Uzun bir aradan sonra yeniden ben geldim canlarımm 💋
Bölüm bomba 🔥
Yorumlarınızı bekliyorumm 🫀 iyi okumalar canlarım
Ceyrandan 🍷
Dünya içinde milyonlarca harbin gerçekleştiği bir savaş meydanıdır. Sen ne kadar temiz kalmak için çabalasan da her türlü ölü bedenlerin kanı üzerine sıçrar, seni lekeler, ruhuna siner. Her savaşın bir getirisi, her getirinin bir bedeli muhakkak bulunur. Bu gerçekleştirdiğimiz bütün eylemler için de geçerli bir husustur.
Yıllar ve yaşlar bana bunu en acımasız şekilde deneyimlememi sağlamıştı.
Ha bir de her şımarıklığın bir cezası olduğunu tecrübe etmiş bulunuyordum. Uzun zaman sonra bir şaka yapayım derken kuzenimi bayıltmıştım.
Birde nişanlımı kendime küstürdüm o bambaşka bir olay!
Uzun zamandır böyle şeylere kalkışmadığımdan dolayı paslanmıştım birazcık, yıllardır kimseye çocukluk yapabilecek kadar şeffaf ve kendim olamamıştım.
Şimdi o vardı. Her şeyimi onunla paylaşmak, onun yanında çocuklaşmak istiyordum. Masum olmak her zerremde kan lekesi yokmuş gibi saf hissetmek istiyordum.
Fakat o bana küsmüştü! Biraz fazla abartmıştım farkındayım fakat onunla aramın kötü olması benim içimi karatıyordu.
Üç gündür bozuk yapıyordu çakma Rus! Dün ona sırnaşıp 'aşkım' dediğimde bir an gülümseyecek gibi olmuş fakat soğuk yapmaya devam etmişti. İnatçı işte ne yaparsın!
Aklımda binbir düşünceyle önümdeki kahve bardağına bakıyor, zift renkli bu sıvıya düşen gözlerimin yansımasını izliyordum. Kulaklarıma ilişen Meralin sesiyle bakışlarım ona döndü.
"Deli kız, sevgili nişanlın hâlâ sana bozuk mu yapıyor?" diye sordu eğlenen bir sesle.
Sıkıntıyla yanaklarımı havayla doldurup başımı evet anlamında salladım.
"Ceyran kusura bakma ama ben olsam daha fazla tepki verirdim Aris abi yine sakin davrandı." diye söze atladı Damla. "Hem danışanımı da bayılttın" diye devam etti homurdanarak.
"Danışanın mı?" diye sordum şaşkınlıkla. Emirin psikiyatrik bir sorunu olduğunu düşünmüyordum.
Damla kızarıp boşluğa doğru hülyalı hülyalı sırıtmaya başladı.
"Hayırlı olsun" dedi imayla Damlanın bu bakışlarını yakalayan Meral.
Damla gözlerini ona çevirip boş boş baktı. "Ne için hayırlı olsun abla?" diye sordu aynı boş ses tonuyla.
"Yeni çiftimiz hayırlı olsun. Evlilik görüyorum." dedi bir kâhin edasıyla. Damla ise bu sözleri direk reddetti tabii. "Abla ne saçmalıyorsun ya"
"Damlacım saf kızım aşıksın diyorum aşık! Aşıksın drrrmm aşıksın ve bu aşkın sonu çok güzel bir yerde bitecek" dedi coşkuyla Meral.
"Nerede bitecek abla?" Damla farkında olmadan aşık olduğunu kabul etmişti.
"Masada" diye mükemmel bir cevap verdi Meral. Bu sefer bende Damlayla birlikte ne dediğini anlamaya çalışıyordum. En sonunda dayanamayıp "Ne masası Meral?" diye sordum Damlanın yerine.
Bana göz kırpıp sorumu cevapladı. "Nikah masası hani sizinde en yakın zamanda uğrayacağınız o yer"
"Senin o inatçı kardeşin benimle barışmadığı sürece zor o iş" dedim derin bir nefes vererek.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Sonsuz Bahar
Romance~Aysız gecenin yarısı solmuş günebakanlarıydık, güçlüydük ama yaralıydık~ Kırmızıdan kahveye dönen yapraklar gibiydik. Aynı onlar gibi yavaşça güçsüzleştik, birinin tek bir dokunuşu ile toz olduk. Geçen zaman bize daha soğuk daha zor daha yalnız bir...
