Başaramam

65 7 12
                                    

23, 24, 25..

Görüşü, göz yaşlarının içinde biriken buharıyla kapandığında sertçe yutkundu ve baştan sayması gerektiğini düşünerek küçük kıl tanelerinin en başına döndü bakışları.

O kadar güzeldi ki..

Bu zifiri karanlıkta açılan gece görüşünde bile siyah, sık kirpikleri rahatlıkla ayırt edilebiliyordu.

Kapalı göz kapaklarının müthiş hatları sonsuz bir galaksinin kapılarını andıran büyüklüğe sahipken bu kapıların naif bekçileri gibi uzun kirpikler etrafını sarmış, çoğu özensizce birbirine karışmıştı.

Uzun, saçları yüzüstü yattığı için yanaklarına dökülmüş çoğu da beyaz denemeyecek kadar kirli çarşafın üzerinde gecenin koyuluğuna meydan okuyacak bir görüntüyle usulca dağılmıştı.

Gözlüklerin gün içinde sakladığı burnu ideal bir şekle sahipti ve bu da güzelliğine güzellik katıyordu.

Bakışları aşağı doğru indikçe saatlerdir bakmaya doyamadığı etlerle karşılaştı tekrar. Bu yüzü, güzelliğini hiç kıpırdamayıp, uyuyor olmasını fırsat bilerek sürekli en ince detayına kadar inceliyor, ezberler gibi defalarca aynı yerleri dolaşıp duruyordu.

Ondan gitmek istemiyordu..
Saatlerdir saydığı kirpiklerini tek tek öpmek, uzun saçlarını kendi minik elleriyle toplayıp bir kız çocuğu gibi örerek oynamak, galaksilerinin kurduğu krallıkta en sadık askeri olarak gezginliğe terfi edip oraları keşfetmek ve ona yeni toprakları haber vermek istiyordu..

Onun bile bilmediği yıldızları fethedip onun krallığına bahşetmek istiyordu..

Gözleri, bakmaya doyamadığı dudaklarda derin bir nefes aldı.
Kiraz tonundaki rengi gecenin içinden ayırt edilebilecek kadar koyu bir görüntüye sahipti.
İnceliği, adeta ipin üstünde yürüyen bir cambazın endişesini yerleştiriyordu duyulara. Aynı zamanda o cambazın bunu başardığında aldığı tezahüratların ve gurur taşıyan alkışların sesini çınlatıyordu kulaklarda.

Hem tehlikeli hem heyecanverici..

Hemen altında bulunan koyu bir ben vardı sanki bu kadar izlemenin, ezberlemenin yeterli olduğunu söyler gibi koymuştu noktasını. Bu yüzden oraya hiç değmedi bakışları minik olanın. Bitirmek istemiyordu.. Küçük parıltılarının onun tenindeki tatil gezisini bitirmesini istemiyor tekrar en başa dönüp hiç saymayı bitiremediği kirpiklerini saymaya başlıyordu.

Öpmek istedi kiraz dudaklardan. Burnuna dolan erkeksi kokunun nefesiyle harmanlanmış halini tatmak istedi tekrar.

Onun uyumasını beklemektense kollarının altında iri göğsüne sıcacık sığınıp bu iğrenç bozuk et kokusuna siktiri çekercesine erkeksi kokusunu ciğerleirine doldurarak sabaha kadar huzurla uyumak istiyordu..

Apartmandaki sesler artık kesilmişti.
Ölüm sessizliği çığlık atıyordu adeta duvarlarda. Herkes uyuyordu.. Ağaçlarda günün son akşam yemeğini yiyen kuşlar, sokakta kavga eden köpekler, çöp karıştıran kediler, deliler gibi birbirini yiyen gayler, Glenda.. Martin.. her bir canlı uyuyor ve onu bu korkunç dakikalarla başbaşa bırakmışlardı..

Bu sessizliğin çığlık attığı odada duyduğu tek ses kendi çılgın kalp atışları ve ona kocaman sarılan bedenin yüzüne çarpan sıcak, kontrollü nefesleriydi.

Son kez dedi kendine.. Ezberine son bir tekrar daha yapacak ve gidecekti.

Gidecekti, onun yokluğunu hissemedemeyecek kadar çok çekecekti onu zihnine. Öylesine ezberleyecekti ki, baktığı her yüzde, gördüğü her taşta onun galaksileri yansıyacaktı bilinç altına. Çıkmayacaktı kokusu ciğerlerinden. Kokladığı her âlem o kokacaktı.. Onu fısıldayacaklardı ruhuna.

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: 4 days ago ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

JEONHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin