I Love Your Money, Mommy♡/gxg [TAMAMLANDI]

page 40

4 ay sonra-

Fazla açgözlü insan hayatındaki her şeyi yakıp yıkabilir. Buna hangi açıdan bakarsanız bakın. Fazla yersiniz acısı sonra çıkar, ilişkilerde daha fazla ilgi istersiniz daha azı ile karşılaşırsınız. Bizimkisi para; Fazla paranın yarattığı açgözlülük bunların hepsini kapsar. Kişiliğini altüst eder,ilişkilerini, kendine saygını...

Beril ve Nisanın toz pembe hayatında da artık bu açgözlülük yer edinmeye, yavaş yavaş bütün hayatlarını ele geçirmeye başlamıştı.
Beril daha fazla para ve parayla alabileceği şeyler isterken Nisa, daha fazla ilgi ve aşk istiyordu.

Bu istekler ikisini de çıkmaz bir yola sokuyor, ortak yolu bulmalarını etkiliyordu. Artık Beril daha fazla para için Nisaya yaranırken Nisa da daha fazla ilgi için ona para veriyordu. Bizimkilerin aşkları artık korkunç bir çıkar ilişkisine dönüşmüştü.

-

"Aylin hadi bir şeyler içmeye gidelim çok bunaldım"

"Olmaz serkana sözüm var"

"Ay inanmıyorum ya!"

"Napayım kızım? Çocuk kaza yaptığımdan beri dibimde bitiyor"

"Neyse tamam"

Aylin odasında dolabından bir şeyler seçerken Beril yatakta sıkkın sıkkın oturuyordu. Daha sabah dışarıda gezmiş fakat yememişti. Yataktan doğrulup Ayhanı aradı.

"Kızım sakın doluyum deme! geliyorum bir şeyler içmeye gidiyoruz. Patladım sıkıntıdan"

"Ya Beril işim başından aşkın olmaz"

"Ya sen de mi?"

"Beni bekleyen dosyalar var kızım. Ha sonra gelip tek tek yapacaksan-"

"Ben de seni çok seviyorum canım arkadaşım baaaaay"

"Kaşmer-"

Sıkıntılı bir şekilde nefes alıp hızla odadan çıktı. Kimse onunla gelemese bile o tek başına gezecekti.

"Ben çıktım!"

Aylinin cevap vermesini beklemeden evden çıktı ve arabasına bindi. Gezmek eğlenmek istiyordu. Belki biraz kafa dağıtmak.

Saatlerce gezdi, kendisine yeni kıyafetler ve takılar baktı. Belki hiç birini goymeyecekti fakat bu almasına engel değildi. Bir kafeye geçip orda kendisine kahve aldıktan sonra rahat bir nefes aldı. Manzaraya bakarak kahvesini yudumlarken telefonu çaldı. Kim olduğuna bakmadan telefonu hızla açtı.

"Evet?"

"Nerdesin Beril?"

"Kahve içiyorum aşkım"

"Eve gelsene"

"Bir şey mi oldu?"

"Yorgunum sana ihtiyacım var"

"Hemen geliyorum. Hem aldığım şeyleri de gösteririm"

"Bekliyorum"

Beril hızla telefonu kapattı ve hesabı ödeyip kafeden çıktı. Arabasına bindiğinde radyoyu açtı ve keyifli bir şekilde müzik dinleyerek araba sürmeye başladı. 20 dakikalık yolun sonunda eve gelmişti.

Hızla aldığı bir kaç şeyi çıkardı ve evin yolunu tuttu. Ne kadar ağır olduğu önemli değildi. Konu alışveriş olunca böyle şeylerin bir önemi yoktu.

Zile bastığında kapıyı saçı başı yatmaktan dağılmış Nisa açtı. Onu görünce hemen eşyalarını yere bıraktı ve boynuna atladı. Nisa yorgun bir şekilde sarılışına karşılık verirken Beril konuşamaya başladı.