korkular ve ilaçlar

1.3K 62 6
                                    

Keyifli okumalar dilerim

"Teşekkür ederim efendim" dediğinde Batu gülümsedi ve dışarıya çıktı. Atakan bey önde karan arkasında kapıya yöneldiler. "karan bey" dedi çekinerek. "Efendim neva" dedi kardeşine bakarak. "Yardım eder misiniz?" Dedi başı önünde babası odadan çıkmıştı kapıyı kapatıp nevanın yanına gitti. Bileğindeki tokatla saçlarını topuz yaptı. Karan hastane kıyafetinin düğmelerini açtı. Neva yavaş hareketlerle üstünü çıkarıp kıyafetleri giyindi.

Karan kardesinin vücudundaki izleri tekrar görmüştü işi bitince kalkmaya çalıştı karan kendine gelip nevayı kucağına aldı. "Yürümek yasak Neva" dediğinde "özür dilerim efendim" dedi ve başını eğdi. Karan birşey demeden odadan çıktı. Kapıda Atakan bey vardı. Arabaya gittiler.

Karan kardeşini yolcu koltuğuna oturttu. Babası batuyla giderken karanla neva gidiyordu. Yol sessiz geçmişti. Eve vardıklarında gün ağarmak üzereydi. Arabayı park edip. Karan indi kardeşini kucağına aldı ve eve götürdü.

"Özür dilerim efendim" dedi kısık sesiyle. "Neden neva?" Dedi karan kucağındaki kardeşine bakarak. "benim yüzümden uykunuzdan oldunuz... çok kızacaklar mı sizce?" Dediğinde kaşlarını çattı " kim neva?"

"Babanız ve Batu bey efendim veya siz... siz kızacak mısınız?" Dediğinde sesini sabit tutarak konuştu. "Kimse sana kızmayacak neva korkma şuan dördümüzden başka senin ameliyat olduğunu kimse bilmiyor " dediğinde başını salladı neva karan kardeşini odasına götürüp yatağına yatırdı. Üstünü örtüp "hadi uyu artık sabah görüşürüz." Dedi "görüşürüz efendim teşekkür ederim herşey için" dedi. Ve gözlerini kapattı. Karan biraz kardeşini izledi ve sonra odasına geçti üstünü değiştirip oda kendini uykunun kollarına bıraktı kendini. Diğerleri ise her şeyden habersizdi.

....

Sabah Atakan bey kızının yanına uğramış onu öpüp işe gitmişti. Mehtap hanım kahvaltı hazırlıyordu karan, Batu ve neva hariç hepsi aşağıdaydı. "Çınar oğlum hadi nevayı uyandır Melih sende abilerini uyandırıp gelin" dediğinde ikiside annesinin sözünü dinlemiş ve yukarı çıkmışlardı.

Çınar nevanın odasına girdi kapıyı bile çalmamıştı. Neva ise uyuyordu yediği serum uyutmuştu onu. Gidip dürttü nevayı. Bir süre sonra açtı gözlerini korkuyla. Çınarı görünce hızla kalkmaya çalıştı. "Çabuk in aşağıya seni bekleyemeyiz." Dedi öfkeyle çınar. Neva yatakta kalktı canın yanıyordu ama çınarı sinirlendirmek istemiyordu. Banyoya girdi elini yüzünü yıkadı saçını topuz yapıp odaya döndü çınar bekliyordu "hadi hızlı ol seni bekleyemem." Dedi sinirle. Neva kafasını salladı ve çınarın peşinden aşağıya indi. Karan ona yürümek yasak demişti ama çınar onu çağırınca oda yürümüştü umarım kızmaz diye dua etti neva. Zorla merdivenleri bitirmişti. Yemek masasına yaklaştı tam oturacakken bir ses duyuldu.

"NEVA..." Korktu Neva adını bağırmıştı biri ve o kişi karandı. Korkuyla arkasını döndü karan sinirliydi. Çok korktu neva. Karan hızla nevanın yanına gitti. Kucağına alıp koltuğa oturttu.

"Kim indirdi nevayı aşağıya." Diye sordu öfkeyle karan. "ben" dedi çınar anlamamış bir halde o sırada Batu da inmişti aşağıya.

Koltukta oturan nevayı görünce kasları çatıldı. Nevanın yanına gidip önüne diz çöktü. "İyimisin?" Dediğinde neva kafasını hayır anlamında salladı. Karanın sesinden korkmuştu neva "neva yürümeyecek hatta odasından çıkmayacak duydunuz mu beni" dediğinde çınar konustu. "Neden abi?" Dediğinde karan cevap vermedi.

Kimseden ses çıkmayınca neva konuştu. "Şey... ameliyattan dolayı bir süre yürüyüp ani hareket yapmam yasak" dedi içine kaçan sesiyle. Mehtap hanım duyduğu kelimeyle hızla kızının yanına geldi. Asil olduğu yerde durmuştu. Batur, Melih, aram sadece izliyordu.

"Ne ameliyatı neyden bahsediyorsunuz" diye sordu mehtap hanım. Karan konuştu. "Sakin ol anne... Dün akşam yanıma geldi ve hastaneye götürmemi söyledi gidecekken bayıldı hastaneye gittik apar topar mide kanaması geçirdiğini söylediler ameliyata aldılar şuan gayet sağlıklı sadece yürümemesi ve ani hareket etmemesi gerek birde sıvı şeyler yemeli ilaçlarını da düzenli kullanmalı." Dediğinde mehtap hanım hızla kızının yanına oturdu yüzünü avuçlarının arasına aldı.

"Benim güzel kızım varmı ağrın ha annem söyle bakalım bana canım yanıyor mu kıyamam ben sana" dedi ve öpüp kokladı kızını. Neva korkusundan bişi yapamıyordu karnı çok acıyordu karana baktı.

Anlamış olacakki gelip"anne nevayı odasına çıkaralım dinlenmesi gerekiyor." Dediğinde annesi kızından ayrılmıştı karan nevayı kucağına alıp yukarıya çıkardı. "Özür dilerim efendim çınar bey çok sinirliydi ondan indim aşağıya affedin beni efendim" dediğinde karan konustu. "Tamam neva yorma kendini ağrın var mı?" Dediğinde başıyla onayladı.

"Tamam odanda pansuman yaparız" dedi ve odaya çıkardı yatağa yatırıp kremlerini aldı. Üstündekini biraz kaldırdığında hafif kanlanmıştı sargılar. "Batu doktor gidip onu çağırayım pansuman yapsın dikişlerine kanamışlar." Dediğinde neva konuştu. "Zahmet etmeyin efendim ben. Hallederim bu ilk dikişlerim değil. Siz sadece ilk yardım çantasını getirir misiniz?" Dediğinde karan banyoya gidip ilk yardım çantasıyla geri geldi.

Neva gereken malzemeleri çıkardı. Karnını açıp sargıları çıkardı. Dikişleri temizleyip kremini sürdü üstüne tekrar sargı sarıp bantladı. İşi bitince karnını örtüp malzemeleri topladı karan esyalari götürdü.

Karan konuşacakmen kapı açıldı mehtap hanım elinde tepsiyle gelmişti. "Birşeyler yeyip ilaçlarını içmeli benim güzelim." Dediğinde içeri girip nevanın yanına yaklaştı. Neva biraz kenara kaydı annesi yanına oturup nevaya yedirmeye başladı ne kadar midesi bulansa da yemişti ardından ilaçlarını içti.

Oylamayı ve yorum yapmayı unutmayın dikkat edin loww.

TEK BİR HARFHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin