38: Hayat Ağacı
Müzik eşliğinde okumanızı tavsiye ediyorum
Keyifli okumalar🤍.
Bugün Taehyung'un doğum günüydü.
Ona sürpriz hazırlamak için Yoongi'den Taehyung'u sanki önemli bir şey olmuş gibi yanına çağırmasını ve birkaç saat oyalamasını rica etmiştim.
"Görüyor musun şu halimi, gözümü morartan adamın doğum günü için sürpriz hazırlıyorum."
Sehun cık cıklayarak konuştuğunda gülmüştüm.
Taehyung'la birbirimize olan aşkımızı itiraf ettikten bir sonraki gün okul çıkışında bizi Sehun'la sarılırken görüp gözünden ateşler fışkırırken yanımıza gelmiş ve Jimin gerizekalısı Taehyung'la sevgili olduğumuzu bildiği halde sırf biraz eğlenmek amacıyla beni kıskanması için sanki Sehun benden hoşlanıyormuş gibi davranmıştı. Üstüne bir de aynı evde yaşadığımızı söylediğinde Taehyung bir an bile düşünmeden Sehun'a yumruk atmış ve çocuğun gözü bir hafta boyunca mosmor olmuştu. Taehyung'a Sehun'un gay olduğunu söyleyerek ikinci bir yumruğu yüzüne geçirmesine engel olduğumda utanarak Sehun'dan özür dilemişti. Ve bu olayın ertesi günü Taehyung'un yoğun ısrarı üzerine ona taşınmıştım. Bir süredir birlikte yaşıyorduk.
Kapıya takılan anahtarın sesini duyduğumda telaşla konuşmuştum.
"Jimin çakmağı ver çabuk."
Jimin'in fırlattığı çakmağı havada yakalayıp pastanın mumlarını yakmaya başladım.
"Lara."
Taehyung bana seslendiğinde mutfaktan elimdeki pastayla çıkmıştım.
"İyi ki doğdun sevgilim."
Şaşkınlıkla etraftaki süslemeleri ve benimle birlikte mutfaktan çıkan Sehun ve Jimin'i inceleyen Taehyung'un bakışları bana döndüğünde gülümsemiştim.
Yoongi elini Taehyung'un omzuna koyarak doğum gününü kutladığında Taehyung da gülümsemişti.
"Arabanın bozulduğu ve yolda kaldığın hikayesi yalan mıydı yani? Ben de diyorum ki neden kontrol etmeme izin vermiyor."
Yoongi kafasını sallayarak onu onayladığında Taehyung elindeki anahtarı dolabın üzerine bırakmış ve bana doğru yürümeye başlamıştı.
"Dilek tut."
Diye mumları üflemeden önce onu uyardığımda gülümsedi.
"Benim dileğim zaten gerçekleşti."
Dediğinde gerizekalı Jimin ve tıpkı onun gibi gerizekalı olan Sehun oo'layarak gülmeye başlamıştı.
Birlikte oturup bir süre sohbet ettikten ve pastalarımızı yedikten sonra herkes Taehyung'a hediyelerini vermişti. Jimin ve Sehun, Taehyung'a hediye olarak kıyafet, Yoongi ise kulaklığı bozulduğu için ona yeni bir kulaklık almıştı.
Bense hediyemi vermek için onların gitmesini beklemiştim.
Taehyung onlara kapıya kadar eşlik ederken hızlıca yatak odasına gidip komidinin üzerine koyduğum hediyemi alarak gelmiştim.
Taehyung kapıyı kapatıp bana döndüğünde elimdeki hediye kutusunu ona uzatırken gülümsedim.
"Senden kopya çektim biraz ne alacağıma karar verirken. Ben de tıpkı senin bana aldığın hediye gibi anlamlı bir şey olmasını istedim."
Taehyung kutuyu açarak içindeki gümüş hayat ağacı figürü olan zincir bilekliği çıkardığında konuşmaya başlamıştım.
"Hayat ağacı yaşamı, canlılığı, yeniden doğuşu, aileyi, gücü, sürekliliği, ölümsüzlüğü, kim olduğunuzu, nereden geldiğimizi, bizi biz yapan bağları ve temelleri temsil edermiş. Hayatın değerini ve sonsuzluğunu anlatırken aynı zamanda gelecek için de umut veren bir ağaçmış ve aile olarak görülen, aileden sayılan kişilere hediye edilirmiş. Sen benim ailemden birisin Taehyung. Bu bilekliğe her baktığında hayatı ve umudu hatırlamanı istedim."
Bu arada dayımın yeniden beni bulmayı çalışması üzerine ondan şikayetçi olmuş ve tutuklanmasını sağlamıştık. Taehyung'un yaşadığı kazaya şahit olan görgü tanığının da vicdan azabı çekerek yeniden ondan yana ifade vermeyi kabul etmesiyle ve Jungkook'un abisinin de sonunda suçunu itiraf etmesiyle birlikte o da gereken cezayı almıştı.
Sonunda adalet ikimiz için de yerini bulmuştu.
"Teşekkür ederim Lara. Beni sevdiğin, hayatımda olduğun için teşekkür ederim. Bunu asla çıkarmayacağım."
"Asıl ben teşekkür ederim birtanem. İyi ki varsın, doğum günün kutlu olsun."
Taehyung elindeki bilekliği bileğine taktıktan sonra hızlıca beni kendine çekerek bana sarılmıştı.
"Bekle, müzik açacağım. Birlikte şarkı söyleyelim."
Diyerek hızlıca ondan uzaklaştıktan sonra televizyondan youtube'a girerek aklımdaki şarkıyı açtım.
Taehyung şarkı başladığında benimle birlikte söylemeye başladığında kumandayı sanki mikrofonmuş gibi elimde tutuyordum.
"Muhteşem bir his
Geliyor
Seni sevmek için doğmuşum
Kalbimin her bir atışıyla
Evet, seninle ilgilenmek için doğmuşum
Hayatımın her günü...
Benim bir tanemsin
Ben sana layık olan adamım
Sen benim için yaratılmışsın
Sen benim coşkumsun
Bütün fırsatlar bana verilseydi
Senin aşkın için birini öldürürdüm
Bu yüzden bize bir şans ver
Bırak seninle romantizmi yaşayayım
Bir rüyaya yakalandım
Ve rüyalarım gerçekleşiyor
Bunun başıma geldiğine inanmak çok zor
Muhteşem bir his
Geliyor
Seni sevmek için doğmuşum
Kalbimin her bir atışıyla
Evet, seninle ilgilenmek için doğmuşum
Hayatımın her bir günüSeni sevmek istiyorum
Seninle ilgili her detayı seviyorum
Seni sevmek istiyorum, seni sevmek, seni sevmek
Seni sevmek için doğmuşum
Seni sevmek için doğmuşum
Evet, seni sevmek için doğmuşum
Seni sevmek için doğmuşum
Seni sevmek için doğmuşum
Hayatımın her bir günü
Seninle ilgilenmek için doğmuşum
Hayatımın her bir günü
Hayatımın her bir günü
Seni sevmek için doğmuşum
Kalbimin her bir atışıyla
Evet, seninle ilgilenmek için doğmuşum
Hayatımın her bir günü"Taehyung şarkı bittiğinde elimdeki mikrofon alarak kullandığım kumandayı aldıktan sonra hızlıca dudaklarını dudaklarımın üzerine bastırmış ve beline sardığım bacaklarımla birlikte kucağına aldığı bedenimle yatak odasına doğru ilerlemeye başlamıştı.
Biz birbirimizi sevmek için doğmuştuk. Ve hayatımızın sonuna dek birbirimizi sevmeyi bırakmayacaktık.