Bölüm 10: Neon

25 3 0
                                    

Gözlerimi araladığımda arabadaydık,tam olarak kendime geldiğim söylenemezdi. Ateş ve Karin aralarında konuşuyorlardı, " Sen Alya gelene kadar Alisa'yla kal,ben Dora'yla konuşmaya gideceğim."
"Tamam dostum sen merak etme, kızlar bana emanet" derken göz kırptı Karin, çapkın bir gülümseme gördüğüme de emindim. "Sonrasında ben de Batı Sürüsünün lideriyle görüşeceğim,bu iş fazla uzamasın." Ateş başını sallamakla yetindi,başka birşey söylemedi.

Eve yaklaştığımızda Ateş dikiz aynasından oturduğum koltuğa doğru bir bakış attı,o sırada onu izlemekte olduğumdan hazırlıksız yakalanmıştım, hemen gözlerimi kaçırsam da yakalanmıştım.
"Uyanmışsın.." dedi Ateş. "Hı hı" başımı salladım.
"iyi misin?"
"Bilmiyorum,ne hissedeceğimi bilmiyorum,bunun tam olarak ne anlama geldiğini de.."
"Tamam"dedi düşünceli bir tavırla "şimdi bunları düşünme."

Arabayı kulübenin önünde durdurduğunda bekledi,Karin hemen indi,ben de inmek üzereyken durdum," Sen gelmeyecek misin?" arkasına döndü ve sıcak bir gülümsemeyle elini dizime koydu,huzur veren sıcaklığı tüm vücuduma yayıldı. "Halletmem gereken ciddi bir mesele var,merak etme,bundan sonrasında hep yanında olacağım." Hı hı anlamında başımı salladım,elini dizimden çekti ve aynı hızda huzursuz soğukluk geri geldi.

Arabadan dışarıya bir adım atmıştım ki Ateş'in sesiyle durdum "Yürüyebilecek misin?"
Başım ağrıyordu ama ayakta durabilirdim, "Sorun yok,eve kadar kendim gidebilirim."
Sonra döndüm,belli belirsiz bir tebessümle teşekkür ettim,kaba görünmek istemiyordum.

İçeri girer girmez kendimi banyoya attım,sıcak bir duş belki birşeyleri unutturamazdı ama sinirlerime iyi geleceğini umuyordum. Akan suyun altında hareketsizce durdum,sıcak su bedenimde dolaştıkça kaslarım gevşiyordu,gözlerimi kapattım,yaşadıklarımı düşündüm.
Yaşadıklarım,yaşayacaklarımın yalnızca fragmanıydı biliyordum.

"Bundan sonra hep yanında olacağım" demişti Ateş, korkunç şeyler de olsa yaşayacaklarım,yanımda onun olacağını bilmek güç veriyordu. Halbu ki , çok değil birkaç gün önce kimseye güvenmeyeceğime kendime söz vermiştim,fakat şimdi Ateş'e sonsuz bir güven duyuyordum,belki de yanında kendimi hiçbir yerde olmadığım kadar güvende hissettiğim içindi.

Duştan çıktığımda Alya gelmişti,beni görünce buruk bir tebessüm etti. Sanırım Karin olanları anlatmıştı. Sonra hemen toparladı, o neşeli,enerjik kız geri geldi. " Eeee ne yapıyoruz gençler?"
"Uslu uslu oturuyorsunuz kızlar!" Karin'in sesi ikaz eden bir tondaydı.
"Yapma ya?" diye çıkıştı Alya, "Yaramazlık yaparsak ne olacakmış?"
Karin kaşlarını çatıp cevap vermek üzereyken dayanamayıp araya girdim. "Ben çok iyi hissetmiyorum, yorgunum, biraz uyumak istiyorum. "
Alya anlayışlı bir şekilde tamam anlamında başını salladı, Karin de omuz silkip peki dedikten sonra Alya'ya yaklaşıp sessizce birşeyler söyleyip çıktı.

Odaya girip kapımı kapattığım an kendimle ve düşüncelerimle başbaşa kalmanın ağırlığı bir anda üzerime çöktü. Kendimi sırt üstü yatağa bıraktım, sadece biraz uyumak istiyordum ama yapamadım. Gözlerimi kapattığım an yine başım zonkluyordu, bu daha ne kadar böyle sürecek bilmiyordum. Bıkkınca bir nefes verdim ve yataktan kalktım.

İçeri gittiğimde Alya şöminenin başında kitap okuyordu. Başını kitaptan kaldırıp merakla yüzüme baktı, "Uyuyamıyor musun? "
Hayır anlamında başımı iki yana salladım ve oflayarak karşısındaki koltuğa bıraktım kendimi.

Elindeki kitabı kapatıp yüzüme sıcak bir gülümsemeyle baktı, büyük bir coşku ve hevesle "Hadi gel seninle biraz kafa dağıtalım, ne dersin? "
"Alya, inan ki hiç iyi.. " Lafımı ağzıma tıktı "İtiraz istemiyorum hadi amaaa!"
Elimden tutup kaldırdı, odaya doğru resmen zorla sürükledi beni.
Hem enerjim hem de keyfim yoktu, Alya'nın bitmek tükenmek bilmeyen enerjisinin kaynağını merak ediyordum doğrusu.
Gardıropun karşısına geçip ikimiz için de kıyafet seçiyordu şimdi.
İlk tercih benimkiydi.
Tamamen deri malzemeden yapılmış, vücuduma tam oturan siyah bir elbise ve uzun, diz üstü siyah deri yüksek topuklu çizmeler. Gotik bir tarzdı ve daha önce hiç böyle şeyler giymemiştim. Saçımı ve makyajımı bir el şıklatmasıyla halletmesine de şaşırmamıştım.
Banyodan çıktığım gibi ıslak bıraktığım saçlarımı dümdüz bir halde açık bırakmıştı. Yüzüme de siyah dumanlı bir göz makyajı ve dudaklarıma koyu bordo mat bir ruj uygulamıştı. Aynadaki görüntümü tanıyamaz olmuştum.

Karanlık AdamHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin