OYUN SERİSİ

17. Bölüm: Mezarlık

17. Bölüm: MEZARLIK

Çatışmaya ilk girişim değildi ama ilk defa bir çatışmada bu kadar çok kaybedecek sevdiğim insan vardı. Bu çatışmadan mağlup ayrılmayı ise hayal bile edemiyorum çünkü bu felaketin ta kendisi demekti.

Aral'la birlikte tam da planladıkları şekilde en güvenli bölgeden ilerlerken kulaklarımızı dolduran çatışma hâlâ devam ediyordu. Aklımda ise sadece dört kişi vardı. Eğer bugün kaybedersek bir daha toparlanabileceğimizi de sanmıyordum.

Adımlarımız sıklaştığında Aral çıkmaz bir sokağa girip sokağına sonuna kadar ilerledi, ardından benim gelmemi bekliyormuş gibi başını çevirip bana baktı. "Burada yol yok?" dedim anlam veremeyerek.

Eğildi ve kanalizasyon kapağını açtığında, "Zaten yoldan ilerlemeyeceğiz." dedi.

"Kıyamam," dedi Samet gülerek. "birileri planı dinlememiş galiba. Zaten kanalizasyona girmek için o kadar süslenmesinden anlamıştım."

"Keşke bana da söyleseydiniz," dedim birkaç adım atarak kanalizasyona doğru yaklaştım. "o an dikkatim dağınıktı."

"Üzgünüm," dedi Melih ama hafifçe güldüğünü duydum. "o an masanın rengini tartışıyorduk."

"Tartışmıyorduk," dedim. "sen beğenmediğini söylüyordun, bende seni dinliyordum."

"Gel lider," dedi Aral kanalizasyona girip bana seslenerek. "elini uzat. Ben seni tutacağım."

Yutkunduğumda, "Karanlık," diye mırıldandım. Düşünme Aren, düşünme kızım.

"Elini tutacağım," dedi tekrar. "ben buradayım. Düşmene izin vermeyeceğim."

Birkaç saniyelik sessizlik ardından Barış, "Plana karşı çıkmayınca," diye mırıldandı. "geçti sandım."

"Karanlık korkusu mu?" diye sordu Melih. "Bilirim. Bende de var." Derin bir nefes verdi ve, "Aral," dedi net sesiyle. "Aren'in elini bırakma."

Derin bir nefes verdiğimde Ege kasvetli havayı dağıtmak ister gibi, "Karanlık korkusu, korku filmi izleyememe, korkmadığın bir şey var mı senin kardeşim?" diye sordu. "Doğru söyle, yanında olsam sende benim elimi tutar mıydın?"

"Dudağına yapışırdım direkt." dedi Melih.

"Hoo," diye bağırdı Efe keyifle. "saha da görmek isteğimiz konuşmalar. İleriye gitmek isterseniz dinleyebilirim."

"İçimde kötü bir his var," dedi Melih dürüstçe. "sanırım Satürn negatif enerjisi üzerimde."

"Senin burcuna tüküreyim ben," dedi Aslı. "hiç iyi yönü yok."

"Lider," dedi Aral tekrar bana bakarak. "elini bırakmayacağım, güven bana."

"Ya karanlıkta görmeden kayıp düşersem?" diye sordum kanalizasyona bakarak.

"İzin vermem."

"Ne kadar romantik," dedi Ege ters bir sesle.

"Ne kadar romantik mesela?" diye sordu Efe sırf Ege'yi gıcık etmek için. "Bakışların kadar mı?"

Ege midesi bulanıyormuş gibi bir ses çıkardı. "Sakın bir posta da bana yürüyeyim deme. Zaten iki çarşambadır hiçbir yere gitmiyorum. Sinirlerim tepemde."