Sabahın ilk ışıkları doğmadan,ilk uyanan Ateş olmuştu. Karin'i uyandırmadan sessiz adımlarla Alisa'nın odasına doğru ilerledi, kapının önünde durdu ve kapıyı hafifçe tıklattı.
İçeriden sadece yumuşak nefes alıp verme sesleri geliyordu. Kapıyı hafifçe aralayıp usulca içeri girdiğinde Alisa'yı sexy bir gecelikle gördüğünde yutkundu.Onu böyle görmeyi beklemiyordu, şaşırmıştı. Sadece uyandırmak için buradaydı. Ama şimdi karşılaştığı bu sahnede içindeki arzuları bastırmak için büyük bir savaş veriyordu.
Durdu, geri dönmeyi düşündü, fakat içindeki karşı konulmaz dürtüye engel olamadı, düşüncelerinden dolayı kendine kızıyordu. Bu kızı korumak için kendine bir söz vermişti, ona zarar verecek birşey asla yapmazdı. Sadece biraz daha izlemek istiyordu. Simsiyah bakışlarını gözlerinde, saçlarında, dudaklarında, tüm vücudunda gezdirdi. Bir adım daha yaklaşıp yatağın kenarına oturdu. Elini kaldırıp çıplak omzuna dokunmak istedi, bunun yerine yüzüne düşen bir tutam saçı alnından geriye itti. Yumuşak dokunuşlarını eski yara izinde gezdirdi.
Bunun üzerine kız hafifçe irkildi, kirpikleri aralandığında başucunda oturan adamı görünce korkuyla sıçradı, kalp atışları bir anda hızlanmıştı, bembeyaz göğsü hızla inip kalkıyordu. Üzerindeki kıyafeti unutmuştu, farkettiği an hızla doğrulup battaniyeyi üzerine çekti. "Burada ne işin var? "
Bunu sorarken hem utanmış hem de şaşırmıştı. Ateş'in onu bu şekilde görmesi onu da heyecanlandırmıştı.
"Korkutmak istemedim, özür dilerim.. "
Yataktan kalkıp birkaç adım geriledi.
"Çıkmamız gerek."
Kız başını tamam anlamında aşağı yukarı salladı, hâlâ battaniyeyi sıkı sıkıya üzerinde tutuyordu. Yanakları pembeleşmişti.
Bu utangaç halleri onu daha masum, daha çekici gösteriyordu.
Yine de içindeki dürtüleri zoraki bastırıp hızlı adımlarla odadan çıktı adam.Az önceki duygu yoğunluğu ve heyecanı üzerinden atmakta zorlanan Alisa,yataktan zor da olsa çıkıp üzerini hızlıca değiştirdi. İç çamaşırı bile giymemişti uyurken.
Ateş'e güveniyordu, güvenmek istiyordu, buna mecburdu. Yine de korkmuş ve çok utanmıştı.~
ALİSA
Üzerimi değiştirdikten sonra içeriye, Karin ve Ateş'in yanına geldiğimde ikisi de hazır beni bekliyorlardı. Bu kez ne olur ne olmaz diye Ateş de sivil değildi, silah kuşanmıştı. "Bir yere kadar arabayla gideceğiz, sonrasında yürüyerek devam edeceğiz."dedi.
Hiç konuşmadan arabaya bindik, yol boyunca kimseden ses çıkmıyordu, Ateş'in gerginliği yüzünden okunuyordu, ve sanırım benimki de..
İçim heyecan, korku ve tarif edemediğim hislerle dolup taşıyordu. Bu yollardan ilk geçişimizde bu kadar ciddiye almamıştım, hiçbirşey hissetmiyordum, buradan gideceğime inanıyordum. Şimdi durum farklıydı, dün gece yaşadıklarımdan sonra, karanlık ruhlarla bir bağlantım olabileceği fikrini aklımdan çıkaramıyordum. Bu, hayatımı nasıl etkileyecekti, nelerden vazgeçmek zorunda kalacaktım,başıma neler gelecekti hiçbirşey tahmin bile edemiyordum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Karanlık Adam
FantasyAilesi kötü ruhlar tarafından katledilen bir adam,intikam ateşiyle avcılığı görev edinmiştir. Güçleri mühürlenmiş olan Alisa rüyaları yoluyla bu evrene düştüğünde geçmişindeki büyük sırdan habersizdir. Bu ikisini bir araya getiren kader mi yoksa tes...