DAĞOĞLU LEVENT

757 82 19
                                    

     Aydan biraz ilerleyip aniden durdu. Geriye dönüp, geldiği yolu geri yürüdü. Ferhatların hizasına gelip onlarla birlikte yürümeye devam etti. Ferhat Aydan'a yandan bi baktı,

    -hani gidiyodun sen

Keyifsizce mırıldandı Aydan,

    --çok açık alandasınız, içime sinmedi. Olabildiğince durayım. Bi sabah edin de ayrılın buradan.

    -ha kendimizi koruyamayız başımızda durucan yani, dedi Ferhat

    --e evet

    -Aydan adamı delirtme

    --ne be, ne var. sizle alakası yok benim içim rahat etmiyor

    -ozaman öyle de

    --dedim zaten, ısrarla erkeklik gururuna yonttun

    Sinirli sinirli ilerledi Aydan. Yeni kamp alanında bi kaç çadır vardı. Birkaç asker nöbet tutuyor diğerleri dinlenmeye çekilmişti. Bir çadırı komutanlara bırakmışlardı. Karahan ayakta etrafı süzen Aydan'ın yanına ilerledi.

    -ben yatmayacağım sen yat benim yerimde

    --yüzbaşı yerinize gidin ve dinlenin, zaten bi kaç saate ayrılacağım buradan. Yatsam da uyuyamam ben

Ferhat araya girdi

    -Aydan yorgunluktan geberiyorsun. Bok gibi gözüküyosun.Uyumasan da yat dinlen biraz

    --ney ??? ney gibi gözüküyorum. Senin ağzını kırarım. Ne demek bok gibi gözüküyorsun. Gayette güzelim, allahın şaşkalozu. Neyse ben buraya yatmaya dönmedim ya hu. Çekilin tepemden..

    Karahan bişey diyecek oldu sonra vazgeçti. Ferhat çadırlardan birine ilerledi. Peşinden de Karahan. Aydan etrafa bakındı. Nöbet tutan askerlerle lafladı. Silahını temizledi, mühimmatını kontrol etti. Ferhatların çadırın yan kısmına oturdu. Karahan dayanamayıp dışarı çıktı.

    -sözün vardı konuşacaktık

    --yüzbaşı ,dedi durdu Aydan

    --seninle vatan mevzusu dışında konuşabileceğim bişey yok. Yok yani. Bir fikrim bir düşüncem herhangi bir şeyim yok.

    -Aydan benle sadece askerlik arkadaşımmışsın gibi konuşma

    --askerlik kısmı doğru ama arkadaş kısmı yanlış. Biz senle meslektaşız, arkadaş değiliz. Hiç olmadık olmayacağız da

    -benim de öyle bir talebim yok zaten

    --ozaman sorun yok ayrıca tepemde dikilme

    Aydan'ın yanına oturdu Karahan. Aydan ters ters baktı. Çadıra gitsin diye söylemişti, yanına otursun diye değil.

    -çok özledim Aydan, burnumun direği sızlıyor

    --olabilir öyle şeyler. Geçer

Kaşlarını çattı Karahan;

    -benim özlemimi alelade bişeymiş gibi küçümse

    --küçümsemedim. Olayı dramatize etme diyorum sadece. Geçer ,herşey geçiyor. Asker adamız biz, etrafımızda bombalar patlıyor, kelle koltuktayız. Oturup buna mı üzülelim yani

    -hala küçümsüyorsun

    Sinirleniyodu Karahan. Bu konuşmaları hiç böyle hayal etmemişti. Sanki bir yabancıyla konuşuyordu. Öfkeye nefrete bile tamamdı. Ama bu umursamaz, uzak tavır sinirlendiriyordu onu.

AY'DANHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin