Bir kız düşünün hayran olduğu bir oyuncu var en büyük hayallerinden birisi onunla tanışmak ve bu tanışma onun için imkansız. peki ya imkansız değilse belkide kader ikisinin kader ağını örmüştür bilemeyiz.
_ seninle tanışmak benim için hayaldi ve bu...
Hastaları kontrol ederken büyük bir ses geldi. Hemen odadan çıktım albay bahçedeydi. Hemen yanına gittim.
" komutanım bu ses ne."
" saldırı oluyor teröristler karargahın yakınına roket atarla vurdular ."
Bir süre sonra silah sesleri gelmeye başladı. Bahçe de askerler koşturuyordu. Kafamızı eğdik albay bana döndü.
" özlem sen odana git yaralı olursa yanına getirirler."
" tamam"
Diyip odaya koşarak gittim. Bir süre sonra kapı hızla açıldı. Bi askerdi
" doktor hanım bi arkadaşım vuruldu durumu ağır"
" buraya getirin "
" olmaz her yerden ateş ediyorlar zor olur "
" tamam nerde arkadaşın "
" çıkış kapısının yanında "
" tamam sen git geliyorum ben"
Gerekli eşyaları aldım. Çekmeceden albayın bana verdiği silahı aldım. İlk buraya gelince bana vermişti nolur nolmaz silahı belime takıp odadan çıktım.
( albayın özleme verdiği silah)
Koşarak çıkış kapısına doğru gitmeye başladım. Askerin yanına gelince yarasına baktım. Kurşun koluna isabet etmişti ve kurşun hala içerideydi. Çıkması lazım dı. Ona mansuman yaparken silah sesleride artmıştı bizim taraftaki teröristler yaklaşıyordu 2 asker vardı biri yaralıydı. mert yüzbaşı desteğe geldi bana döndü.
" durumu nasıl "
" kurşun hala içeride çıkması lazım ben pansuman yaptım kurşunun çıkması lazım "
Bir süre sonra yavaş yavaş çekiliyorlardı. yaralı asker ı hastaneye götürdüler . Albay mert yüzbaşı ve timi ve onlarla 1 tim daha vardı konuşuyorlardı. Tam onlara doğru giderken gözüme bir şey takıldı yaralı bi terörist yanındaki silahı alıp doğrulttu dikkatli baktığımda hedef albaydı hemen belimdeki silahı çıkarıp sıktım ona.
( özlem temsili)
Ordaki herkes önce teröristte sonrada bana baktı. Onlara yaklaştım. 2 timde bana şaşkınlıkla bakıyordu. Albay konuşmaya başladı.
" noldu özlem"
" komutanım ben size doğru gelirken bu şerefsiz yaşıyordu ve size silah doğrulttu . Size sıkarken etkisiz hale getirdim. "
Yüzbaşıya baktığımda sınırlı bakıyordu. Birden bağırmaya başladı.
" hain bu komutanım yalan söylüyo "
" ne diyorsun sen mert"
" komutanım biz esir düştüğümüzde bu kadında ordaydı o şerefsizin sağ koluydu bizi yardım etti kaçmamız için ve tesadüfe bak ki bizim karargahta doktor olarak çalışmaya başladı. 2 gün önce de birden çıktı gitti şimdide saldırı oldu bu kadın hain adıda rojda."
" haberim var mert"
" nasıl komutanım "
" bi görev için doktor aranıyordu özlemi bulduk . Silah ve dönüşte iyi tam aradığımız adamı bulmuştuk . O kampa terörist olarak girdi. Başkanın gözüne girdi önemli bilgileri bize diyordu onun sayesinde bir çok eylemi engelledik sizde o kampa esir düştünüz bana haber verdi normalde o peçeyle geziyordu ama size yüzünü gösterdi sizide kurtardı işi bittikten sonra kampı patlattı. Bende onun burda çalışmasını istedim. Bu yüzden söylediklerinin hiç birini önemsemedim o artık hep burda çalışacak operasyonlarda ona ihtiyacımız olunca yardim eder şimdi herkes dağılsın."
Yüzbaşıya baktığımda şaşırmıştı sadece o değil timde kafasını bana çevirinde göz göze geldik.
" şimdi öğrendinmi gerçekleri yüzbaşı."
Ona alaylı bir gülüş atarak ordan uzaklaşmaya başladım. odama gelince masama oturdum. Saate baktığımda ikindiye yakındı ve ben daha hiç bir şey yiyememiştim. Ayağa kalkıp odadan çıktım. Albayın postasına yemeğe gidiyorum diyerek oradan ayrıldım. Arabama bindim
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
( özlemin arabası)
15 dk sonra bi restorana geldim arabayı parkedip indim . İçeri girdim teras kısmında boş bir masa bulup oturdum. Garson gelip menüyü verdi . Menüyü incelemeye başladım. Mantı yemeye karar verdim.
" ben bir mantı alayım yanındada ayran"
Garson sipariş ı aldıktan sonra gitti bende etrafı incelemeye başladım. Restoran lüks değil di ortaydı her yer ahşaptan oluşuyordu. Restoranda biraz dağlık alandaydı. Etrafı incelerken çapraz masaya gözüm çarptı mert yüzbaşı ve timi timden efeyle göz göze geldim. Dönüp bişey fısıldadı yüzbaşıyla göz göze geldim. Gözümü çekip önüme döndüm. Bir süre sonra yemeğim geldi . Yemeğimi yemeye başladım . Bi süre sonra başımda bi gölge oldu kafamı kaldırdığımda bi adamdı.
" selam güzelim masamız boş oraya gel istersen "
Sebepsizce gözüm yüzbaşının masasına takıldı buraya sinirli bir şekil de bakıyordu.gözümü çekerek yanımdaki adama döndüm.
" hadi kardeşim işine bak "
Neyseki uzatmadan gitmişti tekrar masalarına baktım giden adamın arkasından bakıyordu . bende yemeğimi bitirdikten sonra hesabı ödenip çıktım.
************************************
2 gündür barış beylerde kalıyordum. Melek iyileşmişti. Barış bey de okulun kantinini şikayet etmişti. Bu iki gün de değişen hiç bir şey yoktu . Barış beyle yakınlaşmıştık nasıl mı anlatayım
Melek e yemeğini yedirdikten sonra aşağı indim. Bizim içinde masa hazırlayacaktım. Tabak almaya çalışıyordum fakat alamıyordum yüksek birden ensemde sıcak bir nefes hissettim. Önüme dönünce barış bey in göğsüne çarptım kafamı kaldırdığımda göz göze geldik biraz daha yaklaşmaya başladı. Gözümü kapattım birden elime tabakları verip gitti.
Öyle olmuştu . Yemeğimizi yemiştik salonda oturuyorduk. Melek babasına döndü
"dayı yarın piknik yapalımmı "
Evet bazen melek dayı da diyordu
" yapalım hatta yarın gidelim "
" nereye gideyiz barış bey "
" mardin yeşil gurs vadisi oraya gideriz 11 gibi gideriz çok uzak değil akşam yemeğinide orda yeriz"
" o zaman ben erkenden öğlen yiyeceğimiz şeyi hazırlarım akşam yemeğinide orda hazırlarız ben şimdiden kek gibi şeyler yapayım"
