15 BOLUM

134 7 44
                                    

Gerçekler, can yakar!

Ömer yanımda uyuyordu. Bana sımsıkı sarılmış yüzünü boynuma koymuştu.  Ömeri itekleyip, uyandırmaya çalışmıştım ömer sersem gözlerle bana bakıp bir gözünü kapatmıştı. Ömer bir bana bir de olduğumuz konuma bakıp kafasını sağa sola sallamıştı.

Ömer'in omzuna vurup,"Nasıl geldin yanıma?!" Diye kızınca ömer kaşlarını çatmıştı. Bir kezde çatmasa ölürdu zaten!

"Yanına falan gelmedim?" Dedinde sinirden gülüp sabır çekmiştim. "O zaman neden bu konumdayız?" Dedimde ömer gözünü kapatıp gülmüştü. "Burası benim yatağım ve benim odam" diyince utanmıştım.

Ben ömer'in odasında mı uyumuştum? Ama nerden bile bilirdim! Ömer beni bırakmak yerine beni daha çok kendine çekmişti. "Saat daha erken güzelim " diyip gözlerini kapatmıştı!

Ne güzelim mi? Ömeri iteklesemde beni ne bırakmıştı ne de bir söz söylemişti. Gözlerim ömer'in vücuduna kayınca ömerin üstsüz uyuduğunu fark etmiştim.

Ömer'in vücudu kaslı ve sertti. Ne diyordum ben?! Sapık gibi adamın kaslarına bakıyordum! Kendimden utanıp öylece oflaya puflaya saati beklemiştim.

Saat on'a doğru gelince ömer uyanmaya başlamıştı. Yataktan yarım kalkıp, bana bakmıştı. Göz göze gelince, "Ilk defa mı bir erkekle uyuyorsun?" Dedinde sinirlenip ona, "Yok! Onuncu bu!" Demiştim.

Yataktan kalkıp, saçımı toplamıştım. Ömer kaşlarını çatıp yanıma yaklaşmıştı. "Diğer dokuz kim?" Dedinde nefesini omuzumda hissetmiştim.

"Bilmem? Hatırlamıyorum" diyince ömer kolumu tutup beni kendine çevirmişti. "Şakaysa komik değil?" Demişti kızgın bir ses tonuyla.

Kıskandı paşamız! Ben sizin eski karınızla yattığınız geceleri düşünmüyorum ama beyefendi! Ömer dudağını boynuma götürüp öpmüştü.

Huylanıp kafamı boynuma yatırmıştım. Ömer gülüp çekilmişti, onu odada tek bırakıp salona geçerken bir odadan çatışma sesleri geldiğini işitmiştim.

Odaya yönelip kapıyı açınca egenin bilgisayarda oyun oynadığını görmüştüm. Bu çocuk gerçekten umursamaz sakin bir çocuktu. Ege benim geldimi fark edince gülümsemişti.

Onun yanına gidip bir sandalye çekmiştim. Ege'ye, "Babanında odası bu katta mı?" Dedimde  ege kafasını sallayıp, "Hayır değil en üst katta?"  Dedinde şaşıp kalmıştım. Şerefsiz!

Ege'ye kafa sallayıp odasından çıkıp en alt kata inmiştim. Erenle zeynep öylece havadan sudan konuşunca yanlarına gidip oturmuştum.

Zeynep bana gülümseyince ona gülümsemiştim. Odaya ömer girince gözlerimi devirmiştim.  Pis yalancı sonuçta!  Ömer yanıma oturup telefonunu çıkarmıştı.

Telefonundan mesaj sesleri gelince birisiyle konuştuğunu anlamıştım. Ömer bir kaç dakika sonra Eren'e,"Dünkü adamları buldum. Kalk gidiyoruz" diyince ömere bakmıştım. Ayağa kalkmış bana bakıyordu, ben ona bakınca göz kırpıp çıkışa doğru yürümüştü.

Ömerle Eren evden çıkınca evde üç kişi kalmıştık. Ömer ne olur ne olmaz diyerekten yakın olan ismet korumasını eve bırakmıştı.

Ismet ilk bizim eve gidip zeynep'e ve bana kıyafetler getirmişti. Ismetin getirdiği kıyafetlerle etek bulmuştum sanırım eline geleni bavula koymuştu.

Etek sevdim bir etek olduğu için giymiştim üzerimede uzun kollu siyah badimi giymiştim.

Zeyneple mutfakta, kahve içerken kapıda yılan görünce tırsıp geri çekinmiştik. Manyak adam evde yılan besliyor! Bir akrep eksik!

MANTIKAM Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin