Hayırlı bayramlar dilerim
bayram şekerlerim!
🎀💓🤎🦌 | Özel bölüm.
"Sen ellerimde
Sen gözlerimde
Issız geçen her gecemde
Her şeyinle yanımdasın..."
~ Haluk Levent.Bölüm şarkısı; Haluk Levent, Ankara
2018 / ANKARA
Boy aynasından kendini bir kez daha süzdü Tekin. Siyah gömleğinin yakalarını düzeltirken arkadaki curcunayı duymamaya çalıştı. "İyisin." Dedi kendi kendine. "Baya iyisin." Kendi görüntüsü hoşuna gidince son olarak saçlarını eliyle geriye tarayıp hemen yanında duran parfümüne uzandı. Ceylan onun kokusuna ilk kez iltifat ettiğinde, bu kokuyu kullanmıştı çünkü. Üzerine bocaladığı parfüm şişesini yatağın üzerine hiç bakmadan attıktan sonra salona doğru ilerlemeye başladı.
"Ya baba dur bekle!" Diye bağıran Kevser'in sesini duyduğunda sıkıntılı bir nefes verdi. "Daha saat çok erken bırak da düzgünce hazırlanayım!"
Salonun ortasında elini beline koymuş, son derece sinirli bakan babasıyla göz göze geldi Tekin. "Şükür yav! Çok şükür!" Diye söylenmeye devam etti Serhat. "Bir gömlek giymek niye bu kadar uzun sürüyor Tekin? Anan üç saattir giyinemedi zaten! Misafir gelecek güya! Kimse ortada yok."
"Baba kahvaltı için senin uyanmanı bekledik ya hani." Dedi Tekin sakin bir sesle. "O yüzden geçti saat."
Serhat duvardaki saate baktı. "La saat olmuş öğlenin on ikisi! Bayram günü olacak iş mi bu? Biz zamanında kargalar bokunu yemeden uyanırdık."
"Serhat söylenme artık söylenme!" Diye söylenen Esra banyoya girdi. Arka taraftan gelen parfüm kokusunu soluyunca kaşları daha çok çatıldı. "Tekin parfüm şişesini de yeseydin oğlum! Az olmuş bu."
Tekin eliyle başını ovup caddeye bakan pencereye doğru ilerledi sessizce. Gelmeleri yakındı. "Dikildi yine pencere korkuluğu!" Dedi Serhat kendini koltuğa atıp. "La ara hele nerede kalmışlar. Merak ettim."
Tekin gözlerini pencereden çekmeden cevap verecekti ki Kevser'in sesi salonu doldurdu. "Nasıl olmuşum nasıl olmuşum!?" Kendi etrafında döndü bir kez. "Harika mıyım, yoksa muhteşem mi?" Dönmesiyle mavi elbisesinin etekleri uçuştu.
"Harika muhteşem olmuşsun kızım." Dedi Serhat keyifle. "İran prensesi mübarek." Kaşlarını çattı. "Yok la İngiltere prensesi miydi o?" Kendi kendine sorduğu soruyla duraksadı. "Yav her neyse işte güzel olmuşsun."
Kevser 32 diş sırıtarak pencerenin önünde duran abisine ilerledi. "Nasıl elbisem?"
"Ben seçtim," dedi Tekin üstten bir sesle. "Benim seçtiğim elbisenin kötü olma ihtimali mi var?"
"Abicim sen bazen unutuyorsun ama hatırlatayım..." Dedi Kevser sırıtarak. "Ceylan abla beni çok çoook seviyor, o yüzden benimle iyi anlaşmalısın."
"Ne alakası var Kevser? Çok seviyorsa sevsin, bana ne."
"No olokoso vor Kovsor!.."
"Abiyle dalga geçilmez."
Kaşlarını çattı Kevser. "Abiler kardeşlerine yalan da söylemez."
Caddede duran taksiyi görünce içinde bir şeyler belirdi ama bunu dışarıya yansıtmadı Tekin. "Aaa geldiler!" Diye şakıdı Kevser. "Anne Gönül teyzeler geldi!"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
BİR AVUÇ TOPRAK
Teen Fiction"Her hikayenin sonu bir avuç topraktır..." Bir Avuç Toprak. | gizzese 🤎🦌