İçeri girdiğimde tanıdık bir yüzle, şok bedenimi sardı.
~Bunun burada ne işi vardı?
Cihan Işık'ın...
O benim aksime hiç şaşırmamıştı.
Buraya geliceğimi biliyor muydu?
Çağrı Kaya, Cihan Işık'ın adamı mıydı?
Çağrı, bana içeriyi göstermeye başladı. Dışarıdan ne kadar eski bir yer olarak görünsede içerisi gayet güzeldi. 3 tane büyük, 2 tane orta boyda oda vardı. "Burdaki 3 büyük odanın ikisinde boks torbası var. Zaten fark etmişsindir. Bu odanın birinde erkekler, diğerinde kızlar çalışıyor. Diğer odanın çok dışta kalmasının sebebi orada dövüşlerin olması." dedi. Cidden de öyleydi. Bir odada birkaç erkek, diğerinde de birkaç kız vardı. Diğer büyük odaya giderkende sensörlü bir kapıdan geçmemiz gerekmişti. Sensörlü kapı camlı olmadığı için oradan geçince şok oldum.
Çünkü burası, diğer taraftan tamamen farklı tasarlanmıştı. Diğer tarafın duvarları beyazdı ve duvarların bir çoğunda ayna vardı. Ama burası açık bir griydi ve ortada bir tane kafes vardı. İki tarafındada kapı vardı. Ve yerde çizgi şeklinde kırmızılıklar vardı. Diğer iki büyük odanında birleşiminin, iki katı falandır.
"Söylediğim gibi burada dövüş oluyor. Kapılardan dövüşücek kişiler gelip, ortadaki kafese giriyor. İzlemeye gelenler de kırmızı çizgileri geçemiyor." dedi. Çok güzell.
"Sormak istediğin bir şey var mı?"
"Evet, dövüşenler ne için dövüşüyor? Bir bahis falan mı oynanıyor? Ve neden dövüşüyorlar?"
"Dövüşen kişiler, ortaya değerli bir şeyini koyuyor. Kim kazanırsa karşı tarafı destekleyenler, kazanan kişinin ortaya koyduğu şey kadar ona para veriyor ve kazanan kişi, kaybeden kişinin ortaya koyduğu şeyi alıyor."
Upss, bu olmadı.
"Diğer iki oda da ofis"1 saat sonra
Adının Buse olduğunu öğrendiğim kız beni çalıştırıyordu. Şuana kadar sadece yumruk çalışmıştık. Hoş, yumruklarım hedefe çok hızlı ve sert gidiyordu.
Birkaç dakika sonra aynadan beni izleyen Cihan'ı ve Cihan'a bir şeyler anlatan Çağrı'yı gördüm.
Kalbim neden kırıldı?
Çağrı cidden Cihan'ın adamı mı?
Cihan neden beni izliyor?
Sonunda korktuğum şey gerçekleşti ve Cihan yanıma gelip, "Benimle gelebilir misin?" diye sordu. "Hayır." dedim. Allah cezasını versin! Cihan'ın olduğunu düşündüğüm yerde dövüş çalışıyorum ve Cihan'ı reddediyorum! Bir daha gelmeyeceğim!
Tekrar ağzını açtığını gördüğümde hemen konuşmaya başladım. "Cevabım kısa ve netti."
"Arkadaşlarının hapse girmesini çok istiyor gibisin."
Allah kahretsin!Sonunda ona bakıp "Tamam, ne var?" dedim. Ama arkasını dönüp gitti Şeytan diyor git yapıştır yumruğu! Bende usul usul onun peşinden gittim.
Sonunda az önce dövüş yapıldığını öğrendiğim yere geldiğimizde Cihan bana bakıp, "Gökçe'm çok özür dilerim. Ama anlatıcağım. Her şeyi en baştan anlatıcağım-"
"Neyi anlatıcaksın! Ne zaman tanıştığınızı mı! Beni nasıl salak yerine koyduğunu mu! Selim'in yanındayım deyip o kızın yanına gittiğinde yaptığınız şeyleri mi!? Yaptığınız planları mı! Sen bana neyi anlatacaksın Cihan Işık!" diye bağırdım. O kadar bağırmışım ki boğazımın parçalanmasının yanında, bütün salon inledi.O sırada Cihan başını öne eğdi ve... Ağlamaya başladı. Hayır Gökçe! İnanma! Lütfen! Biliyorum, hala ve hala ona bağırmak istemiyorsun. Biliyorum, şuan hüngür hüngür ağlamak istiyorsun. Biliyorum, onun canı acıyınca seninde acıyor. Ama inanma! O seni aldattı! O seni salak yerine koydu! İnanma! Lütfen...
Ama her şeye rağmen kalbim çok acıdı... Onun ağladığını görünce bende ağlamak istedim. Bu normal miydi? Hayır Gökçe. Normal değil. Bunu anca senin gibi salaklar ister.
"Mecburdum Gökçe... Biliyorum çok saçma bir nede-"
"Sende bu bahanenin saçma olduğunu düşünüyorsan konu kapanmıştır" dedim ve sensörlü kapıya doğru yürüdüm. Ama Cihan'ın beni kolumdan tutmasına kadar yürüyebildim.
"O canın arkadaşlarının beni dövdüğüne dahi kanıtlarım var. Onları hapse mi göndermek istiyorsun!"O sırada bir şey daha oldu. Sensörlü kapıdan Çağrı çıktı. Çağrı Kaya. Birkaç saniye Cihan'ın kolumdaki eline baktı. Ve Cihan'a doğru yürüdü. Beklemediğim bir şey daha yapıp Cihan'ın suratına yumruk attı. Ben şok içinde onlara bakarken, Cihan çoktan yere yapışmıştı. Ayağı kalktığında korku bedenimi esir aldı. Çağrı'ya vurur muydu?
Ama hiçbir şey yapmadı. Sadece sinirli bir şekilde Çağrı'nın yanından geçti.Şok içinde Çağrı'ya baktım ve
"N-nasıl yani?"
"Ne oldu?"
"Cihanla benim aramdaki şeyi biliyor muydun?" diye sordum, gözlerimi kısarak. Başını yere eğerek,
"Özür dilerim ama Cihan benim adamım. Sana nasıl anlattı bilmiyorum ama başkasıyla sevgili olmasını... Ben istedim."
"Ne!?"
"Sevgilisi olduğunu bilmiyordum. Kız çok iyi bir dövüşçüydü. Onu yakınımızda tutmalıydık..."Gözümden yaş gelmeye başladı.
Cihan'dan boşuna mı ayrılmıştım?BÖLÜM SONU~
Selamm:)))
Bölüm nasıldı??
Oy vermeyi unutmayınn
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KİLİTLİ KAPI
PertualanganGökçe'nin sıradan fakat çok güzel bir hayatı var. Ama hala farkında olmasada kısa sürede hayatı bir hız treni hızında değişicek. Buna kimse engel olamıyacak. Peki, her şey zaten altüst olurken birde tramvaları gün yüzüne çıkmaya başlarsa? Bütün sevd...