse binip cam tarafında boş bulduğum bir koltuğa oturdum.
Normalde tıka basa dolu olan otobüs bugün fazla boştu. Bu saatlerde böyle olması tuhaftı. Fazla sorgulamadan yolu izlemeye başladım.
Şirketle evin arası otobüsle on beş dakika sürüyordu. İneceğim durağa beş dakika daha erken ulaşmıştım çünkü dediğim gibi tuhaf bir sakinlik vardı şehirde.
Otobüs duraktan ayrılana kadar bu anlamsız durumu sorgulamaya başlamıştım. Tamam şehre korku salmış bir katil çetesinden haberim vardı ama gündüz gözüyle kimse cinayet işlemezdi.
İnsanların kendilerini eve kapatması garip bir durumdu. Hükümet böyle giderse gece yarısından sonra sokağa çıkma yasağı zaten koyacaktı.
"Günaydın?" Arkamdan gelen sesle sıçrayarak o tarafa döndüm. Dalgınlığım yüzünden arkamda duran aracı fark etmemiştim bile.
Taehyung cama eğilmiş doğrudan bana bakıyordu. Toparlanarak başımı eğdim.
"Günaydın." Diye karşılık verdim.
"Sabah sabah bu dalgınlığını seni şirkete çağırmama vermeliyim yoksa başka bir şey mi oldu?"
"Yolun ortasında bunu konuşmak ne kadar doğru peki sence?"
"Anlaştık odama beklerim o zaman."
"Gelmeye çalışırım." Deyip yürümeye başladım sonra da şirkete girdim. Kartımı okutup turnikeden geçtikten sonra asansöre yönelip kendi birimimin olduğu kata çıktım.
Eşyalarımı odama bırakıp bilgisayarı açtım. Son kez programı kontrol etmem lazımdı. Bilgisayar açılana kadarda kendime kahve yapmıştım. Bu saatte insana en iyi gelen şeyse kesinlikle kahveydi.
Birkaç dakika sonra açılan bilgisayara kullanıcı adımla şifremi girip dün akşam çıkmadan masaüstüne attığım programı ve veritabanını açtım.
Kusursuz bir şekilde çalıştığından emin olduktan sonra programı diske alıp masaüstünden sildim.
İşim bitince kahve bardağını alıp odadan çıktım. Toplantıya hemen hemen bir saat vardı. Bende Taehyung'un yanına gittim.
"Tekrar günaydın." Dedi masasındaki dosyadan başını çekmeden.
"Sana da tekrar günaydın." Dedim karşısındaki koltuğa oturarak.
"Anlatcak mısın bakalım sabah sabah kaldırımda ne sorguluyordun?"
"Hiçbir şeyi. Sadece dalgındım." Dedim geçiştirmeye çalışarak. Ama yüzünde inanmadığını fazlasıyla belli eden bir ifade vardı.
"Neden dalgındın?"
"Sence de dışarısı bugün fazla sakin ve durgun değil mi? Normalde insan kalabalığından geçilmeyecek olan şehir bomboş. Sanki herkes evine kapanmış gibi." Dikkatini yeni çekmiş gibi yüzüme baktı. Sonra ağır ağır başını salladı.
"Evet... Sen söyleyene kadar fazla umrumda olmamıştı. Neden böyle olmuş olabilir ki?" Dedi o da merakla.
Omzumu silktim bilsem sorgulamazdım bunu kafamda.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Gözlerini Kapat | TaeGi
ActionAşk neydi? Kimine göre yalan kimine göre dünyanın en güzel duygusu. Ama ben yalandan yanaydım. Aşk yalandan ibaret bir duyguydu benim için. Gördüklerim... Şahit olduklarım beni aşkın yalanına inandırmıştı. Peki bir çocuğun ruhunu öldürmek neydi? Bed...