12: Fidan
.
Sabah daha önce hiç hissetmemiş olduğum bir mutlulukta uyandığımda hızlıca telefondan saate baktım. Daha ondu. Normalin aksine okulun olmadığı günler için daha erken bir saatte uyanmıştım. Bugün Taehyung'la birlikte olacağımı bildiğim için heyecanlanmış olmalıydım.
Hızlıca yataktan kalkıp yatağımı toplamış, ardından hızlıca bir şeyler atıştırıp dişlerimi fırçalamıştım. Üzerime bol paça, siyah bir pantolon ve v yaka gri bir tişört giyip hafif bir makyaj yapmış, ardından saçımı tarayıp perçemlerime şekil verdikten sonra çantamı takıp evden çıkmıştım.
Taehyung'un kapısını çaldığımda açmadığı için bir süre beklemiş, ardından yeniden çalmıştım. Birkaç dakika sonra kapıyı açtığında ağzında gördüğüm diş fırçasıyla bile nasıl bu kadar yakışıklı göründüğüne şaşırarak konuşmuştum.
"Günaydın."
Taehyung gülümseyerek konuşmama karşılık ağzındaki diş fırçası nedeniyle bir şey söylemeden eliyle içeriyi işaret ettiğinde içeri girip kapıyı ardımdan kapatışını izlemiştim.
Lavaboya doğru gidişini izlerken salona geçip koltuğa oturmuş ve hazırlanmasını beklerken telefonumu çıkarıp sosyal medyada gezinmeye başlamıştım.
"Hazırım. Gidelim."
Taehyung yaklaşık beş dakika içinde salona girdiğinde gözlerimi telefonumdan çekip yüzüne bakmıştım. O nasıl bu kadar mükemmel görünebiliyordu?
"Kahvaltı yaptın mı?"
"Yaptım, sen?"
"Ben yapmadım."
"İstersen fidan dikmeye gitmeden önce bir kafeye gidelim. Sen kahvaltını yaparsın, ben de kahve falan içerim. Sabah kahve içmedim zaten."
Dediğimde onunla ilk kez baş başa dışarı çıkacağımı fark ederek gülümsemiştim.
"Olur, öyle yapalım."
Öyle yapıyorduk.
Merdivenlerden inip Taehyung'un arabasına bindiğimizde ön koltuğa oturmuştum.
"Kemerini tak."
Taehyung oldukça ciddi bir şekilde konuştuğunda biraz gerilmiş ve ardından dediğini yaparak kemerimi takarken bu ciddiyetinin nedeninin daha önce geçirdiği kaza olup olmadığını düşünmeden edememiştim.
"Dün gece internetten yakınlarda fidan dikmek için gidebileceğimiz bir yer buldum. O yolun üzerinde bir kafeye gidebiliriz. Navigasyonu açayım mı?"
Dediğimde Taehyung kafasını sallayarak beni onaylamıştı.
"Yolun üzerinde Idea diye bir kafe varmış. Puanı 4,7. Yorumları da baya iyi. Oraya gidebiliriz."
Dediğimde Taehyung'un hiç konuşmadan full odaklanmış bir şekilde yola baktığını fark ederek susup geriye yaslanmıştım.
"Sanırım burası."
Taehyung sessiz geçen yolculuğumuzun ardından arabayı kenara çekerek durduğunda oldukça şık gözüken kafeye bakarak kafamı sallayarak onu onayladım ve kapıyı açıp arabadan indim.
Birlikte kafeye girdiğimizde içerisinin dışarıdan gözüktüğünden çok daha büyük olduğunu fark edip şaşırdım.
"Daha küçükmüş gibi görünüyordu dışarıdan."