BU KAÇINCI ŞÜPHE?

7 2 0
                                    


Danny bu konuşmanın ardından çadırdan ayrıldı. Kendine geçici olarak bir çadır aramaya koyuldu. Bu sırada birçok kişi fazla belli etmeden yan gözle ona bakıyordu. Danny bu garip gözlere anlam veremiyor ama bakışlara aldırış etmeden ilerliyordu. Nihayet kendisinin fazla rahatsız olmayacağını düşündüğü güzel bir alan bulmuştu. Kurulmuş çadırların içine bakarak kendine bir yer arıyordu. Tüm çadırlar sadece üst mertebeler ve alt mertebeler olarak ayrılmıştı. Alt mertebelerin rasgele rütbeli askerleri aynı çadırda kalabiliyordu. Normal bir çadırda beş kişilik yer bulunuyordu fakat şartlar gereği bu rakam yedi ila sekize çıkabiliyordu. Danny biraz dolandıktan sonra boş yer olan bir çadır bulabildi. İçerde dört kişi vardı. Danny içeri girip selam verdi :
-Merhaba arkadaşlar.

İçerideki 3 kişi selamını karşıladı merhaba diyerek. Aralarından bir kişi karşılık vermedi. Danny selamını almayınca ona baktı. Yüzünde sinirli ve tedirgin bir tavır vardı. Kendi örtüsüne uzanmış halde elindeki bıçağıyla ilgileniyordu. Yüzünde örgütün maskesi vardı. Danny aldırış etmeden kendisine kalan, yatmak için kullandıkları örtüye yöneldi. Güneş son ışıklarını vurmuş, yıldızlar kendini göstermeye başlamıştı. Artık çadırlar kurulmuş ve herkes yavaş yavaş yatmaya başlamıştı. Danny de bugün yeterince yorulmuştu. Üç parça eşyasını başucuna koyduktan sonra örtüye uzanır uzanmaz gözlerini yumdu. Saniyeler içinde uykuya daldı. Ertesi gün olduğunda üst rütbeler herkesi uyandırmaya başlamıştı. Danny henüz kendi çadırına biri gelmeden diğer seslerden uyanıverdi. Yanında uyuyan üç kişi vardı. Akşam selamını almayan adam erkenden kalkıp gitmiş gibi görünüyordu. Danny sanki onu daha önce de görmüştü ama dün taktığı maskeden tanıyamamıştı. Fazla düşünmeden başucundaki eşyalarını alıp kalkarak dışarı çıktı. Askerleri uyandıran bir yüzbaşının yanına yöneldi :
-Efendim nereye gideceğiz?

Yüzbaşı yanıt verdi :
-Komutanların gösterdiği yönü takip et, tüm askerler orda toplanacak ve ödül töreni düzenlenecek.

Danny bu sözden sonra komutanların gösterdiği yöne doğru yol aldı. İçi kıpır kıpırdı. General Lena'nın dediği ödül töreni olacaktı. Danny oraya vardığında ordunun büyük bir bölümü sıraya girmiş halde bekliyorlardı. Danny de sırasını aldı ve töreni beklemeye başladı. Birkaç dakika geçtikten sonra tüm örgüt toplanmış ve töreni bekliyorlardı. Kısa süre sonra sıra almış ordunun önüne Fatih Dirigeont geldi :
-Günaydın asker!

Kalabalık :
-Sağol!

Fatih askerlerine seslendi :
-Geçtiğimiz vakitte, büyük bir galibiyet aldık ve hepiniz biliyorsunuz ki her muharebede ödül alacak askerler için tören düzenleniyor. Bugün yine bunun için buradayız. Başarınız için tebrikler asker!

Kalabalık :
-Sağol!

Fatih'in arkasında bekleyen bir adam Fatih'e ödülleri alacak kişilerin listesini verdi. Danny onu tanımıştı. O kendisinin selamını almayan tuhaf kişiydi ama bir dakika… o bir komutan mıydı? Fatih listeyi aldıktan sonra askerleri saymaya başladı :
-Beşinci koldan Çavuş David Bravely, Çavuş Benjamin Bravery, ikinci koldan Faye Lemaire, yedinci koldan Onbaşı Ermanho Forza, Binbaşı Salahaddin Alsaeb, Onbaşı Samira Gök, Er Mekselina Uçar, Teğmen Eramef Ekspert, Birinci koldan Onbaşı Esteban Pas, Çavuş Lamberto Positivo, Onbaşı Lunge Frank, Er Angelina Lima, Onbaşı Nicole Casas, Er Nova Fads, Mishel Jack, üçüncü koldan Subay Alfonzo Ferro do Striro, Çavuş Ertuğrul Öz, ve dördüncü koldan Er Danny Pugnator. En önde dizilin!

İsimler sayıldıktan sonra teker teker sıralardan çıkıp en önde dizildiler. Fatih hepsine gururla bakarak seslendi :
-Önümde dizilmiş bir avuç savaşçı görüyorum. Sizler muharebenin kayıtlara geçmiş en önemli askerleri olmuşsunuz. Ben de burada size öne çıkan asker plaketini ve ödülünüzü vermek için buradayım.

Muhtemel Olmayan Seçimler : Mutlak Kavga - Kuzeyin Nihai UyanışıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin