page 8

754 40 7
                                    

"Ya kızım sorun yok diyorum valla Ya hatta iki gündür kombin yapıp makyaj yapıyorum. Ben de kaçırılıp organlarımın alınacağını sonra kalan parçalarını kedilere atacaklarını sanıyordum ama yok. Ben şanslıyım kızım sen kendine üzül." Ayline laf yetiştirmeye çalışırken dolu ağzımı diğer elimle kapatmaya çalışıyordum. Hayatımda ilk kez sabah kahvaltısı için 2 saat hazırlanmıştım. Zenginlik böyle bir şey galiba ya.

Nisa bana hafif sırıtarak bakıyordu. Ama yüzünde hafif şaşkınlık da vardı bence sadece gizlemeye çalışıyordu. Muhtemelen 2 günde bu kadar alışmamı beklemiyordu. Napacağım kızım gurur yapıp hayır istemiyorum mu dicektim. Ölsem demem.

"Aylin, gülüm tamam işte iyiyim karakola git şikayetini geri çek valla gelicem kızım. Yaaaa hayır kafama silah dayamıyorlar"

Gözlerim yemekten ayrılıp Nisaya kaydığında  kaşlarının hafif çattığını görmüştüm. Neye sinirlenmişti bu ya?

Çok da umursamayıp Aylinle konuşmaya geri dönmüştüm. En sonunda Aylini son derece güvende olduğuma ikna ettikten sonra telefonu kapatıp ona vermiştim. Maalesef kendime ait bir telefonum artık yoktu. Bunu hatırladıktan sonra ona bakıp fark ettirmeden gözlerimi devirmiştim.

"Nisa beni neden normalce çağırmak yerine adamlara kaçırttın ya. Bir an ölüyorum sandım. Ya bide telefonumu parçaladılar. Ben ne kadar para verdim ona biliyor musunuz? Almak için neredeyse böbreğimi satıyordum. A tabi sen zenginsin eminim telefon param senin parfüm paran falandır" hızla konuşurken bana ne olduğunu biliyorum dercesine bakıyordu.

"Karşına öylece çıkmak garip olur diye düşündüm bir kaç kez başkasını seninle konuşup yanıma getirmesi için ayarlamaya çalıştım fakat sen yanına gelen bütün erkekleri 'ıy erkek' diyip kaçtığın için pek mümkün olmadı"

Yaptığı uzun açıklamadan sonra gözlerimi kocaman açıp son 1 yıldır yanıma gelen bütün erkekleri düşündüm. Düşünmek fazla ağır geldiği için ağzımı biraz daha yemekle doldurma kararı aldım. Sonra Aylinle yaptığım koca istiyorum diye zırladığım anlar aklıma gelince, salaklığıma bir daha şaşırıp iyice gözlerimi açarken kafamı sallayıp  'Mmmmm' diye mırıldanıp hızlı hızlı çiğnediğim lokmaları zar zor boğazımdan geçirdim.

Nisa'nın bu haraketime dudakları kıvrılırken ağzımı açıp " aman canım işte bak ne güzel namuslu bir insanım herkesi yanıma yaklaştırmıyorum" dedim.

"Tabi öyledir " diyip yavaşça yemeğine devam etti. Hayatım hakkında ne kadar bilgiye sahip olduğu konusunda endişeleniyordum çünkü bazı dönemlerde gece kulüplerinden çıkmıyorduk. Valla hep Aylin yüzündendi ben gitmeyelim, etmeyelim  dedikçe daha çok ısrar etti, e ben de kıramadım canım.

yemeğimizi bitirdikten sonra ilk o sonra ben kalktım. Evin çıkışı olduğunu düşündüğüm kapıya doğru ilerledi ve bana hiç bakmadan konuşmaya başladı. "Telefonunu telefi etmeye gidelim güzellik gitmişken güzel bir hediye de alayım sana."  Dediği şeyle 32 diş sırıtıp hızlı adımlarla yanına geldim. O kapıyı açıp çıkarken ben de hızla ona yanaşıp koluna girdim. Bu haraketime gülüp benimle beraber yürümeye başladı.

Şimdi fark ediyorum da ev cidden çok büyüktü lan. Evin büyük bahçesinde ilerlerken bizi olağanüstü bir şey karşıladı. Gördüğüm şeyle yerimde dondum. Gözlerimi kocaman açıp oraya odaklandım. Son zamanlarda çok şok geçiriyordum.

Hassiktir o bir Ferrari mi neyyyyy?
Bu arabayı biliyordum. Sadece 1 adet üretilen KC23, markanın koleksiyonerlerinden biri tarafından sipariş edildi. Geliştirilmesi 3 yıl süren model müşterinin isteklerine göre kişiselleştirilmişti. O koleksiyoncunun Nisa olduğunu bilsem bayılırdım sanırım.

I Love Your Money, Mommy♡/gxg [TAMAMLANDI]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin