Always you // Chaelisa

18

Rosé'den

Sabah uyandığımda yanımın boş olmasını beklemiyordum. Gözlerimi ovuşturup,etrafa baktım. Yatakta doğruldum. Komidinin üstünden telefonumu alacakken bir not gözüme ilişti. Notu alıp okumaya başladım;

"Bebeğime,
Canım sabah erkenden okuldan çağırdılar,hemen gitmem lazımdı. Sen beni bekleme sana kahvaltı hazırladım. Öğlen 1 gibi gelirim. Şimdi poponu kaldır ve aşağıya inip kahvaltını yap ay yüzlüm"

Notu okuduğum an içim ısınmıştı sanki. Telefonumu alıp saate baktım. 11'di. Telefonumu cebime atıp yataktan kalktım. Tuvalete gittim. Tuvaletimi yapıp,elimi yüzümü yıkadım.

Mutfağa gittiğimde masanın kurulu olduğunu gördüm. Tost yapmıştı. Masada peynir,zeytin vardı. Meyve suyuda masadaydı. Bir bardak aldım ve içine meyve suyunu doldurdum.

Tostumu yerken bi yandan da sosyal medyada geziyordum.

...

Salonda oturmuş televizyon izliyordum. Gelen mesaj sesiyle telefonumu aldım. Annemden mesaj gelmişti.

Sayın valide
2 saatte ordayız kızım
Evin konumunu gönder

Okuduğum mesajla beynime kan gitmediğini hissettim. Büyük sıçmıştım,temiz sıçmıştım. Evin konumunu gönderip hemen Lisa'yı aramıştım.

"Efendim bebeğim?"
"Lisa çok kötü bir şey oldu"
"Ne oldu?"
"Annemler geliyor. En kötüsü de evi sattığımı,sende kaldığımı ve seninle sevgili olduğumu bilmiyorlar"
"Temiz sıçtık. Ben yarım saatte geliyorum"
"Olabildiğince çabuk gel. Görüşürüz"
"Görüşürüz~"

Diyip telefonu suratıma kapattı. Ne bok yiyecektim? Annem Lisa'yı tanıyordu. Çocukluk arkadaşıydık sonuçta ama sevgili olduğumuzu duyarsa benle büyük dalga geçicekti. Asla homofobik değildirler. Evi sattığımı duyunca da beni dövme ihtimali vardı.

...

Çalan kapı sesiyle Lisa'ya baktım. İkimizde aynı anda kalkıp kapıya yöneldik. Derin bir nefes alıp kapıyı açtım. Karşımda valide sultanım ve ablam alice vardı. Arka tarafta ise valizleri çıkarmaya çalışan babam.

"Hoşgeldiniz" diyip anneme sarıldım. Ablamada kısaca sarıldım. Annemin gözü Lisa'da dolaştı.

"Aaa kuzucuğum sende bizi karşılamaya mi geldin? Ne iyi ettin ya" elini omuzuna attı.

"Olay tam olarak öyle değil aslında" dedi Lisa.

"Ne demek değil?"

"Olay ne?" Dedi Alice.

"Ayol biz geçelim içeri. Lisa sende babama yardım eder misin?" Lisa kafasını sallayarak beni onayladı.

Annemi ve ablamı salona sürükledim. Koltuğa oturtup karşılarına geçtim. Annem eve bakarken ablam bana bakıyordu. Kapıdan giren babamla ayağa kalkıp odada sarıldım.

"Hoşgeldin koca ayı"

"Hoşbulduk maşa" diyip annemin yanına oturdu. Lisa'da gelip yanıma oturdu.

Ortam da değişik bir sessizlik vardı ve huzur kaçırıcıydı.

"Ee size söylememiz gereken bir şey var" dedim tok bir sesle. Elimi yavaşça Lisa'nın eline yaklaştırdım. Üçüde bize dönmüştü. Lisa ellerimizi kenetleyip havaya kaldırdı.

"Biz sevgiliyiz" dedi. Annemin gözü elimizde dolaştı.

"Şaka yapmayın" dedi babam.

"Şaka yapmıyoruz baba" Dedim bende. Annemin kahkaha atmasıyla gerici ortam bozulmuştu. Babam,annemi dürtüyordu ama annem hiç oralı olmuyordu. Kahkahası bitince bana dönerek konuştu.

"Ay bayılıcam. Eee evden dışarı çıkmazsan ve sosyalleşmesin böyle arkadaşlarınla sevgili olursun" cümlesi biter bitmez kahkaha atmaya devam etti. Ablam da saçlarını savurdu.

"Benim yolumdan gidiyorsun kardeşim. Böyle devam" dedi sahte bi özgüvenle. Babam,Annemin kolundan tutarak kaldırdı.

"Kızlar sizi çok tebrik ederim. Bu konuyu konuşmak isterdim ama biraz daha annen kahkaha atmaya devam ederse hastanelik olucak. Siz üçünüz sohbet edin. Oda nerede?"

"Hemen şu sonda" Dedim. Babam,hâlâ gülen annemi sürükleyerek odaya götürdü. Ablamda yanımıza geldi.

"Ayol dökülün bakalım. İlk kim öptü?"  Lisa'ya baktım. Bu soruya nasıl cevap verecektik?

"Ben öptüm" dedi Lisa elini kaldırarak.

"Kim uke kim seme?" Sorduğu soruyla koluna geçirmiştim.

"Ayol sanane özel hayatımızdan. Ben senin sevgilinle yatağını konuşuyor muyum? Yooo. Sen nasıl zevkle kıvranıyorsan bende öyle kıvranıyorum"

"Anlaşıldı sen ukesin Lisa'da seme"

"Çakıcam ağzına he"

"Hele bir dene. Nasıl Lisa'ya bütün boklu anılarını anlatmıyorum" diyip koltuktan kalkarak kaçmaya başladı. Bende peşinden kalkıp onu kovalamaya başladım.

Ablamın koltuğa çıkmasıyla bende yanına çıktım. Götüne tekme attığım gibi koltuğa düştü. Ayağıma çarpan bacağıyla bende koltuktan düştüm. Götümün üstüne düşmüştüm. Acıyla götümü ovuştururken ablamda bana gülüyordu.

"Salak götünü kırdı"diyip kahkaha attı.

"O kadar yattıktan sonra götüm kırılmadıysa hiçbir şey olmaz" Dedim gururla. Lisa elimden tutarak beni yerden kaldırdı.

"Siz evdede böyle miydiniz?" Dedi Lisa. Kafamla onayladım.

"Tanrı Emily teyzeye ve Richard amcaya sabır versin"

...

Tekrardan salonda oturuyorduk. Saat akşam 10'du. Çayımızı yudumlarken bi yandan konuşuyorduk.

"Ay Alice hatırlıyor musun? Rosé bi kere kaykay istiyorum diye yalvarmıştı. Aldığımız günün akşamı hastanede ayağını uzatmış yatıyordu" Annemin hatırlattığı anı ile yüzümü buruştururken Lisa güldü.

"Ya ne yapayım? Ergenlik şeysi ama o günden bu güne kadar bisikletten başka birşeye binmedim" Dedim isyanla.

"Bisiklettende yuvarlanmıştık"

"Ha evet bide bisikletten yuvarlanmıştık. Benim bisikletin frenleri tutmadı duvara kafa atıyordum. Lisa'da benim bisikleti durdurayım derken kafasını yarmıştı. Ben burnum kanamdan çıkmıştım" anlattığım anı ile gülmüşlerdi.

"Of çok kötüydü ya. Hatırlayınca kafam acıdı" dedi Lisa. Kafasına yaklaşıp öpücük kondurdum.

"Geçmiştir şimdi" Dedim ve çayımdan yudumladım. Anneme baktığımda boş bardağını havaya kaldırmış bana bakıyordu. Babamda aynısını yapıyordu. Bu bizim 'kalk çay doldur' hareketimizdi. Oturduğum yerden kalkıp bardakları aldım. Lisa'nın arkamdan "Bende kek getireyim" dediğini duydum.

Çayları doldururken belime sarıldı. Aniden sarılmasıyla irkilmiştim. Boynuma bir öpücük kondurup ayrıldı.

"Bak gördün demi. Bütün sorunları çözdük" dedi gururlu bir sesle.

"Eunji'yi ne yapacağız?"

"Anneme söylerim bir süre daha Tayland'da kalır. Annenler gidincede o gelir. Olmaz mı?"

"Zeki sevgilim benim" diyip dudaklarına atıldım. Üstdudağını ısırıp geri çekildim. Çayları elime alarak,arkamda Lisa'yı bıraktım.

.

Rose'nin babası Richard tam ben ya. Herkesin gotunu topluyor.

.