Always you // Chaelisa

23

Rosé'den

Gözlerimi açtığımda Eunji'nin odasındaydım. Yattığım yerden doğruldum ve gözlerimi ovuşturarak etrafa baktım. Sağımda Lisa'ya iyice sırnaşmış bir Eunji ile karşılaştım. Yerde ki telefonumu alıp onların bu tatlı hallerini ölümsüzleştirdim.

Sessiz olmaya dikkat ederek yataktan kalktım ve tuvalete gittim. Tuvaletimi yaptıktan sonra elimi yüzümü yıkayıp çıktım. Mutfağa doğru adımlarken aklıma gelen düşünce ile durdum. Eunji hâlâ kötüyse ne hazırlayacaktım? Tekrar Eunji'nin odasına girdim. Yavaşça yanlarına adımladım ve elimi Eunji'nin alnına koydum. Hâlâ ateşi vardı ama düne göre daha iyiydi.

Dürterek Lisa'yı uyandırmaya çalıştım. Birazcık sarsmamla uyanmıştı. Yarı baygın gözleriyle bana bakıyordu. Elinden tutup yataktan kaldırdım. Odadan çıkıp tuvalete adımladık. Uyku sersemi haliyle peşimden geliyordu. Tuvalete varınca Lisa'yi içeri ittim ve kapıyı kapadım.

Bir süre sonra çıkınca uyku sersemi halinden eser kalmamıştı. Elini belime dolayıp konuştu.

"Ne oldu?"

"Eunji'nin ateşi hâlâ var. Düne göre daha düşük ama yinede fazla"

"Üstüne bir ceket geçir ve bize ceket al. Hastaneye gidiyoruz" Kafamla onayladım. Lisa,Eunji'nin odasına giderken bende askılığa gidip üstüme bir ceket geçirdim. Lisa ve Eunji içinde ceket aldım. Ayakkabılarımı giyip onlari beklemeye başladım. Bir süre sonra kucağında uyku sersemi Eunji ile Lisa gelmişti.

"Anahtar?" Dedi Lisa. Havaya kaldırarak gösterdim. Ateşten yanan bedeni kucağıma alıp Lisa'nın ayakkabısını giymesini bekledim. Giyince anahtar ve ceketleri ona verdim. O önde biz arkada evden çıktık. Arabanın kapısı açıp bizi oturttu. Kucağımda ki Eunji ayaklanıp etrafa baktı. Lisa sürücü koltuğuna geçip arabayı çalıştırmıştı.

"Anne nereye gidiyoruz?" Dedi uykulu çıkan sesiyle Eunji.

"Hastaneye gidiyoruz bitanem. Sen koy kafanı" diyip kafasını boynuma yaslamıştım. Eunji'de itiraz etmeyerek öyle durmaya devam etti. Bende yolu izlemeye başladım.

...

Hastaneye vardığımızda hemen acile girmiştik. Eunji'yi bi yatağa yatırıp beklemeye başladık. Doktor gelince konuştu.

"Evet minik kızımıza nolmuş?"

"Dün sabah 3 kere kustu. Bütün gün boğazım acıyor diye ağladı ve dün gece 1'de aşırı ateşlendi. Hâlâ ateşi var" diye hemen konuştu Lisa. Doktor Eunji'ye yaklaşıp ağzını açmasını söyledi. Eunji doktorun dediğini yaptı.

"Hiç yemek yedi mi?"

"Sadece çorba içirebildik" Dedim bende.

"Merak etmeyin korkmanıza gerek yok. Sadece boğazları şişmiş ve biraz üşütmüş. Hemen size reçete vereyim ilaçlarını alın" Doktor cebinden bir kağıt çıkarıp yazmaya başladı.

"Peki neden kustu?" Dedi Lisa.

"Ya karışık yemek yemiştir ya da çok fazla yemiştir. Hastalıkla bir ilgisi yok" diye kısaca cevapladı Doktor. Reçeteyi kopartıp Lisa'ya verdi.

Eunji'ye montunu giydirmeye başladım.

"Bu kadar mı? Daha fazla şey olmayacak mı anne?" Dedi Eunji merakla.

"Hayır bitanem olmayacak"

"İğne yapmayacaklar değil mi?"

"Hayır bitanem yapmayacaklar" Dedim onu onaylayarak. Lisa yanıma geldi ve kulağıma fısıldayarak konuştu.