UtkuMerdivenlerden birer birer aşağı inerken aklımda tek bir düşünce vardı.
Babamı en son ne zaman kızarmış gözleri olmadan görmüştüm?
Daha doğrusu babamı daha önce ayık kafayla görmüş müydüm?
Çünkü onun eve alkol kokusu olmadan geldiğini görmek içimde hem heyecan hem de korku uyandırmıştı çünkü nasıl davranmam gerektiğini bilmiyordum. En son dokuz yaşımdayken onu böyle gördüğümü hatırlıyordum, ben Ozan'ın verdiği oyuncakla oynarken o evin gelirini hesaplamaya çalışıyordu ve arada ona sorduğum sorulara sakince cevap veriyordu. Evet küçük bir anıydı ama cidden babam olduğunu hissettiğim tek anım bu olarak kalmıştı beynimde.
Bizim aramızdaki baba-oğul ilişkisi, o şişenin dibini görene kadardı.
Bu yüzden bende yıllar geçtikçe evin içinde yalnız kalmaya alışmıştım çünkü bana başka şans tanınmamıştı. Babam ise yıllar geçtikçe annemin yokluğunun sebebini bana bağlamıştı ve geri kalanı biliniyordu zaten, iş fiziksele dönmüştü.
Bu olayda en kötü şeyin her zaman o kısım olduğunu düşünsem de sonradan fark etmiştim ki bu olayda en kötü şey, babamın ertesi gün ne yaptığını hatırlamıyor oluşuydu.
Yavaşça mutfağa adımladım. Başımı herhangi bir yere çevirmeden buzdolabını açtım ve içecek dışında bomboş duran buzdolabından bira çıkardım. Saniyeler sonra ben birayı açarken arkamdaki masada oturan babamdan ses geldi.
"İçki içtiğini bilmiyordum."
Kendime engel olamadan ağzımdan güler gibi bir ses çıktı.
"Benim hakkımda ne biliyorsun ki."
Ben tezgaha yaslanırken en sonunda babamla göz teması kurdum. Masada normal bir şekilde oturmuş, elinde telefonla bana bakıyordu. Yüzünde öfke ya da sinir gibi bir duygu yoktu. Aslında gayet.. normal bakıyordu.
"Doğru, bilmiyorum."
Biradan bir yudum alırken yaslandığım yerden ona baktım bir süre. Onu bu kadar normal görmek beni afallatmıştı.
Babam bana bakmaya devam ederken gözlerimi kaçırmadan ona bakmaya devam ettim. Sonra ise babam elindeki telefonu masaya koyarak bir nefes verdi. Cidden konuşmak mı istiyordu emin değildim, gerçi erken saatte evde ne işi vardı onu da bilmiyordum.
"Okul nasıl gidiyor?"
Şu anda normal bir şekilde bana bunu sorması nedensizce içimde büyük bir öfke oluşturdu. Yıllardır hissettiğim her şey bi anda gün yüzüne çıkıyormuş gibi hissediyordum çünkü benimle normal konuşmaya çalışıyordu. Tam olarak neden böyle hissettiğimi bilmiyordum ama ortada hiçbir bok olmamış gibi davranmak benim tepemin tasını attırmıştı.
Birayı sertçe tezgaha koyup kaşlarımı çattım.
"Senin evde ne işin var bu saatte??"
Babam oldukça sert çıkan sesime karşılık başı ağrıyormuş gibi başını tuttu. Bıkmış gibi bir sesle konuştu.
"Burası benim evim, Utku."
Sesimi alçaltarak cevap verdim bu sefer.
"Hayır, sen burayı otel olarak kullandığın için yıllar önce seni bu evin bir bireyi olarak görmeyi bıraktım."
Gözlerime baktı uzun bir süre. Bende elimdeki biradan yudumladım sadece ona bakmadan. Bir yandan da odama geri dönmek istemiyordum, babamı uzun süredir sakin görüyor olmak belki de ihtiyacım olan bir şeydi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Elma Suyu /Texting/ BXB
Teen Fictionİki aydır flörtleştiği kızın erkek olduğunu öğrenen Utku konuşmayı kesmek yerine intikam almak için devam ettirmeye karar verirse ne olur? - Bölümler Texting olacaktır ağırlıklı olarak, arada düz yazıya geçerim ____ Yetişkin içerik ✔ Küfür, Cinselli...