Eve & Eve

12.

Bir diğer hediyenizle yine geldim. :)

Minnoş bir bölüm oldu.

Yorum yapmadan geçmeyin.

Hepinize keyifli okumalar diliyorum.

Aradan geçen zamanın sonunda ara tatil gelmişti. Eva ve Dora birlikte Kartepe'ye kar tatiline gitmeye karar vermişlerdi bunun için çok heyecanlıydılar. İlişkileri güzel ilerliyordu. Dora bütün derslerini başarı ile geçmişti. Eva da ona bir hediye vermek istemişti.

Eva Dora'yı evinden aldı ve yola koyuldular. Dora evdekilere Cansel ile tatile gideceğini söylemişti. Ailesinin dikkatini çekmek istemiyordu.

Tatil yapacakları otele vardıklarında hemen eşyalarını yerleştirdiler ve havaya uygun kıyafetler giyip dışarıya çıktılar.

Kar taneleri nazikçe yere süzülürken, Eva'nın gözleri büyülenmiş bir ifadeyle dağların zirvesine çevrildi.

"Bu manzara inanılmaz!" dedi, Dora'ya dönerek.

"Evet, gerçekten de muhteşem," diye yanıtladı Dora, gözlerini Eva'nın yüzündeki hayranlıkla buluşturdu.

Dora, "Seninle burada olmak gerçekten de harika canımın içi. Burayı güzelleştiren sensin" dedi ona hayran hayran.

Ellerini sıkıca birbirlerine sardılar ve yürümelerine davam ettiler.

Birlikte yürürken, sessizliğin içinde yalnızca karın hafifçe çıtırtısı duyuluyordu. Eva, kollarını Dora'nın etrafına doladı ve ona sıcak bir öpücük verdi. "Seninle burada olmak, hayalimdeki gibi," dedi yumuşak bir ses tonuyla. Dora, onun kollarında güveni, huzuru bulduğunu hissediyordu.

&

Birlikte kızakla kaymaya karar verdiklerinde, heyecanla kızaklarına bindiler ve tepenin dik yamacından aşağıya doğru hızla ilerlediler. Çığlık atarak ve kahkahalarla dolu bir yolculuktu. Her inişte, birbirlerine daha da yakınlaşıyor, kalpleri birlikte atıyordu.

Yorulmuşlardı, beyaz örtüyle kaplı tepelerin arasından yürürlerken soğuk havaya rağmen, etraflarında içlerini ısıtan bir his vardı. Birdenbire, bir kafeteryanın önünde durdular.

"Evet, işte tam da aradığımız yer!" dedi Dora, gözleri parlayarak. "Birlikte sucuk ekmek yiyelim mi?" Eva, neşeyle başını salladı. "Tabii, harika olur!" dedi.

Kızakla kaydıktan sonra epey acıkmışlardı.

Kafeteryaya girerken, sıcaklığın onları sarmasıyla birlikte, içlerindeki coşku daha da arttı. İki kişilik bir masa buldular ve siparişlerini verdiler. Kısa bir süre sonra, masalarına sıcacık sucuk ekmekler geldi.

"Bu harika görünüyor!" dedi Eva, gözlerini dikip ekmeğin üzerindeki susamları izlerken. Dora, gülümseyerek ona baktı.

"Evet, ama sen daha harika görünüyorsun." dedi. Eva'ya iltifat etmeye alışmıştı.

Eva ilk defa utandı ve utangaç bir şekilde gülümsedi sevgilisine.

Birlikte ekmeği paylaşırken, karşılarındaki manzara hala büyüleyiciydi. Her ısırıkta, sıcak sucuk ve taze ekmekle birlikte, birbirlerine olan sevgileri de daha da güçleniyordu. Sohbetleri, kahkahaları ve göz temaslarıyla dolu bir öğle yemeği geçirdiler.

Sucuk ekmeklerini bitirdiklerinde, dışarı çıkıp tekrar yürümeye başladılar. Bu sefer, karlar altında dans etmeye karar verdiler. Birlikte, doğanın güzelliğiyle çevrili, romantik bir dans sergilediler. Kar taneleri etraflarında dönüp, sevgileriyle parlıyordu.