AY'DAN

KEYİF P*ZEVENKLERİ

AYDAN

Acaba ne zamandır biliyor. Hiçte bişey demedi, sinsiiiiii. Yine de ters ters bakıyor bana. Bişey desem olay büyüyecek. Ben seni daha önceden hatta çok önceden tanıyorum desem ne der ki. Birden fazla kez karşılaştık ama senin beni tanıman da hatırlaman da mümkün değil deyip, adamı şok mu etsem.. Saçmalama kızım, canını kurtarmışsın ona şükredeceğine, adamın sınırlarını zorlamaya çalışma. Neyse sandığımdan kolay oldu bu iş. Hele bi inelim de şu dağdan da. Kafamda bin tilki dönüyor. Hiç birinin de kuyruğu birbirine değmiyor. Ula bıktım ya. Bu işlerin bu kadar yorucu olmaması gerekiyordu. Bu işler derken, herif işlerinin. Babama vermedim bu izahatı ben. Sikindirik gönül işleri.

Askeriyeye girdiğimizde arabadan indik. Tam misafirhaneye dönmüşüm ki, gökleri titreten bir ses adımı haykırdı

-aydannnnn. odama

Dönünce Timuçin'le göz göze geldik. Vah vah der gibi başını salladı. Kedi gibi baktım gözlerine. Helvamı fıstıklı yaptır diye fısıldadım Timuçine. Dağa mı kaçsam şurdan. Orada bile bulur bu beni. Hofftu pofftu. El mahkum gideceğiz.. Koşar adım odasına gittim, oturdum koltuğa.

Sıktı çenesini bir kaşını kaldırdı;

-sana otur demedim

--ayakta mı durayım

-aksini söyleyene kadar evet

Dağda iyidi. Noldu buna şimdi. Neyse üstelemeyelim. Kalktım tam karşısında durdum aylak aylak.

-ciddiyetini takın

--siz benim yerime de takınmışsınız komutan

-bana silah doğrulttuğunun farkındasın demi

--fazlasıyla

-kullanır mıydın

--gerekli olsaydı evet

Gözlerinden ateşler çıkarken bana doğru adımladı

-ne diyosun sen Aydan

Sesimin içime kaçmasına son beş..

--sen eğer dediğimi yapıp bana güvenmezsen, zorunda kaldığımı yaparım

-beni vurursun yani

--bana güvenirsen buna gerek kalmaz

-güvenmezsem ??

Dişlerinin arasından tıslayarak konuşuyordu. Bir adım geri atmamak için zor tuttum kendimi.

--güvenmezsen bende sana güvenmem

-ve vurursun beni

Derin bi nefes verdim. Yorgundum. Sinirlerim gergindi. Ve biz çok ince keskin bir ip üstündeydik.

--Karahan , asker olarak bana güvenmemeni anlarım ama o zaman benden de sana güvenmemi bekleyemezsin

-ulan kalkmış enseme silah dayamışsın. Hala güven diyorsun. Senin o doktor olduğunu anladığım an seni darağacına çekmeyerek en büyük güven testini geçtim zaten.

--evet ama ben bildiğini bilmiyordum. yani bu bi test sayılmıyordu

-senin testini sikerim aydan

--yüzbaşı düzgün konuş benimle

Benimde sesim yükselince işin rengi daha da kaçtı. Dudaklarını birbirine bastırıp yumruğunu sıktı, üstüme bir adım daha geldi.

-anlat dinliyorum doktor

--anlatacak bişey yok. O doktor benim işte

-bize işkence yapan ?