UtkuPazartesi (10.02)
Ders boş olduğu için sıraları birleştirmiş bir şekilde sohbet ediyorduk arka sırada.
Çoğunlukla sohbete katılsam da aklımda farklı şeyler olduğu için pek odaklanamıyordum. Ali ve onun arkadaşlarından birkaç kişi dışında Efe ve elinde test kitabı olmasına rağmen yanımızda oturan Ozan vardı. Sınıftaki diğer insanlar kendilerince ses yaparken bizimkiler anlamsız bir konu döndürüyordu.
Aslında normal konuşuyorduk ama sohbette Doruk'un adı geçince hızla dikkatim Ali'ye kaydı.
"Yok bir dövemedim hep içimde kaldı ya." Dedi Ali sinirle karışık gülüşle. "Piç herifi habire Serhat abi koruyor yalnız yakalayayım diyorum şu yanındaki kızıl fırtına yalnız bırakmıyor çocuğu."
Ozan da 'kızıl fırtına' lafını duyduğu anda başını test kitabından kaldırıp Aliye doğru döndü.
Kaşlarım çatılırken Buğra konuştu.
"Serhat abi niye koruyor ki o çocuğu?"
"Ne bileyim ya. Amına koyayım çocuk ibnenin teki diyorum neden dövmüyoruz piçi Serhat abi diyor ki döverseniz belanızı sikerim."
Kollarımı göğsümde birleştirip çatık kaşlarla Aliye baktım.
"Kanka sorması ayıp ama Doruk seni sikti mi?"
Aniden sorduğum soruyla ve sinirli çıkan sesinle masadaki herkes bana şaşkınca dönerken Ali'nin yüzü resmen kırmızıya döndü.
"Ne alaka lan? Hayır amına koyayım." Dedi hızla.
"Ee?" Bir nefes verdim. "Niye taktın çocuğa o zaman?"
Kaşları çatıldı. Aşırı kolay sinirlenen bir çocuktu aynı benim gibi.
"Gıcık oluyorum ne yapayım. Ağzını burnunu sikesim geliyor." Dedi sinirle.
Kendime engel olamayarak daha da sinirlendim nedensiz bir şekilde. Masadakiler de benim Doruk'u koruduğuma şahitlik ettiği için hem gergin hem şaşkındı.
"Ali işin gücün yok mu cidden kanka. Git kız falan düşürmeye çalış sal çocuğu."
Ali gözlerini kırpıştırdı ve masada bana doğru eğildi sinirle. Ben ise yumruklarımı sıktım. Yanımda oturan Efe bunu fark etmiş olmalı ki hızla kolumu tutup sıktı ama benim sinirim geçecek durumda değildi.
"Oğlum noluyor lan sana? Ne bu tripler amına koyayım? Niye koruyorsun Doruk'u?" Dedi sinirle.
Bi hasbünallah çekip bende ona doğru eğildim.
"Ali belanı siktirme bana şimdi senin sinirin bana sökmez, orospu çocuğu."
Ali hızla üzerime doğru atılınca bunu beklediğim için ayağa kalkarak aynı şekilde karşılık verdim.
Ortamın havası aniden değişince herkes ayaklandı. Ben yumruğumu Ali'nin suratına geçirirken Ali daha çok bana saldırmaya çalışsa da başarılı olamıyordu. Sadece yumruklarından biri kaşıma doğru gelmişti. Bu yüzden daha sa sinirlenip çocuğu bedeninden tuttuğum gibi yere yığdım.
Sinirden hiçbir şey görmeyen ve duymayan halimle üzerine çıktığım çocuğun suratına vurmaya başladığımda beni Ali'den ayırmaya çalışan eller ve konuşmalar sikimde değildi.
Ali artık bana vurmaya çalışmayı bırakmış sadece kendini korumaya çalışıyordu. Ben ise onu ne kadar yaraladığımı görmeyerek suratına suratına vurdum.
Ali'nin suratına her vurduğumda hissettiğim rahatlık beni daha da vurmaya iterken sınıfın kapısı gürültüyle açıldı.
"Utku Karaca!"
Aniden çok iyi tanıdığım ses kulağıma gelince vuruşlarımı durdurdum ve arkadaşlarımın beni Ali'nin üzerinden almasına izin verdim.
Müdür, Musa hoca sinirle üzerime yürüdüğünde daha yeni Ali'nin yüzüne bakabildim.
Anlık olarak hissettiğim öfke ve sinir tamamen yok olmuş yerini pişmanlık ve ben ne yaptım hissi gelmişti.
Ali'nin yüzü tamamen kan olmuştu ve elimdeki kanları da daha yeni fark ediyordum. Bu sırada sınıfa hemen başkaları da girince müdür beni kolumdan tuttuğu gibi sürükler gibi sınıftan çıkardı.
Hissettiğim adrenalinden dolayı vücudum titrerken müdür beni savurur gibi boş koridora attı. Dengemi zorda olsa bulup mahcup bir şekilde bana öfkeyle bakan müdüre döndüm.
"Hayvan herif! Ne yaptığını sanıyorsun sen!?" Müdür sinirle bağırdı.
Nefesimi düzene sokmaya çalışırken Musa hoca bana hiç zaman tanımayıp bağırmaya ve beni azarlamaya başladı. Sonuna kadar hakettiğim için sessizce başım öne eğik durdum öylece.
Beni ne bu kadar yoldan çıkarmıştı bilmiyordum ama ellerim hala titriyordu ve üzerimdeki kan beni daha da kendimden tiksindirdi. Cidden, ne halt yemiştim ben?
Müdür beni azarlamaya devam ederken sınıfa giren çıkanlara bakmıyordum artık. Ama başımı yerden kaldırmamı sağlayan tek şey Doruk'un sesi oldu. Hızla başımı kaldırıp koridordun öteki tarafına baktım. Doruk ise şaşkınlıkla bana bakakaldı, adımları durdu.
Müdür olayı fark etmemiş olsa gerek hala konuşurken gözlerimi Doruk'tan hızla çektim.
Üzerimdeki ve ellerimdeki kandan dolayı şok içinde olduğunu biliyordum. Belki de sesleri duyup gelen diğer hocalarla beraber gelmişti.
O an büyük bir utanç duysam da başımı yere eğmedim bir daha. Doruk'un beni öyle görmesine gerek yoktu.
"Disiplin cezası alacaksın başka hiçbir şey yok yapacak." Müdürün alçalan ama hala sinir dolu sesi tekrar ona bakmama neden olurken bunun geleceğini bilsem de kötü hissettim. O ise gözlerindeki azıcık da olsa üzüntüyle bana baktı.
"İyi ki baban kendini alkole verdi de seni bu halde görmedi."
İyi ki baban kendini alkole verdi de seni bu halde görmedi.
Afallayarak müdürün suratına baktığımda yutkundum.
Onca yediğim azar, hissettiğim pişmanlık beni bu kadar etkilemezken bir cümle bedenimde şok etkisi yaratmıştı. Az kalsın gözlerim doluyordu ama kendimi toparlamaya çalıştım.
Müdür beni orada öylece bırakıp sınıfa geri girerken gözlerimin dolmasına izin vermemeye çalışarak duvara doğru baktım.
"Utku!"
Doruk sonunda fırsatını bulmuş olmalı ki hızla bana koşarak üzerimi inceledi.
Gözlerimi yüzüne çevirdim ama o bana değil üzerimdeki ve ellerimdeki kanlara bakıyordu.
"Utku.." dedi titreyen bir sesle. O an kendimi kötü hissetsem de onun da böyle hissetmesine izin veremedim.
"Benim kanım değil." Dedim hızla.
Bir nefes verse de hızla gözlerime baktı.
"İyi misin?" Diye mırıldandı.
O an dayanamadım.
Sanki bu soru her şeyin üzerine gelmişti ve ben hızla öne atılıp küçük bedenine sarıldım.
Göz yaşlarım kendiliğinden süzülürken yanımızdan geçen veya bize bakan kimseyi umursamadan başımı omzuna doğru gömdüm ve sessizce ağladım.
Onca şeye katlandığım hayatımda, onca lafı üzerimde taşıdığım olaylara rağmen bir cümle beni paramparça etmişti sanki. Bana sarılan bedene sarılarak sessizce sakinleşmeye çalıştım öylece.
Böyle olmamalıydı.
Böyle hiç olmamalıydı.
—
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Elma Suyu /Texting/ BXB
Teen Fictionİki aydır flörtleştiği kızın erkek olduğunu öğrenen Utku konuşmayı kesmek yerine intikam almak için devam ettirmeye karar verirse ne olur? - Bölümler Texting olacaktır ağırlıklı olarak, arada düz yazıya geçerim ____ Yetişkin içerik ✔ Küfür, Cinselli...