YILDIZLAR

İLK KÖTÜ HABER

🧡

Uzun bir aradan sonra geri dönmek istedim çünkü gerçekten bu hikayeme çok güveniyorum. Bazı istenmeyen durumlar yüzünden maalesef ara vermek zorunda kalmıştım ama artık bu hikayemi de bitirmek istiyorum.

Lütfen vote ve yorum yapmayın unutmayın, böylelikle belki de hikayemiz sıralamada üst basamaklara çıkar.

Bu hikaye sadece benim değil, hepimizin bir hikayesi oldu aslında, siz olmasaydınız hiç buralara kadar devam bile edemezdim. Hepiniz iyi ki varsınız, teşekkür ederim her şey için.

Kısa bir özet.
🧡

Abay ve arkadaşları, biliyorsunuz Yıldızlar isimli bir dans grubu kurmaya karar vermişlerdi ve hiç beklemedikleri bir şekilde bu grup oldukça büyüyerek dünyaca ünlü dans yarışmasına katılmaya hak kazanmışlardı. Elemeler için  yurtdışında bulunan Yıldızlar, yarışmanın favorileri olan yabancı dans grubu MAGIC ile kavga ederek diskalifiye edilirler. Hikayeye bu kısımda ara vermek zorunda kalmıştım, şimdi devam etme zamanı.

Gıcırdayarak açılan kapının eşiğinden usulca içeri girdi Abay. Saat sabahın dördüydü, diskalifiye edildikleri için eve dönmüşlerdi. O kadar keyifsiz, mutsuzdu ki, bu yaşadığı hayal kırıklığını anlatabilecek durumda değildi. Üzgün olduğu her halinden belli oluyordu zaten. Hiç ses çıkarmadan odasına doğru ilerledi. Şafak sökmek üzere olduğu için etraftaki karanlık bir nebze olsun kırılmıştı. Sırt üstü yatağına uzandı, bünyesi bunca moral bozukluğuna daha fazla dayanamadı, ağlamaya başladı. Sessiz bir şekilde, içten içten ağlamaya başladı. Bütün hayalleri, umutları bu dans grubuna bağlamıştı çünkü. O yarışmayı kazanmak hayal edemeyecekleri bir prestij kazandıracaktı Yıldızlar'a. Hemen hemen her yerde reklamları dönecekti, kendilerine de ayrıca reklam teklifleri gelecekti, artık sıradan biri olmayacaklardı, Tükiye'yi en prestijli dans yarışmasında gururla temsil ettikleri için popüler biri olacaklardı.

Ailesini de bu dram dolu hayattan kurtaracaktı güya. Bu sebeple başlamışlardı ya aslında. Sokakta dans ederek para kazanıyorlardı. Bir sokak sanatçıları için hayal edilemeyecek derecede büyük bir şeydi o yarışmayı kazanmak. Kazana da bilirlerdi aslında. Gerçekten oldukça yetenekliydiler çünkü. Fakat o kavga her şeyi mahvetmişti. Diskalifiye olmuşlardı fakat işin garip kısmı MAGIC diskalifiye olmamıştı. Kavgayı başlatan onlar olsa da...

Her yerde olduğu gibi aslında burada da bir ayrımcılık gözetilmişti. MAGIC grubu bu yarışmanın göz bebekleriydi. Bu yarışmanın bu kadar izlenmesinin de asıl sebeplerinden biri bu gruptu. Çünkü modelleri oldukça güzel kızlardan, yakışıklı erkeklerden oluşuyordu ve bu yetmezmiş gibi dansta oldukça başarılıydılar. Yarışmayı düzenleyen kişiler bu ekipten bu kadar kolay kolay vaz geçemezlerdi. Öyle de olmuştu.

Abay, ağlamaya devam ediyordu. O kadar büyük bir hayal kırıklığı yaşıyordu ki bunu anlatmak pek mümkün değildi. Kızgındı, öfkeliydi ama en barizi ise üzgündü. Uyuyakaldı, zaten çok yorgundu. Fakat fazla uyuyamadı, birkaç saat sonra kalktı. Sabah olmuştu.

Bir süre yatağında oturduktan sonra kalktı, odasının kapısını açınca annesiyle karşılaştı. Annesi şaşırıp sevindi,

"Abay! Sen ne zaman döndün!" diye sevinerek kızına sarıldı. Fakat Abay neredeyse hiç tepki vermemişti. Annesinin sarılmasına bile karşılık vermedi.

"Sabah." diye yanıtladı keyifsiz şekildi. Bu sırada babası da mutfaktan geldi, Abay'a baktı.

"Ne oldu kızım? Dans yarışmanız vardı, niye erken döndünüz?"

Abay, başını olumsuz anlamda salladıktan sonra, "Yalvarırım bana bir şey sormayın, şu an hiçbir şey anlatabilecek durumda değilim." dedi, ardından ayakkabılarını giyip kendisi sokağa attı. Ada ile buluşmak için bir taksiye bindi, her zamanki kafede buluşacaklardı.

Kafenin önüne geldiğinde Edis ile Ada'yı bir masada konuşurken buldu. Edis'in geleceğini bilmiyordu Abay. Yaklaştı, keyifsiz bir şekilde selam verip yanlarına oturdu.  Ada ve Edis de tıpkı Abay gibi üzgünlerdi fakat Edis yine de onlara göre biraz daha enerjikti.

"Hoş geldin Abay, ha ha şuna bak Ada, sanki mezardan çıkıp gelmiş ki yüzü, öyle değil mi?! Ha ha!

Abay bu yersiz şakadan ziyade Edis'in bu kadar mutlu olmasına sinirlendi.

"Sen ne pişkin bir herifsin ya!" diye sert bir çıkışta bulundu.

Edis hemen geri adım attı. "Ne dedim ben şimdi ya, biraz yüzümü gülsün diye şaka yapmak istemiştim."

Abay ise aynı sertlikte devam etti.

"Yapmayın abi bana şaka, bana şu an kimse şaka yapmasın! Ne hayallerle gittik oraya neyle döndük, beyfendi hala komiklik peşinde."

Ada araya girmek zorunda kaldı.

"Abay, tamam sakin ol. Hepimiz üzgünüz."

Abay kollarını birbirine dolayıp arkasına yaslandı, bakışlarını başka yere çevirerek,

"Ben öyle görmüyorum ama sadece ben üzülmüşüm."

Edis, "Saçmalama lütfen Abay, hepimiz çok üzgünüz." dedi. Sonra bir süre sessizlik oluştu. Yıldızlar'ın en önemli üçlüsü bunları konuşurken dans yarışmasını düzenleyen kurul kendi arasında toplantı halindeydiler. Kuruldaki bazı kişiler Yıldızlar'a haksızlık edildiğini düşünüyor, MAGIC grubunu da diskalifiye etmeleri gerektiğini savunuyorlardı. Geri kalanları ise böyle bir şeyin mümkün olmayacağını savunuyor, yeniden bir karar almaya çalışıyorlardı.

Edis, Abay'ın koluna dostça tutup, "Özür dilerim," dedi. "Seni kırmak incitmek istememiştim. Yersiz bir şaka  yaptım özür dilerim."

Bunun üzerine Abay hemen yumuşadı. Az önceki kızgınlığı uçup gitmişti. Abay da özür diledi.

"Kusura bakmayın arkadaşlar, gerçekten ne diyeceğimi ne yapacağımı bilmiyorum." dedi ve tekrar ağlamaya başladı. Bu sırada Edis'in telefonuna mesaj geldi, kilidi açmadan bildirimin nereden geldiğine baktı.  Mail gelmişti.

"Lanet olsun. Kesin bize sponsor olan holding kavgayı duydu. Sponsorluklarını geri çektiklerini bildirmişlerdir." dedi, telefonu geri koydu. Farkında değillerdi fakat dans yarışmasına geri çağrılmışlardı. Kurul, MAGIC gibi bir grubu diskalifiye etmeyi göze alamadıkları için Yıldızlar'ı da bir seferlik affetmişlerdi. Şimdi aslında Yıldızlar için tekrar parlama vaktiydi.