İyi okumalar🐞
"Cidden harikaymış..."
Gözlerimi büyüterek ona baktığımda Minho gözlerini benim dudaklarımdan çekmiyordu. İstemsiz olarak dudaklarımı dilim ile ıslattım. Bununla Minho benim yüzüme daha da yaklaşırken artık onun nefesi benim dudaklarıma çarparken çalan telefon ile aniden birbirimizden uzaklaştık. "Siktir..." Minho sessizce bir küfür mırıldadığında kendi telefonu çaldığı için telefonunu cebinden çıkarıp yanıtladı.
"Ne var?" Minho hafif sinirli çıkan sesi bile bu kadar kusursuz olamazdı değil mi? Ve az önce eğer telefon çalamsaydı beni öpecekti... Bu gerçekle yüzleştiğimde kıpkırmızı oldum. Ayağa kalkıp mutfağa gittim. Kendime buz gibi bir su doldurup kafama diktim.
"Tamam şimdi kapat." Minho ayağa kalkıp benim yanıma gelerek telefonunu kapattı. "Jisung ben seninle bir şey konuşmak istiyorum." Bunu söylerken ki sesi sanki bir şeyden çekiniyormuş gibiydi. Zaten dikkatim ondayken tamamen dikkatimi ona verip sandalyeye oturdum. Ben oturmam ile Minho'da yanımdaki sandalyeye oturdu. "Seni dinliyorum." Diyerek yarım kalan su bardağındaki suyu içtim.
"Az önceki arkadaşım beni aradı ve evde tadilat yapılması gerekiyormuş." Ben onu dikkatlice dinlerken elime masanın üstünde olan kurabiyeden alıp Minho konuşmaya devam etti. "Eğer sende izin verirsen bu gece burada kalabilir miyim?" Minho böyle deyince kurabiye boğazımda kaldığında öksürmeye başladım. Minho sırtıma vuracak iken onu durdurdum. Onun yerine ben öksürmeye devam ettim. Çoğu kişi bunu bilmez ama lisede ilk yardım ile ilgili bir etkinlikte bir kişi öksürürken sırtına vurmak yanlış bir hamleydi. En sonunda kurabiye boğazımdan mideme doğru çıkarken ben de kendime su doldurup içtim.
"Affedersin. İyi misin?" "İ-iyiyim." Bir süre oturup Minho'nun dediği şeyi düşünmeye başladım. Aslında istiyordum ama bir anda böyle demesi biraz şaşırtmıştı beni. Benim cevabımı merak ediyordu sanırım. "Yani kalabilirsin." Dediğimde ilk önce şaşırmış sonra da gülümsemişti. "Benim odamın yanımda misafir odası var. Genellikle Felix geldiğinde orada kalır." Başını aşağı yukarı sallarken konuştu. "Tamam teşekkürler tekrardan."
Onu kısa bir tebessüm ettikten sonra uykum gelmeye başladı. Minho'da bunu anlamış olacak ki sandalyeden kalktı. "Bence artık uyuyalım. Gözlerinden uyku akıyor." Onu onaylayarak ayağa kalktım. İlk önce odamdan Minho'ya giymesi için Jihoon hyung'un pijamalarından verdim. "Bunlar benim hyung'umun bence olur." Minho elimden pijamaları alıp benim yanımdaki odaya girdi. Ben de kendi odama girip kendi üstüme pijamalarımı giyip kendimi uykuya bıraktım.
Gece dört-beş gibi ayağa kalktığımda susadığım için odamdan çıktığımda Minho'da benimle beraber çıktı. "Bir şey mi oldu Minho hyung?" Uykulu sesim ile ona soru sorduğumda o başını olumsuz anlamda sallayıp konuştu. "Sadece susadım. O yüzden uyandım. Sen?" Onun açıklamasını anladığımı belirtir şekilde ses çıkardım. "Bende." Deyip mutfağa geçtim. Minho'da arkamdan geliyordu. Mutfağa geldiğimde balkondaki kediyi görünce buzdolabından su çıkarıp tezgahın altından da kedi maması çıkardığımda kaplara koydum. Sonra da iki bardağa bana ve Minho'ya su doldurdum.
Önce suyumu içtikten sonra mama kabını ve su kabı ile balkona çıktım. Minho'da benimle balkona çıkıp sallanan sandalyede olan kediyi benden önce sevmeye başladı. Siyah-beyaz, çok güzel bir kediydi. "Adını MinMin koyalım bence." Aslında bunu içimden düşünüyordum ama sesli söylediğimi fark edip utanıp gri olan mindere oturdum. "Bence de MinMin çok güzel olur." Minho'nun böyle demesi utanmamı azatırken MinMin Minho'nun kucağından inip yere koyduğum mamayı yiyip sudan içmeye başladı. Çok tatlıydı şuan gerçekten...
"Tanrım sen çok ama çok tatlısın~" MinMin'e yönelik söylediğim bu cümle aslında ortamdaki garip sessizliği bozmak içindi. Minho'da bana katıldığı belirtirken sesler çıkarırken ben MinMin'i kucağıma alıp sevmeye başladım. Minho'da sallanan sandalyeden kalkıp benimle MinMin'i severken konuştu.
"Bu gece ay çok güzel değil mi Jisung?"
Bölüm bitti<3
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ready for love•Minsung•
AcakJisung arkadaşı Felix'in kuzenine platonik aşıktı. Felix her ne kadar onları konuşturmaya çalışsa da Jisung bu durumdan kaçmanın bir yolunu biliyordu. Ama bir gün Felix okulda merdivende ayaklarının kayması ile kolunun üstüne düştüğünde eve gitmesi...