48: Teklif

1.1K 64 3
                                    




Doruk


Utku'yla sevişmek tahmin ettiğimden bile daha güzeldi.

Ama şimdi beynim tekrar mantıklı düşünmeye başladığında ve tam olarak ne yaşandığını kavrayabildiğim zamana geldiğimde, aklıma gelen ilk şey bizim şu an bu halde yatıyor olmamız ve aşağıda arkadaşlarımızın bizi bekliyor oluşuydu.

Utku'nun eli sarı saçlarımın üzerinden okşayarak geçerken ben yakaladığım iki dakikalık huzuru kullanarak Utku'nun kolları arasında yatıyordum. Sırtım, onun çıplak göğsüne yaslı bir şekilde duruyordu. Şu an yüzüne bakmayı reddetmemin tek nedeni azıcık da olsa utanç duygusunu hissediyor olmamdı. Normalde cinsellikte asla utanacak biri değildim hatta konu Utku olmasa daha atak davranan biri olurdum ama şimdi işler biraz değişmişti sanki ve ben hiç şikayetçi değildim.

Biz sakin bir şekilde hislerimizin normal bir düzene inmesini beklerken yavaşlayan nefesimle birazcık daha Utku'nun bedeninin tadını çıkardım ama daha sonra aklıma gelen şeyle sessizliği bozmak zorunda kaldım.

"Utku sen niye bu kadar rahatsın?" Yavaşça onun kollarının arasından bedenimi ayırdım ve yatakta oturur pozisyona gelerek suratına baktım. "Yani benimkiler beni evden atsa benim hayatım falan biter." Dedim ne diyeceğimi bilemeden.

Utku hafifçe güldü ve elini uzatıp yanağımı okşadı hafifçe.

"İlk defa kendimi sokağa atılmış gibi hissetmiyorum, şimdi değişen tek şey cidden sokağa atılmış olmam."

Kurduğu cümleyle içim acıdı. Evet zaten iki gündür ağlamamak için kendimi zor tutuyordum Utku için ama şimdi daha fazla duygusallaşmıştım. Yine de onun yanında ağlamak istemiyordum çünkü bu Utku'yu mahçup ederdi.

Utku tekrar duygusallaştığımı anladığı için yanağımı daha yavaş okşadı ve ben cevap vermeden konuştu.

"Sanırım bir nevi böyle bir şey yaşayacağımı biliyordum." Omuz silkti yattığı yerden. "Merak etme, ben kendi başımın çaresine bakabilirim. Senden tek istediğim şey yanımdan ayrılmaman."

Başımı salladım yavaşça.

"Ne yapacaksın?" Diye mırıldandım bir yandan başımı yanağımı okşadığı eline gelişi güzel yaslarken.

"Serhat abinin teklifini kabul etmeyi düşünüyorum."

Kaşlarımı kaldırdım direkt olarak.

"Ne teklifi?"

"Ne teklifi olabilir yavrum, evlilik teklifi olacak hali yok ya. İş teklifi."

Kaşlarımı çattım ve başımı elinden ayırıp daha düzgün oturdum.

"İş? Utku hala okuduğunu hatırlatabilir miyim sana?"

Bir nefes verdi ve üzerindeki yorgandan kurtulup ayağa kalktı. Çıplak bedeni tekrar görüş alanıma girince anlık olarak tüm odağım oraya çevrilse de şu an ciddi bir konuşma yaptığımızın farkına vararak bakışlarımı tekrar sevgilimin yüzüne çevirdim.

"Okulu bırakacağım."

Kaşlarım çatıldı tekrardan.

"Saçmalama.."

Utku elimi kavrayıp beni yataktan kaldırdı. Ses etmeden onun dediğini yaparken kaşlarımı çatmaya devam ettim.

"Doruk.. zaten hiçbir zaman üniversiteye gidebileceğimi düşünmedim ben. Ayrıca yapacak bir şeyim yok.."

Tamamen haklı olduğunu bilsem de üzülmeden duramadığım için kararsızca suratına baktım. Utku eğilip alnıma bir öpücük bıraktı ve kavradığı elimle beni kapıya doğru yönlendirdi. İkimizde çıplak olduğum için bir an duraksadım.

Elma Suyu /Texting/ BXBHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin