TEK BİR HARF

küçüklüğü ve büyüklüğü

Keyifli okumalar dilerim.

Neva sadece abisini izliyordu. "Fiziksel şiddet bugünlük bu kadar ama psikolojik şiddet yeni başlıyor kardeşim" dedi ve masanın üstünde olan laptop dan birseyler açtı. Gelen sesle nevanın gözünden bir damla yaş düştü. Küçük nevanın ağlama sesleri yardım çığlıklarıydı. Ahmet o seslerle yanlız bırakmıştı nevayı. Neva duyduğu seslerle ağlamaya devam etti.

Kulağına dolan sesler daha çok yakıyordu canını. "Abicim yapma" diye ağlıyordu neva seste. "baba abim beni dudağımdan öpüyor istemiyorum" dediğinde yüzüne yediği tokat sesi yankılandı odada. Ve babasının iğrenç sesi duyuldu. "O senin abin karşı gelmiceksin" neva daha çok ağlamaya başladı.

Bağırdı kısık sesine rağmen yalvardı "abi... Çıkar beni" bağırdı ama kimse gelmedi.

...

Kaç saat geçmişti bilmiyordu ama hala küçük nevanın çığlıklarını duyuyordu. Yaşı küçüktü ama acıları çok büyüktü. Kapı açıldı neva kapıya baktığında Ahmet'i gördü. Hiç bir tepki vermedi. Ahmet sesi kaatip nevaya yaklaştı. Nevayı çözüp geri çekildi. "Kalk ayağa" dediğinde neva zorla ayağa kalktı. "Aferim şimdi git kahvaltı hazırla" dediğinde neva hızla bodrumdan çıkıp odasına gitti duşunu alıp üstünü giyindi saçlarını topuz yapıp mutfağa geçti.

Beyninde hala küçük nevanın çığlıkları vardı. Hızla mutfağı toplayıp kahvaltı hazırladı. Bir şeyler atıştırdı o arada bir gündür hiç birşey yememişti. Su içip mutfaktan ayrıldı. Odasına gidip yatağına oturdu. Dizlerini kendine çekmiş belini yatak başlığına yaslamıştı ama sırtı acıyordu. Odasının kapısı açıldı neva hızla ayağa kalktı gelen babasıydı
Korkuyla geriye gitti. "Bodrum'a in" dedi ve çıkıp gitti. Neva hızla saçını toplayıp odadan çıktı. Hızlı adımlarla Bodrum'a indi. Babası ordaydı. Yanına yaklastı neva. "Evett güzel kızım kaldır başını" dediğinde neva korkuyla başını kaldırdı. "Ne anlattın onlara" dediğinde neva cevap vermedi.

Veysel nevaya tokat atıp bağırdı "ne anlattın lan" dediğinde neva konuştu. "Ş-şiddeti a-anlattım ba-ba" dediğinde Veysel nevanın yanına çöktü. "O adama baba dedin mi?" Dediğinden neva bir haftadır baba diyordu Atakan beye ama veysele söylemedi. "Ben sana ne demiştim efendim demeni söylemiştim dimi kızım" dediğinde neva başıyla onayladı "peki sen ne yaptın" neva korkuyla konuştu. "B-bir hafta ön-cesine ka-dar hep efen-dim de-dim" korkuyordu.

"Demek öyle ha" tokat atıp bağırmaya başladı "senin baban benim anladın mı?" Korkuyla başını salladı. Veysel nevayı yerden kaldırıp sandalyeye bağladı. "Söyle bakalım senin baban kim?" Dediğinde neva Veysel'in gözlerine baktı. "Ata-kan Akay" dediğinde sol yanağında bir acı hissetti. "Orospu seni öldürürüm" dedi ve dövmeye başladın vurduğu yumrukla beraber neva sandelyeyle yer devrildi. Veyselin gözü dönmüştü. Sınırı gecesiye kadar devam etti. Durduğunda neva kan kusuyordu. Veysel sinirle bodrumdan çıktı. Neva bayılmıştı.

...

Bilinci açılırken vücudu birinin kollarındaydı. Kim olduğunu anlamaya çalıştı o kadar yorgundu ki kendine gelemiyordu tâki duyduğu sese kadar. Ses doruğa aitti. Neva hızla gözünü açtı. Doruğun odasında doruğun yatağında çıplaktı. Korkuyla kalkmaya çalıştı. Ama doruk izin vermedi. "Ssttt yat şuraya" dediğinde neva çırpınmayı bıraktı.  "Uslu uslu yat şurda." Dediğinde neva nefes alamadı. "iki gün sonra siktirip gideceksin küçük fahişe ama biraz beni eğlendirmen gerekiyor." Dedi ve bir bardak uzattı. Neva bardağı almayınca doruk zorla  içeceği nevaya içirdi.

"Beni zorlama güzelim" dedi sinirle. Bir kac dakika sonra nevanın başı dönmeye başlamıştı. Doruk bunu anlayınca nevanın üstüne çıktı ve öpmeye başladı.

...

Sabah neva gözlerini açtığında yanından yatan doruğu gördü. Arkasını dönüp ağlamaya başladı. Bir süre sonra doruk uyandı.

Nevayı kendine çekip sarıldı. Boynuna öpücük kondurdu. "Bugün bu odadan çıkman yasak duydun mu?" Dediğinde neva sadece başıyla onayladı. "Aferim benim küçük kardeşime" dedi ve yataktan kalkıp banyoya girdi. Neva yatakta ağlıyordu. Doruk banyodan çıkmış üstünü giyinmişti neva ise hala yatakta yatıyordu. "Kalk duşa gir sonra çarşafları değiştirip yatağa yat beş altı saate geleceğim." Dedi ve odadan çıkıp kapıyı kitledi. Neva yataktan kalkıp banyoya girdi. Kendinden tiksiniyordu hızla heryerini yıkayıp çıkmıştı yaraları kanıyordu. Yarın sondu sonra ailesine kavuşacaktı. Ölmesine izin vermezlerdi biliyordu. Lavabonun yanında duran kremi alıp yaralarına sürdü. Kıyafeti yoktu. Doruğun bir tişörtünü giymişti dizine geliyordu. Hızla çarşafları değiştirmişti.

Doruğun dediğini yapmıştı yatağa yatıp gözlerini kapattı. Uyumak iyi gelecekti. Beyninde susturamadığı sesleri takmamaya çalışarak uykuya daldı.

...

Kapının açılmasıyla nevanın bilinci açıldı baktığında gelen doruktu. Yataktan kalkmadı. Doruk kapıyı kapatıp kitledi. "Aferim benim güzeline dediğimi yapmışsın." Doruk nevanın yanına gidip yatağa oturdu. Bir eliyle yanağını okşadı. "Hep söz dinlersen canın yanmaz" dediğinde neva tepki vermedi boş boş doruğa bakıyordu.

"Bugün seni kurtardım ama yarın kurtaramam o yüzden hadi yatalım dinlen çünkü yarın çok yanacak canın." Neva hala tepkisizdi. Doruk üstünü çıkarıp yatağa yatti. Nevayı kendine çekti. Neva doruğun göğsünde yatıyordu dorukta nevanın saçlarını okşuyordu. "Benimle evlen" dedi bir anda doruk. Neva başını kaldırıp küçük abisine baktı. "Ne dediğimi duydun seni başkasına yar etmem evlen benle sözümden çıkmazsan kılına zarar gelmez" dediğinde neva başını hayır anlamında salladı. Doruk sinirlensede birşey yapmadı nevayı tekrar göğsüne yatırdı. "Uyu" dedi sinirle. Neva hızla gözlerini kapattı.

Oylamayı ve yorum yapmayı unutmayın.