"Annem benim kokumu özlemiştir değil mi?"
Neden cevap vermiyordu bana?
" A-annem benim kokumu hatırlıyordur de-değil mi Akay?"
Susuyordu, hala susuyordu!
"Ablalarımız arkadaştı, ama ben ablanı tek çocuk diye biliyordum. Yani ablan öyle söylemişti bize. Annen ve babanı da gördüm, en son yaşıyorlardı. Meğer seni yıllar önce bir yetimhaneye bırakmışlar, onun senin ablan olduğunu alt kattaki arşivdeki dosyanı okuyunca fark ettim Ayla"
"Ailen yaşıyordu ve çok mutlulardı. Sahra teyze ve Kenan amca... Çok mutlulardı Ayla, gerçekten üzgünüm"
Olduğum yere mıhlandım, ablam ölmüştü ama annem ve babam yaşıyor muydu yani? Beni buraya neden bırakmışlardı peki? Benim suçum neydi?
"Özür dilerim A-ayla, ama ablanı kaza ile ben öldürmüştüm..."
.
.
.
Benim ailem yaşıyor muydu? Ablam mı vardı benim? Ben neden buradayım o zaman...
Neden şuan buradayım ben, neden onlarla değilim. Neden küçükken gece annem benim saçımı okşarken, babam bana masal okurken uyumadım hiç o zaman ben?
Neden her gece gözyaşlarım bana eşlik etti de ailem değil? Neden bu soğuk yetimhane duvarları benim yalnızlığımı hissetti?
Ailem neden beni bıraktılar? Neden ablama yuva oldular da bana olmadılar? Benim suçum neydi...
O kadar çok içinde 'neden' sözcüğü olan sorum vardı ki onlara...
Şimdiye kadar bir kere bile onlara öfkenin zerresini bile hissetmemişken, hep geçerli bir nedenlerinin olduğunu, beni almaya geleceklerini düşünürken...
Ama şuan hissettiğim şey çok farklıydı...
Öfke değildi, üzüntü değildi, şaşkınlık desen hiç değildi.
Göğsümde bir ağrı vardı... Yakıyordu, sanki boğazımı sıkıyordu... Kurtulmak istedim.
Bu histen kurtulmak istedim, ve kendimi acele ile dışarı attım
Kapıyı sertçe kapattıktan sonra koridora çıkıp sınıftan uzaklaşırken tek duyduğum aceleci adımlarım yüzünden çıkan ayak seslerim ve içimde tutmayı beceremediğim hıçkırıklarımdı...
Merdivenlere yönelip çatı katına çıktım
Çatıya açılan kapıyı açarken çıkan gıcırtı sesi bir anlığına kulaklarımı rahatsız etti.
Mutlularmış... Ben akıllarına bile gelmemişim...
Yetimhanenin kapısının ardında bıraktıkları kız çocuğu akıllarına bile gelmemiş... Her gece, annesinin onu gelip alacağını sanıp heyecandan uyuyamayan o kız çocuğu akıllarına bile gelmemiş.
Yere oturdum.
Her canı acıdığında 'baba' diye ağlayan o kız çocuğu olmadan hayatlarına devam etmişler!
İlk kelimem 'baba' olmuş benim... Nereden duymuşum bilmiyorum, yetimhanedeki çocuklar canlarını yaktığı için ailelerinden bahsetmezlerdi. Ama bir yerden duymuşum işte, benimsemişim...
Bacaklarımı kendime çektim ve sarıldım
Neden gelmemişlerdi... Çocuklarının canı acıyınca anneler hissedermiş, yani ben öyle duydum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Yokuşlar Ve Yok Oluşlar
Teen FictionSiz hiç 20 öğrencinin olduğu bir sınıfta gizemli bir şekilde karantinaya alındınız mı? Onlar alındı... • • • "Hala birkaç dileğin var, hepsini ben varken dilemeni isterdim ama maalesef diğerlerinde ben olmayacağım" Birkaç saniye durdu ve tekrar konu...