Komutan'ın Küçük Kızı | Yarı Texting

-42-

Hepinize yeniden selamlarr canlarımm🥰🧚🏻‍♀️

Umarım hepiniz iyisinizdir💕 değilsenizde sizinle her zaman konuşabilecek bir yazarınız/dostunuz bulunduğunu unutmayın çiçeklerim🤗🥰

Şimdilik sizi daha fazla bekletmeden bölüme alıyorum☺️🤭

Hepinize keyifli okumalar dilerim. Bol bol yorum yapmayı ve bölümü oylamayı unutmazsanız sevinirim🥰💜

...💜💜...

Ayda'dan

"Sen bize oradan üç şişe tekila ver abicim"

Satıcı abi garip garip yüzüme bakarken yaşımdan emin olamamış olacak ki bu sefer de Buğra'ya dönmüştü.

"Ne yapacaksın sen tekilayı?"

Bakışlarım buğrayı bulduğunda "süs olarak eve alayım diyorum, nasıl? Yıllar geçtikçe belki tarihi eser diye satarım" diye cevap verdim.

Ciddi bir ifadeyle yüzüme bakmaya devam ederken ofladım. "Birazcık içeceğiz işte"

"Birazcık içmek için mi üç koca şişe alıyorsun?"

Buğra'nın sorusunu es geçerek satıcı abiye geri döndüm. "Abicim versene şu şişeleri. Yirmi dört yaşındayım ben, ne bakıyorsun yüzüme aval aval?"

"Kimlik görmem lazım hanım efendi"

Cıklayarak cebimden cüzdanımı çıkarıp kimliğimi çıkardım ve adama gösterdim.

Sağ olsun Buğra da çok yardımcı oluyordu.

"Sende bak öyle anca tamam mı?"

Kimliğimi gören abi istediğim şişeleri getirirken bir yandan da Buğra'ya söylenmiştim.

"Ben izin vermedim. Neden yardım edeyim? Ayrıca abinin yanında içebileceğini mi sanıyorsun sen?"

Çantamdan çıkardığım parayı abiye verip elindeki poşeti aldım ve tamamen Buğra'ya döndüm.

"Sanmıyorum, içeceğim"

Onu hafifçe itekleyerek yanından geçtiğimde "te Allahım" diye söylendi arkamdan.

Onu umursamadan tekal bayiden çıkıp arabama bindiğimde kısa sürede yanımdaki yerini almıştı.

Buğra'nın yönlendirmesi eşliğinde arabayı sürdüğümde yaklaşık 10 dakika sonra sahil kenarında teknelerin olduğu bir mekana gelmiştik.

"Abimin buralarda ne işi var?"

"Şu an durulmuş olsan da bir zamanlar senin de çok alakasız yerlerden çıktığını söyleyebiliriz öyle değil mi?"

"Hepsi Alper'in suçuydu"

İkimiz beraber mekanın içerisine girdiğimizde "eminim öyledir" dedi.

Evet öyleydi.

İçerinin ılık havası anında bedenimi sardığında bi' rahatlama gelmişti. Bakışlarım etrafta dolanarak abimi aradığında onu içeride görememiştim.

"Sanırım arka tarafta"

Buğra bana cevap vermek yerine elini belime yerleştirerek ikimizi de arka tarafa yönlendirmişti.

İkimiz beraber ilerlerken garson çocuklardan biri yanımıza gelerek hafifçe referans yaptı.

"Buyurun efendim size eşlik edeyim"

"Gerek yok koçum. Arkadaşımızın yanına geldik biz"

Buğra'nın verdiği cevapla garson, "peki efendim" diyerek yanımızdan uzaklaşmıştı.