13. Bölüm Ayrılık Kokuyor

7 0 1
                                    


YAMANIN DUYGUYA YAZDIĞI MEKTUP

Duygu selam, bu mektubu yazmak benim için ne kadar zor bilemezsin ama yazmam gerekiyodu, sana sesli veya yüz yüze olmasada veda etmeden bunu yapmak istemedim.
Duygu ben gidiyorum, doğru okudun ben gidiyorum. Yurtdışına... özür dilerim seni bırakıp gittiğim için gerçekten çok özür dilerim ama gitmek zorundaydım yani bilmediğin bir takım şeyler var bu yüzden gitmek zorundayım, beni merak etme beni arama veya sorma. Tekrar özür dilerim...
Sen bu notu okurken ben uçakta olacağım yüksek bir ihtimalle. Ve sana birşey itiraf etmek istiyorum, Duygu ben seni seviyorum. Gerçekten çok seviyorum, sen ister buna başka bişey de ister beni sev ister sevme ama ben seni çok seviyorum.
Hangi ülkeye gittiğimi söyleyemem ama sana bir şey söyleyebilirim.
Eğer bir gün geri dönersem ve seni görürsem sana 'Duygu' diye sesleneceğim, bir tek bunu söyleyebilirim sana maalesef.
Görüşmek üzere Duygu...

Seni seven adam: Yaman Güney
------------------------------------------------------

Gökaylara geldiğimde arabayı park edip koşarak kapıya ilerledim, alacaklı gibi kapıyı çalarken bir yandan ağlıyodum, Gökay kapıyı açtığında hemen içeri daldım "Yaman, Yaman nerde!" Bağırarak odaları dolaşıyodum, en sonunda Yamanın odasına girdiğimde duraksadım, sarsak adımlarla içeri ilerledim, masasının üzerinde fotoğrafım vardı ve yanında küçük bir not kağıdı vardı

"Eğer bir gün geri dönersem ve seni görürsem sana 'Duygu' diye sesleneceğim..
Bumu okuyacağını biliyorum bu yüzden tekrar hatırlatmak istedim"

Yazıyordu, ağlamam şiddetlenirken yere çöktüm "size de mi mektup geldi" Gökayın gergin sesiyle ona döndüm "gitmiş, mektubunda beni sevdiğini söylemiş, beni kendine aşık etmiş ve çekip gitmiş!" Kendi kendime bağırıp ağlıyodum "Duygu!" Açelyanın aşağıdan gelen sesiyle Yamanın notları aklımda belirdi, eğer o geldiğinde bana Duygu diyecekse onu daha rahat bulmam gerekiyodu bu yüzden artık kimse bana Duygu demeyecekti, dedirtmeyecektim "Duygu deme bana!" Diye bir hışımla bağırdım, ayağa kalkıp Yamanın lavabosuna ilerleyip içeri girdim, kapıyı kilitleyip arkasına çöktüğümde içime derin nefesler çekiyodum çünkü içerisi tamamen Yamanın kokusuyla doluydu

"Güzelim, hadi aç kapıyı da Fırtınayı bulalım olur mu, hadi Duygu" Açelyanın sesiyle burnumu çektim "bana Duygu deme demiştim" Sakin konuşuyodum ama her an yine patlayalirdim "neden, noluyo anlatırmısın artık" Açelya ya cevap vermeden ayağa kalktım ama dengemi bulmakta zorlanıyordum, iki adım atıp Yamanın lavabodaki dolabını açtığımda içinde yedek kıyafetler buldum, gözlerimi bir kaç saniye kapayıp geri açtım ve ardından dolabı da kapatıp kapıya ilerledim, kilidi çevirdiğim anda kapı açıldığında Açelyayla göz göze geldim "e-eğer bir gün geri dönerse bana Duygu diyeceğini yazmış, beni ondan tanı yazmış" kısa bir açıklama yaptığımda Açelya anlayacağı kadar anlamıştı "hadi bi Yiğitlere gidelim, bakalım bi belki Kaplan bişey bulur" burnumu çekip göz yaşlarımı sildim, Pırıl bişey bulabilirdi

"Bir de üzerini mi değiştirsek Yiğitlerde he ne dersin" gözlerimi üzerime çevirdiğimde alakasız ve b*k gibi şeyler giydiğimi fark ettim, o anlık heyecanla rahat diye ne giydiğime bakmamıştım, kafamı sallayarak kapıya ilerliyodum ki Gökayın telefonda konuştuğunu fark ettim "O kim" sesimi duymasıyla sıçraması bir oldu "Sliwers" Kafamı sallayarak kapıya ilerlemeye devam ettim, kendimi dışarı attığımda sakinleşmek adına derin derin nefesler aldım, sakin kalmam gerekiyodu, hızlıca arabaya binip Yiğitlere sürerken de biraz ağlıyodum
Geldiğimizde Yiğitin bizi kapıda beklediğini gördüm "gelin hadi, Pırıl çoktan geldi Yamanı aramaya başladı bile" Yiğite sadece kafamı sallayarak içeri girdim ama direkt kendi odama çıktım, içeri girdiğimde Yaman buraya geleceğimi tahmin etmiş olmalı ki yatağımın üzerinde ona ait iki tişört ve bir not kağıdı vardı

YANGINDAN DOĞAN AŞKHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin