🥀🥀🥀
Yerden şapkayı alınca ne yalan söyleyeyim, beklediğimi bulamamış fakat hiç yoktan iyidir diyebileceğim bir miktarla karşılaşmıştım. Kadife şapka, madeni paralardan dolayı ağırlaşmıştı. Madeni paraların yanı sıra kağıt para atanda bir hayli fazlaydı. Para dolu şapka ile üzerlerindeki pelerinlerini çıkartmakta olan arkadaşlarımın yanına gittim. Edis,
"Ee, atmışlar mı para?" dedi, pelerinini katlayıp çantasına koyarak.
"İlk gün için fena değil, üstelik sadece dört-beş saatte bu kadar toplamamız, gayet iyi." dedim.
Parayı saymak için bir köşeye geçip oturdum ve tek tek birlik elli kuruşluk madeni paraları saymaya başladım. Ben madeni paraları sayarken Ada da kağıt paraları sayıyor, Edis ile Dilara ise az ötemizde sohbet ediyorlar, dans ederken yaptığımız ufak tefek hatlar hakkında konuşuyorlardı.
Ada, doğal olarak sayma işini benden önce bitirdi ve aklım karışmasın diye hiç ses etmeyip sadece beni izlemeyi tercih etti. Birkaç dakika sonra ise,
"Evet, sonunda bitti. Burada yüz otuz üç TL elli kuruş var. Sen de ne kadar var Ada?" Ada, elindeki iç içe sokmuş olduğu kağıt paraları gösterip,
"Seksen beş TL."
Edis, at ötemizden seslenip,
"İki yüz on sekiz, hiç fena değil." dedi yanımıza doğru gelerek. Ada,
"Kişi başı 54 TL filan düşüyor." dediğim sıra Edis,
"Benim payımı da paylaşın. Ben istemiyorum. Bu işi para için değil, arkadaşlığımız için yapıyorum." dedi.
Her ne kadar ısrar etmiş isek de Edis'i ikna edememiş, onun payını da pay etmiştik. Ada,
"Yarın ne yapıyoruz? Yine burada mıyız?" diye sordu.
"Yarın işim var," diyen Edis, "ertesi gün yaparız." diye ekleyerek cümlesini tamamladı. Aslında ben, haftanın bütün günü dans etmek istiyor, mümkün oldukça daha fazla para kazanmak istiyordum. Fakat asla arkadaşlarıma dans etmek için ısrar ederek paraya ihtiyacım olduğu için dans ediyormuş gibi görünmek istemiyordum.
Hep beraber metro istasyonuna doğru yürüyor, bir yandan da sohbet ediyorduk.
"Aslında oldukça iyi bir para toplamışız." dedi Edis, "Ben bu kadar atacaklarını tahmin etmemiştim. Herhalde cidden iyi dans ediyoruz."
Ada, "İyi dans ediyoruz fakat hala küçük hatalar yapıyoruz. O hataları bir an önce ortadan kaldırmalıyız."
Edis, bir eli ile saçını düzelterek cevap verdi,
"Evet. Bu da sadece çok çalışmakla olacak bir şey."
Grubun en arkasında yürüyor, bir yandan da düşünüyordum. Metro istasyonuna geçmek için yolun karşısına geçip yürümeye devam ettik. Bizimkiler sohbet etmeye devam ederken küçük bir esnaf dükkanının camındaki ilan gözüme ilişti.
"Eleman aranıyor."
Adımlarımı yavaşlatıp camdan içeriye baktım. Pek kalabalık da değildi. Yavaşladığım için arkadaşlarımdan geri kalmıştım ve bu durumu ilk fark eden Ada oldu ve,
"Abay? Ne oldu, neden durdun?" dedi. Ve hemen küçük bir yalan bulup,
"Şimdi hatırladım da, benim arka sokakta bir arkadaşım çalışıyordu. Ben onu bi' göreyim. Buraya kadar geldim, ayıp olmasın." dedim. Ada birkaç saniye bana bakmaya devam ettikten sonra,
ŞİMDİ OKUDUĞUN
YILDIZLAR
Teen FictionDepsesif sorunlarla boğuşmakta olan insanların bir araya gelip kurdukları dans gurubun yükselişini ve düşüşünü anlatıyor. Tanıtımı okuyarak zihnimdeki ücretsiz sinemadaki yerinizi ayırtabilirsiniz.