Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Yura'nın Çıkışı
♫⋆｡♪ ₊˚♬ ﾟ.
Vize haftasının bitmesiyle rahat bir nefes almıştım. Şükürler olsun, bitti! Sonunda derslerden kafamı kaldırıp sosyalleşmek için bolca zamanım var. Ne zamandır Sue eğlenceli bir şeyler yapmamıştık, sonunda kendimize vakit ayırabilecektik. Hem onu Karmen ile tanıştırmak istiyordum, bu yüzden bizim için güzel bir gün planlaması yapmıştım.
Akşamdan Karmen'e de haber verdikten sonra her şey tamamdı, o da müsaitti neyse ki. Sue ile sabah erkenden kalkıp hazırlanmaya başladık. Sue çok değerli Felix'ciği ile buluşmak yerine benimle takılmayı tercih ettiği için şu an dünyanın en iyi arkadaşı falandı.
Dün gece Sue'ye Chris ile beş gün önce yaşadığım o film gibi anı anlattığımda bi' ufak çıldırma seansı yaşamış ama Sua unnie uyuduğu için kısa kesmiştik. Şimdi hazırlanırken Sue tekrar konuyu açmış hatta beni azarlamaya başlamıştı.
"Beş gün geçmiş üstünden, nasıl bana anlatamazsın!? Ama sende bir haller olduğu belliydi." diyip güldüğünde aynadan ona baktım, "Ne belliydi ya?"
"O gün eve geldiğinde freni patlamış kamyon gibi oradan oraya savruluyordun. Hayır gören de Chris seni kendi iradesiyle öpmüş sanar!"
"Öyle olsaydı muhtemelen şu an yaşıyor olmazdım." bir an için allık sürmeyi bırakıp ona döndüm, "Ayrıca o bir öpücük sayılmazdı!"
Hınzırca gülerek küpelerini takmaya devam ederken, "Merak etme tatlım, gerçekten öpücüğün ne olduğunu çok iyi biliyorum."
"YUH!" boş makyaj çantamı ona fırlattım, "Felix seni iyice yoldan çıkarmış!"
Kahkaha atarak işine döndü. Cidden delirmiş bunlar ya...
Sonunda evden çıkmayı başarmıştık. Sua abla bizi arabayla bıraktıktan sonra işe gidecekti. Önce Karmen'i aldık, onlar arabada kısa bir tanışma faslı geçirdikten sonra yola koyulduk. Zaten tanışacak çok vaktimiz olacaktı. Bugün için ilk plan: üçümüzün de favori yazarı Bora Chung unnienin imza gününe katılmak!
Buna gerçekten inanamıyorum, en sevdiğim yazar ile tanışma fırsatı elde etmiştim ve bu konuda yalnız değildim. Karmen bir keresinde Cursed Bunny romanı hakkında konuşunca heyecanla ona benim de bu romanı okuduğumu ve Bora Chung'un büyük hayranı olduğumu söylemiştim. O da öyle olduğunu söyleyince ilk ortak noktamızı bulmuştuk.
Sue ise zaten bana Bora Chung'u tanıtan kişi. Onun sayesinde Cursed Bunny'nin ilk basımını almayı başarmıştım.
Açıkçası uzun yıllardır takip ettiğim ve en sevdiğim yazar olan Sylvaine Jaoui dışında başka bir favori yazarım olacağını sanmıyordum. Ama geçen sene Jaoui'nin ölüm haberini internetten öğrenmiş ve çok kötü hissetmiştim. Özellikle de ona instagramdan mesaj atmam ve bana cevap vermesinin üzerinden birkaç ay geçtikten sonra...
