Bu sözlerden sonra tüm özgürlük askerleri adeta bir aslan gibi haykırıyor ve aynı zamanda bir çocuk gibi seviniyorlardı. Bulundukları coğrafyada daha önce hiç yaşanmamış kadar büyük bir gümbürtü kopuyordu. Savaş için o kadar umutsuzlardı ve zaferden dolayı o kadar gururlanmışlardı ki, kimileri muharebede düşen askerleri unutup zaferin sevincini yaşıyordu. Fatih çok disiplinli bir liderdi. Askerlerini asla güzellikle eğiten bir komutan değildi. Zafer aldıklarında bile aynı disiplin ile devam edip kutlama yapmıyordu lakin kendisini o kadar kaptırmıştı ki o da askerlerinin içine girip bu zaferi kutluyordu. Ailbe ve diğer kalkan duvarını yıkan süvariler omuzlarda taşınıyor, havaya kaldırılıyordu. Esteban, sevinçleri en tepeden gurur, hüzün ve mutluluk içerisinde izliyordu. Yorgunluktan pers düşmüştü. Arkasındaki ölü yığını ile beraber onu buradan almalarını bekleyip durdu orada. Fatih askerlerine gün sonuna kadar sevinmenin serbest olduğunu söyledi bir takım askere ölüleri, ganimetleri toplamalarını söyledi. Fatih komutanlarla beraber üsse doğru yol aldı.
Sevinenlerin arasında Danny de vardı ama onların yanında fazla neşeli görünmüyordu. Onun kafasında yanı başında ölen silah arkadaşları vardı. Ayrıca bu aldıkları savaş, örgütün tüm gücünü vererek pusuyla aldıkları bir savaştı lakin devletin bu güçten kat kat daha güçlü orduları bulunuyordu. O, sevinen askerler yerine yüzünü savaşta verdiği ölülere döndü, onları toplayan sorumlulara yardım etmeye koyuldu. İlk başta intihar timinin bulunduğu bölgeye gitmeye karar verdi. Dağa tekrar çıkarken Lena ile göz göze geldi. Lena komutanlarla beraber yürürken Danny’e bakıyordu gözucuyla. Danny bu göz göze gelişe aldırış etmeden devam etti yoluna. İntihar timine varınca durum çok içler acısıydı. Onlarca ölü beden… Doğanın bembeyaz örtüsü kıpkırmızı olmuştu. Danny’nin gözleri dışarı çıkacakmışçasına açılıverdi. Tıpkı, tıpkı o gün gibi… Dizlerinin üzerüne düştü ve kusmaya başladı. En önde yerde yatar vaziyette duran Esteban Danny’i farketti :
-Hey, hey dost!Danny birkaç saniye soluklandı, elleri titriyordu. Ağzını sildikten sonra arkasını döndü. Esteban :
-İyi misin?Danny Esteban’ın halini görünce hemen koştu yanına. Onu kaldırıp omzuna girdi :
-Asıl sen iyi misin? Seni hemen aşağıya götürmem lazım.Danny adım atmayı denedi ama Esteban yürüyemeyecek kadar bitkin görünüyordu. Esteban’ı sırtına aldı ve dağdan indirmeye başladı Danny. Aşağıda halen kutlama vardı. Danny onlara bağırıyordu ama kimsenin gelme niyeti yok gibiydi. O sırada Esteban Danny'nin göğsüne dokundu :
-Bırak kutlasınlar dost.Danny şaşkın şekilde Esteban’ın eline baktı. Burada birinin canı dururken ne demekti bırak kutlasınlar? Ama diye çıkışı verecekti ama Esteban sözünü kesti. Zar zor konuşuyordu :
-Yüzünü gördüğümü hiç hatırlamıyorum dostum. Sanıyorum ki yeni geldin. Belki bir gün belki bir haftalıksın buralarda.Danny kafasını salladı evet dercesine. Esteban :
-Lütfen beni mazur gör. Seni küçümsemek adına söylemiyorum bunları. Beni taşıdığın için çok teşekkür ederim ama bunu kimseden bu kadar erken bekleyemem.Danny hala şaşkınca ifade veriyordu Esteban’a. Esteban :
-Sana vicdansızca geliyordur büyük ihtimalle ama hiçbiri vicdansız değil dostum. Dağın tepesindekileri gördün değil mi? Birçoğu kendisine kalkanı siper dahi etmedi. Ölmek istediler. Ölmek isteyecek kadar yorgun ve umursuzlardı. Bunların arasında ben de vardım belki ama orada savaşın, asıl umut tükendiğinde kaybedildiğini farkettim. Onlar ise benim gibi umudunu kaybedenler değildi. O yüzden sevinmeyi hakediyorlar. Nereden geldin kimsin bilmiyorum ama buraya gelenlerin pek iç açıcı hikayesi olmaz. Emin ol bu çocukların, onca askerin, komutanın hiç güzel zamanları olmadı. Yaşadıkları en büyük galibiyette onların hiçbirinden bu sevinçten mahrum bırakıp bana erkenden gelmelerini bekleyemem.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Muhtemel Olmayan Seçimler : Mutlak Kavga - Kuzeyin Nihai Uyanışı
AksiMuhtemel Olmayan Seçimler : Mutlak Kavga serisi; Hayali bir dünyada geçen hikayemizde devlet rejmi tarafından aşırı baskıyla yönetilen halkın yaşadıkları ve devlete karşı direnen örgütleri konu almaktadır. Birinci sezon olan Kuzeyin Nihai Uyanışı, b...