I Love Your Money, Mommy♡/gxg [TAMAMLANDI]

page 5

Gözlerimi açtığımda daha doğrusu açamadığım da uzun süre uyuduğumu fark etmiştim. Yanımda uyuyan beden arkamdan sıkıca bana sarılmış kollarını ise bellerime kelepçe gibi sarmıştı. Çok rahat hissettiğimi söylemem lazım çünkü birincisi yatak çok konforlu ikincisi bir şeyleri öğrenmenin rahatlığıyla huzurlu bir uyku çekmiştim.

Gözlerimi daha açmadan arkamda bir şey hissettim. Bir şey. Ne o?
Neden bu kadar büyük?
Neden o şey götümün hizasında?
Lan. Nisa????

Şokla gözlerimi açıp kafamı arkaya çevirdim. Yüzü benim yüzüme oranla daha yukarıdaydı.  Hala uyuyordu. Bir insan uyurken bile güzel mi olurdu. Filmlerde olan yakışıklı ana karakterin sexsi ablası gibi görünüyordu hani her zaman çok iyi bakımlı olanlardan.

Hipnozdan çıkıp arkama değen şeyin yoğunluğu ile daha çok dehşete kapıldım

Kızım Nisa'nın kız olduğuna eminim yani değil mi?

Düşünmeyi bırakıp - şuan benim için en sağlıklı olanı buydu - Onu uyandırmamak için yavaşça kollarını belimden çekmeye çalıştım.
Ellerini çekmeye çalışsam da olmuyordu kımıldamıyordu bile. Gavurun kızı, sanki kaçıyorum bu kadar sıkı tutulur mu.

Kollarından kurtulmaya çalıştığım beden beni kendisine doğru çevirdi ve yüzlerimizi yakınlaştırdı.  Bu anı hareketi yüzünden ağzımdan çığlığa benzer bir ses koptu çünkü hiç beklemiyordum. Zaten hiç beklemediğim anlarda bir şey yapardı bu kız.

O bana bakmaya ben de ona bakmaya başladım. Onun gözlerinde piç bakışı varken ben de annesi tarafından , gizlice şeker yerken yakalanmış korkak çocuk bakışı vardı. Bu bakışlardan oldukça memnun görünüyordu. Hatta sırıtıyordu bile!?
Hiç de yeni uyanmış gibi değildi bu.
Ulan. Kaşar.
Tabi bunları ona söylemedim çünkü onun evinde onun yatağında başıma ne geleceğini kestiremiyordum.

Bana göre oldukça iriydi ve güçlüydü. Belki kası bile vardır. Ya da ben çöp gibiyim de o bile bana karşın çok güçlüydü. Ya biz de o kadar sporumuzu yapıyoruz sağlıklı besleniyoruz bu mu gerçekten, aldığım karşılık bu mu?

"Beril, napıyorsun güzelim?"

"Şey o ne?"

"Ne ne?"

Bana anlamayan gözlerle baktı ben de ona nasıl açıklayacağımı düşünürken korkuyla baktım. Her şey olabilirdi. Belki fareydi. Umarım faredir. Fare fare eminim ben.

"Sanırım yatağın içinde fare var" sessizce söylediğim sözlerle bana garip garip baktı. Bir elini çeneme getirdi ve yavaşça okşadı " Beril burada fare olma ihtimali imkansıza yakın. Sen nerden çıkardın bunu güzelim?" Eli çenemi nazikçe okşarken hala çok yakındık ve benim ağzım çok hafif aralıktı.

"Nisa popoma değen kocaman bir şey var gerçekten bak şuan bile değiyor. Fare değil de ne?"

Hızlı hızlı söylediğim cümle ile kocaman bir kahkaha attı. Yani ciddiyim o kadar çok gülüyordu ki ben de onunla beraber sallanıyordum. Komik miydi? Kendi götüne bir şeyler değse eminim gülemezsin Nisa . Ben bunları düşünürken o hala gülmeye hatta baya çemkirmeye devam ediyordu.

En sonunda susmayacağını anlayıp onu kendimden itmeye çalıştım çünkü çok utanç verici bir durumdu ve o gülmeyi bir türlü kesmiyordu.
Onu ittiğimi fark edip gülmesini durdurmaya zorladı. Belimde olmayan diğer eliyle gözlerini ovuşturdu ve kendine gelmeye çalıştı. Hala yüzünde piç duruşu vardı. Belimden kavrayıp beni kendisine çekti. Benimle beraber oturdu ya da ben mi onunla beraber oturdum bilemiyorum çünkü beni bacaklarına otutturdu. Yok kızım bu cidden güçlüydü.

"Berilim güzelim fare falan yok senin bilmediğin başka şeyler var"

Ona soran gözlerle bakıp" Ne gibi ?"
Yaşlandığı yatak başlığında biraz daha dikleşti. Bende ona tutunmak için ellerimi karnına koydum. Vay be beli ne kadar inceydi. Tanrı misin kızım ben seninle konuşurken böyle olduğunu bilmiyordum. Aman neyse konumuza dönelim.

"Şimdi şöyle ki " yüzündeki çarpık gülüş iyice büyüdü.
"Benim penisim var güzelim duymuşsundur hani kadınların penisi olabildiği gibi erkeklerinde vajinasi olabiliyor hatta seni hamile bile birakabiliyorum." Duyduğum cümle yüzüme soğuk su gibi çarpmıştı. Oturduğum yerde dikleştim. Ellerimin hala karnında olduğunu fark edip kendime doğru çektim ve yutkundum. Biliyordum bunu ama o kadar yaygın bir şey değildi yani az sayıda insanın sahip olabileceği bir özellikti.

Hem o boru amk boru.

Belimden tutup hızla kendisine çekti.  Bak bu çok fazla olmaya başladı canımı sıkıyor şuan.
Elinin bir tanesiyle çenemi kavradı ve yüzümüzü iyice hizaladi. Yüzüme memnun gibi bakıyordu. Verdiğim tepki hoşuna mı gitmişti. Tepki mi vermiştim. Ay bilmiyorum ya üffff.
"Beril, sakin ol tanıştırmayacağım ikinizi. Şimdi beraber kalkıyoruz ve banyomuzu alıyoruz. Daha kahvaltı edicez aç karınla durma istersen"
Diyip bana göz kırptı.

Kızlar bakın. Ben çok konuşan birisiyim normalde yemin ediyorum. Ama şimdi ağzımı yapıştırdılar gibi hissediyorum. Utanıyor muyum evet ama bu konuşmama engel olmamalı. Konuş be kızım sen koskoca Beril Işık, sikli bayandan mı korkacaksın. Evet ama korkunun ecele faydası yok kızım. Konuş hadi.

Ellerimle onu ittim. Sırtının yatağa çarpmasına sebep olurken omuzlarından destek alıp doğruldum. " banyo derken ikimiz mi banyo yapıcaz. Bir de küçük Nisa çıktı. Onu bilmesem belki bir ihtimal ama şimdi imkansız Nisa imkansız. Ha bide benim Aylini aramam lazım kız eminim çok korkmuştur ya farkında mısın beni bir anda getirdin buraya yaptığımız muhabbete bak ya"

Lafımı herhangi bir şeyle kesmemesi için hızlı hızlı konuştum. O ise sadece bakıyordu. Çok da yarramda bakışı vardı gözlerinde hissediyordum kızım hissediyorum.
"Önce banyo ve yemek işini halledelim güzelim sonra arkadaşını ararsın. Ha istersen sen jakuzi de yıkan ben normal duş alayım ne dersin?"

Hmmm jakuzi hmmmmm

"Ay olurr" Ona tatlı bir gülücük gönderdim. Nasıl hayır derim jakuziye. Tamam dercesine başını salladı. Beni kendisiyle ayağa kaldırdı. Bir kere bile elini belimden çekmiyordu  ve bu beni çok kontrol altında gibi hissettiriyordu.

"Nisa benim bacaklarım var tamam mı yani bırakırsan kendim yürüsem falan hani. Yanından ayrımadığın oyuncak bebeğin gibi hissediyorum."

Kafasını hafif eğip bana baktı. Hafifçe kaşlarını çattı. Sanırım düşünüyordu napacağını. Beni hızlıca kucağına alıp banyo olduğunu düşündüğüm kapıya doğru koşmaya başladı.

"Seni bir dakika bile bırakmak istemiyorum olmaz Beril. Ve sen benim bebeğimsin zaten." Kapıyı açıp içeri girdiğimiz de beni yere indirip yanağıma sulu bir öpücük kondurdu " şimdilik ben ne dersem o"

Pardon?

Hızla kapıyı kapattı. Ona sitemli bakışlar atmaya başladım. " sen ne dersen o öyle mi kızım konuşmuyorum senle. En sevmediğim şey kontrol edilmek. Asla yani asla asla asla"

"Şimdilik dedim ya Beril. Biliyorsun ben sözünden asla çıkmam ama şimdilik çıkıyorum güzelim o da bizim için daha iyi."

Kafasını kulağıma doğru eğdi.
"Sen ne dersen o kraliçem"

Kulak fetişim var benim ölücem galiba. YARDIM EDIN LÜTFEN

------