Coincidencia/ Kerem×İcardi

B-2

İyi okumalar ✨

"Oğlum o karşılama neydi lan öyle." İçten şekilde gülümsedim. 2 ay geçmişti ve benim sözleşmem bitmiş istediğim gibi Galatasaray'a gelmiştim. Biraz zor oldu ama olsun değdi buna. 1 saat önce karşılama için havalimanına gitmiştik. Bu kadar kalabalık olacağını düşünmemiştim. Kaç bin insan vardı bilemiyordum. Arabaya giderken çoğu bana sarılmak için koca güvenliği devirmişti.

"Gerçekten ben bu kadar beklemiyordum" diye itiraf ettim Altaya. Elini kaldırdı.

"Hoşgeldin diyelim mi o zaman" eline vurup tuttum.

"Hoşbulduk diyelim o zaman" gülüşüp biraz sohbet ettikten sonra Altay kendi evine gitmisti. Bende kiralık olarak girdiğim evi satın almıştım. Çünkü artık yuvam burasıydı. Pijamalarımı giyip yatağa uzandım ve bu geceyi düşündüm. Aşırı heyecanlıydım da. Yarın antrenman vardı. O yüzden uyku girmiyordu gözüme. Kendimi uyumaya zorladım. Tam gözlerim gidecek gibi olmuşken telefonumun çalışmasıyla geri açtım. Bilinmeyen bir numaraydı.

"Buyrun?" Bir süre ses gelmedi.

"Mauro" duyduğum sesle hem sinirden hem de üzüntüden başıma kaynar sular dökülmüştü. 3-4 aydır görmediğim, numarasını engelledigim, her yerden sildiğim kadın beni arıyordu. "orda mısın?" Kendime gelip cevap verdim.

"Ne var Wanda?" Sesimi sert dahi tutmuyordum. Nötr durmaya gayret ediyordum. Sinirli şekilde cevap verirsem onu önemsediğimi düşünecekti. Nefret dahi etmediğimi öğrenmiş olmasını istiyordum deli gibi.

"Gitmişsin... Transfer haberini şimdi duydum" gülümsedim yandan yandan.

"Ne güzel... 2 ay öncesinden vardı bu haberler aslında. Ama sen başkalarının altından çıkana kadar transfer oldum işte" uzun bir sessizlik oldu. Bu sessizliği bozan Wanda olmuştu.

"Mauro özür dilerim. Yemin ederim çok pişmanım. Sarhoştum, noldugunu anlamadım...  Lütfen.... Seni çok özledim" gözlerimi devirdim. Bir insan sarhoşken bile sevdiği kişiye ihanet edemez, benim lügatımda bu yoktu. Sırf beynin uyuşuyor diye kalbin uyuşmuyordu ya.

"Bende çok kez sarhoş oldum. Ama seni aldatmak aklımın ucundan geçmemişti.. bir daha beni sakın arama tamam mı? Sesini duymak istemiyorum. Ben yeni bir sayfa açtım. Sende aç dicem ama sen açalı 3-4 ay oldu dimi?" Son sözlerimi alayla söylemiştim.

"Mau-" suratına kapatıp bu numarayı da engelledim. Kafamı sallayıp yatağıma geri yattım. Gözümden yaşların akmasına da izin verdim. Bu gece onun için döktüğüm son yaştı..

•

"Toplanın arkadaşlar... Biliyorsunuz ki dün takımımıza transfer olan Mauro Emanuel İcardi artık bizimle. 2 aydır zaten söz konusuydu. Güzelce tanışıp aranıza alın, kendini evinde gibi hissetmesini sağlayın. Zaten siz ne yapacağınızı benden iyi biliyorsunuzdur"

Okan hocanın Türkçe konuşması bittiğin de bana döndü. "Yeni yuvaya hoşgeldin Mauro" elini uzattı. Uzattığı eli sıkıp gülümsedim.

"Hoşbulduk hocam" Okan hoca kafa sallayıp bizi başbaşa bıraktı. Yanıma gelen ilk, topuz saçlı bir adam olmuştu. İri yapılıydı.

"Hoşgeldin İcardi... Seni görmek güzel" içten şekilde sarılmıştı. İşte Türklerin en sevdiğim huyu. Güler yüz ve sanki kırk senelik dostu gibi sarılmalarıydı. Bende aynı sekilde karşılık verdim.