**Eveet bugün günün erken saatlerinde bölüm geldii! Bölüm sonuna şaşıranlar yorumlara "ŞOK OLDUM!" yazabilir mi? :D İyi okumalaar! **
"Amir? Ne işin var burada?" diye sordum şaşkınlıkla.
"Benimle geliyorsun Alin." Bileğimi kavradığı gibi çekiştirmeye başladı.
"Amir saçmalama! Evleniyorum ben!"
"Sen saçmalama Alin! O adamla nasıl evlenirsin?"
Hala beni çekiştiriyordu. Etrafta birkaç tanımadığım insandan başka biri yoktu. Onu durdurmaya çalışıyordum ama bir yandan da buradan kurtulmak istiyordum. Ama Yağız ne hale gelecekti? Onu yarı yolda bırakamazdım. Bu benim tercihimdi.
"Amir bırak kolumu saçmalıyorsun artık! Beni bırakan sensin aldatan sensin yeter artık!"
"Bin şu arabaya!" Derken beni son model arabasına bindirmeye çalışıyordu. Etrafımızda takım elbiseli birkaç adam daha vardı.
"Hayır! Binmiyorum defol git!"
Beni zorla arabaya bindirip kapıları kilitledi. Sanki bir yararı olur gibi kapıyı açmaya çalıştım. "Amir! Bırak beni Yağız bekliyor!"
"S*kerim Yağız'ını! İntikam için kullanıyor diyorum!"
"Herkesi kendin gibi görme artık yeter! O beni seviyor bunu biliyorum. Aramızda anlamayacağın şeyler var!"
Amir direksiyonu öyle sıkı tutuyordu ki sinirlendiğini oradan anlamıştım. Arabayı son hızla sürüyordu. Yoldan anladığım kadarıyla beni bağ evine götürüyordu. Yağız bunu öğrendiğinde sonumuzun ne olduğunu düşünmek bile istemedim.
"Amir! Durdur şu arabayı!"
Amir söylediklerimin hiç birini dinlemiyordu bile. Hatta her konuştuğumda gaza daha kökleniyordu. Nefes alışverişlerim çok hızlıydı. Kalbimi tuttum.
"Amir! Amir iyi değilim Amir!"
Amir'in gözünden ateş fışkırıyordu sanki. Ne beni duyuyor ne de cevap veriyordu. Panik atak geçirmek üzereydim. Bebeğime bir şey olur muydu?
Dakikalık yol saatler gibi geldi. Araba birden durduğunda kapıyı hızla açıp yere doğru kusmaya başladım. Amir yanıma gelip saçlarımı tutmaya çalıştığında elini ittim ve "Uzak dur benden!" dedim.
"İyi misin?"
Kusmam bittiğinde elimin tersiyle ağzımı sildim ve "Değilim aptal görmüyor musun!"
Amir tekrar bileğimden tuttu ve evin içerisine girdik. Kapıyı kitlemişti.
"Ne yapacaksın? Ömrünün sonuna kadar beni burada mı tutacaksın. Yağız beni almaya gelmeyecek mi sanıyorsun?"
Sinirlenmişti. "Umarım gelmez. Çünkü gelirse olacaklardan ben sorumlu değilim Alin."
Sinirine rağmen sesi çok sakindi. Yağız'ı öldürebilirdi. Bunu onun gözlerinde görmüştüm.
"Yağız'ın bir suçu yok Amir! Ben evlenmek istedim. Kabullen artık biz diye bir şey yok!"
"Yeter Alin!" diye bağırdı. Kafayı yemek üzereydim. "O adamla evlenemezsin! Tamam beni sevmiyorsun anladım yeter artık bana bu acıyı yaşatma artık!"
"Sen bana neler yaşattın Amir farkında mısın bu ne ki?"
"Bir gün lan! Bir gün sadece başka biriyle oldum Alin. Sen hayatının sonuna kadar bir şerefsizle mi yaşayacaksın?"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
MÂHÎ
RomanceArap bir erkeğin Türk bir kadına aşık olup onu mahi etmesinin hikayesi. ***Gerçek bir hayat hikayesinden esinlenilmiştir. ***