3 Gün Sonra
İlkin bu üç gün boyunca hastanede kalmıştı ve sevgilisi bir an olsun yanından ayrılmamıştı. Zehra ise üç gün boyunca kardeşiyle ilgilenmişti.
"Aşkım yürüyebiliyorum ben, gerek yok" demesine rağmen Elif sevgilisinin koluna girmişti. "Hayatım hadi" dediğinde İlkin pes etmiş bir şekilde yürümeye başlamıştı.
"Kumsal Ankara'ya gidiceği için Hande de onunla gitti havalimanına" diye İlkine kısa bilgi verdiğinde İlkin de cevap verdi.
"Aralarında birşey oldu ve uzaklaşmak istiyorlar birbirlerinden" dediğinde Elif yan koltuğun kapısını açıp İlkinin oturmasına yardım ederken konuştu "Hayırlısı olsun, Kumsal geri geldiğinde hallederler" diyip geri çekilceği zaman İlkinin dudaklarına kısa bir öpücük bıraktı ve sürücü koltuğuna geçti...
Bu üç gün içinde başka olaylarda olmuştu tabi; Meliha ve Naz'ın tekrardan karşılaşması ve birbirlerini hatırlaması gibi şeyler.
Saliha
Elif ve İlkin eve gittiğinde bende Zehranın odasına doğru çıkıp kapıyı tıklattığımda içerden gelen 'gir' komutuyla içeri girdim."Merhaba, İlkinler eve gitti ben birlikte gideriz diye kaldım" dediğimde masadaki dosyalardan başını kaldırıp bana bakarak konuştu "İyi yapmışsın çok az bi işim var sonra çıkarız" dediğinde masanın önündeki tekli koltuklardan birine oturup Zehrayı izlemeye başladım...
"İşlerim bitti, çıkabiliriz" dediğinde ayağa kalkıp kapının orda beklemeye başladım hazırlanmasını. Yanıma geldiğinde kapıyı açıp geçmesini sağladıktan sonra kapıyı kapatıp peşinden yürümeye başladım.
"Zehra biz neyiz? "diye sorduğumda olduğu yerde durup bana baktı şaşkın bir şekilde.
"Biz?" diye sorduğunda kafamı sallayıp aramızdaki mesafeyi kapattıktan sonra ellerini ellerimin arasına alıp konuşmaya başladım;
"Zehra bence birbirimize çok zaman verdik, sensiz yapamıyorum. Bize bir şans vermeye , sevgilim olmaya ne dersin? " dediğimde yüzünde oluşan gülümsemesine kaydı gözlerim, ordan dudaklarına.
Gözlerine çevirdiğimde bakışlarımı konuşmaya başladı "Sevgilin olmaya evet diyorum büyük şahin" dediğinde ellerimi beline sarıp sıkıca sarıldım.
Hande ve Kumsal
Kumsal işleri gereği Ankara'ya gitmesi gerektiği için havalimanına gitmeliydi, ve Handeyle gidiyordu şuan.Yol boyunca ne Hande ne de Kumsal konuşmuştu. Arada birbirlerine attıkları kaçamak bakışlar birbirlerine herşeyi anlatmak ister gibiydi.
Havalimanına geldiklerinde ikisi de arabadan inmiş ve birlikte bekleme alanına kadar yürmüşlerdi.
Hande ellerini Kumsalın dizine koyup konuşmaya başladı;"Kumsal yaptığım hareketin affedilir bir yanı yok ama bir şans ver bana, değişebilirim. Gidipte geri dönmezsen ben napıcam ? " dediğinde Kumsal ellerini Hande'nin elinin üstüne koyup konuştu..
"Hande ben bilmiyorum, düşünmem lazım." dediğinde uçağın kalkıcağı anons edilincr ikisi de ayağa kalkmıştı.
Hande bir anda aradaki mesafeyi kapatıp son bir kez Kumsalın dudaklarından öpmüştü. Kısa bir öpücük değildi bu Kumsalın karşılık vermesinden dolayı.
Şuan sadece kendileri var gibi milletin ne dediğini, baktığını takmıyorlardı. Kumsal geri çekildiğinde alınlarını birleştirip konuştu
"Beni bekleme gelemem, gelemem senelerce" diyip sarıldıktan sonra artık veda vaktiydi.
"Ayrılıklar da sevdaya dahildir" demişti sadece Hande.
Kumsal baabbaa Ahmet Kaya şarkı sözüyle veda ediyor..
Geri gelirmi, gelmezmi?
Gidişat nasıl oy ve yorum atmayı unutmayın.
İlkEl kitabını okumak için profile girebilirsiniz
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Belkide İmkansız Değildir
Fiksi PenggemarSaliha Şahin-Zehra Güneş ship kitabıdır. Voleybolla ilgisi yoktur. Diğer voleybulcularda bulunmaktadır 💚💜