Handeye kahveyi içirdikten sonra yatağına yatırıp geri dönmüşlerdi içeriye.
"Yıllardır ilk defa böyle görüyorum Hande'yi" demişti Elif. İlkin yanında boşluk açtığında Elif yanına oturmuştu sevgilisinin, İlkin başını omzuna koyup gözlerini kapattı.
Zehra bu kareyi gördüğünde konuştu "İlkin içeride uyu hadi, burda rahat edemezsin" dediğinde İlkin omzunu silkip konuştu "Elif sende yatsana benimle" dediğinde Elif kızaran yanaklarıyla ablasına ve Zehraya bakıyordu.
"Ee biz yatalım o zaman, iyi geceler sizlere" diyip ayağa kalktığında İlkinin koluna girip odaya geçerken İlkin arkasına dönüp konuştu "Ya da iyi eğlenceler" dediğinde Elif ile birlikte gülüyordu.
Zehra arkasında ki yastığı eline alıp İlkine attığında,İlkin canu acımamasına rağmen yüzünü buruşturup konuştu.
"İnsan kardeşine yastık atarmı ya? Daha yeni çıktım hastaneden" dediğinde Saliha olaya müdahale oldu ve konuştu, "Hadi sizde yatın artık, sabah erken kaldırıcam sizi" dediğinde İlkin ve Elif odaya girmişlerdi bile.
"Kumsal geri dönermi sence? " diye sormuştu Saliha, Zehra bakışlarını Handenin odadının kapısına sabitleyip konuştu "Dönmezse her günümüz böyle geçer, Hande içer biz ayıltırız" dediğinde Saliha kahkaha atmıştı.
"Neden gülüyorsun manyak" diye sorduğunda gülüşünü bastırıp konuştu "Hande baya baya Kumsala aşık oldu ona gülüyorum" dediğinde Zehra başka bir soru daha yöneltmişti.
"Aşık olması neden garip geldi? " diye sorduğunda Saliha ciddileşip konuştu.
"Sen burda değilken birine aşık olmuştu aynı şekilde sonra kız Hande'yi bırakıp gitti yarıyolda. O günden beri 'aşık olamam ben' diye geziniyordu" dediğinde
Zehra "Kız nereye gitti peki, siz tanıyormuydunuz" diye sorduğunda Saliha kafasını sallayıp cevapladı.
"Bir kaç kez aynı ortamda bulunmuştuk, yanlış hatırlamıyorsam adı Ece'ydi" dediğinde konuyu kapattılar. "Aşkım sen yoruldun uyu artık, saat geç oldu" demişti Saliha kolundaki saate bakarak.
"Hadi uyuyalım o zaman" diyip Salihayı ellerinden tutup kendi odasına getirmişti.
Zehra kafasını Salihanın göğsüne koyduğunda Saliha elini saçlarına götürürken konuştu "İyi geceler güzelim" dediğinde Zehra kafasını kaldırıp Salihanın dudağına küçük bir öpücük bıraktıktan sonra kafasını Salihanın boynuna gömüp konuştu "İyi geceler canım".
Hande
Sabah başımın aşırı derece de ağrımadı yüzünden uyanmıştım. Duş alıp üstümü değiştirdikten sonra arabanın anahtarlarını alıp evden çıkmıştım ve Ece'nin attığı konuma doğru arabayı sürüyordum.Sessiz geçen yolculuktan sıkılıp radyoyu açtığımda kulaklarıma dolan melodiyle gülümsedim.
Ayla Dikmen~İlk Ve Son Aşkım Sen Olacaksın
Şarkıya mırıldanarak eşlik ediyordum. O kısım geldiğinde şarkının sesini açıp kendi sesimide yükseltetek söylemeyr başladım.
Varsın bu aşk böyle kalsın
Sen içimde yaşayacaksın
Bu dünyaya bir daha gelirsem
İlk ve son aşkım sen olacaksın
Bu dünyaya bir daha gelirsem
İlk ve son aşkım sen olacaksınGizli, saklı, habersiz
Orada, burada sessiz geçen günlerimiz
Her zaman yaşanmayan
Bir benzeri olmayan nerede o sevgimiz?Varsın bu aşk böyle yarım kalsın
Sen içimde yaşayacaksınŞarkının devamını dinleyemeden Ece ile buluşucağımız yere gelmiştim. Arabadan inip içeri girdiğimde Ece'nin yüzünü görüp ona doğru yürümeye başladım..
Yanına gittiğimde beni farkedip ayağa kalktı ve ellerini boynuma dolayıp sarılırken konuştu "Seni çok özlemişim Hande" dediğinde ellerimi beline dolayarak konuştum "Bende" diyebildim sadece. Ağzımdan kelimeler çıkmıyordu...
Birlikte kahvaltı ederken havadan sudan konuşuyorduk... Kahvaltımız bitince kahve içip kalkmıştık masadan, hesabı ödedikten sonra arabaya binip bir sahile doğru sürdüm.
Ece işleri için geri döndü iki günlüğüne, gelmişken eski günlerin hatrına buluşmak istediğini söyleyince kabul etmiştim.
Sahil havaların soğuk olmasından dolayı bomboştu sadece bazı sevgililer ve çevrede oturan kişiler yürüyüle çıkmıştı.
"Yürüyelimmi? " diye sorduğumda Ece çantasını arabada bırakıp kapıyı kapattıktan sonra elimden tutup beni çekiştirmişti ve bende peşinden gitmiştim.
"Bak hasta oluruz Ece, başka bir yere gidelim" dememe rağmen Ece yağan yağmurun altında durmaya devam ediyordu. Pes edip bende Ecenin hevesi bitene kadar durdum yağmurun altında.
Hasta olucağımız kesindi artık, arabanın arkasında yedekte tuttuğum sweethearti Eceye verdiğimde bana bakıp konuştu "Sen üşürsün bu sefer" dediğinde arabayı çalıştırıp cevap verdim.
"Seni eve bırakıp eve gidicem, o zaman değiştiririm" dediğimde Ece kafasını sallayıp üstünü değiştirmişti...
Ecenin evinin önüne geldiğimizde "Sende gel üstünü değiştir, hasta olucaksın" dediğinde arabayı durdurup Ecenin peşinden eve girmiştim. Abisinin evinde kalıyordu şuan ve abisi evde yoktu.
"Gelsene hadi" diyip odaya çekiştirdiğinde kendi odası olduğunu hatırladım. Önceden hep burda vakit geçirirdik. "Çıkarsana kızım şu üstünü, hadi" dediğinde üst tarafımı çıkarıp Ecenin verdiği sweethearti giyicekken Ece konuştu.
"Hande ben seni çok özledim, vakit geçirmek istiyorum hala" dediğinde yanıma gelmiş ellerimi tutmuştu.
"Ece ben başkasını seviyorum-" derken işaret parmağını dudaklarımın üstüne koyup nefesini dudaklarımda hissedirken konuştu.
"Haberi olmazsa birleş olmaz" derken daha da yaklaşıyordu, ellerim belini kavradığında yüzlerimiz arasında mesafe kalmamıştı artık.
Aklıma gelen -çıkmayan- kişi ile ellerimi Eceden ayırıp sweethearti giyerken acele ile konuştum.
"Özür dilerim ben bunu ona yapamam, iyi günler sana" diyip odadan çıktıktan sonra evden ayrılıp arabaya bindim ve oradan uzaklaştım.
Şuana kadar ki en uzun bölüm galiba, oy ve yorumlarınızı bekliyorum.
Fikir belirtin amk yazıcak şey bulamıyom
Şimdi gidin arkadaşlar.
Çeyrek Finale kalmamız şerefine 'defolun' demiyorum.
Kurulan ittifakları
Bozalım oyunlarını
Sikelim analarını, kanarya
Kaldıralım kupaları..Sikelim analarını, kanarya
Kaldıralım kupaları
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Belkide İmkansız Değildir
FanfictionSaliha Şahin-Zehra Güneş ship kitabıdır. Voleybolla ilgisi yoktur. Diğer voleybulcularda bulunmaktadır 💚💜