Eve & Eve

24.

Keyifli okumalar.

Ertesi sabah uyandıklarında sarmaş dolaş bir haldeydiler. Dora bütün gece Eva'nın üzerinde uyumuştu. Eva da bu durumdan şikayetçi değildi. Memnun bir halde sarmıştı sevdiğini.

Eva, "Günaydın evimin neşesi" deyip Dora'nin saçlarından öptü.

Dora Eva'ya iyice sarılarak boynuna sokuldu ve sevgilisinin kokusunu içine çekti.

"Günaydın canımın içi" dedi boğuk bir sesle. Henüz uyanamamıştı.

Eva, Dora'nın şakaklarına hafifçe öpücükler kondurduktan sonra yumuşak bir ses tonuyla konuştu,

"Bugün ne yapmak istersin, sevgilim?"

Dora, "Bütün gün burada seninle böyle yatmak istiyorum" dedi.

Eva onun bu söyledigine güldü ve yataktan kalktı.

"Ama ben acıktım sevgilim bütün gün uyuyamayız. Ben bir şeyler hazırlayacağım, sen o zamana kadar biraz daha uyu." dedi ve elini yüzünü yıkamak için banyoya gitti.

Dora da mırıldanarak Eva'nın yastığına sarıldı ve uyumasına devam etti.
Eva banyodan döndüğünde, mutfağa geçti ve kahvaltı hazırlıklarına başladı. Bir süre sonra sesleri duyarak uyanan Dora ise yavaşça yataktan kalktı ve odadan çıplak ayakla mutfağa doğru ilerledi. Kapı eşiğinde durdu ve Eva'yı bir süre izledi. Eva mutfağın içinde telaşlı ama bir o kadar da huzurlu görünüyordu. Dora'nın kalbindeki sevgi dolup taşıyordu.

Eva Dora'yı fark edince, sevgilisinin yanına gitti ve onu kollarının arasına aldı. "Günaydın tekrar," dedi ve  Dora'nın dudaklarına öpücük kondurdu. Dora, Eva'nın sıcaklığını hissederek gülümsedi.

Eva'nın hazırlikları tamamdı. Birlikte kahvaltı masasına oturdular ve sessizce kahvaltı yaptılar. Arada bir birbirleri ile bakışıyorlar, gülümsüyorlardı. Dora içindeki mutluluğu dışa vurmaktan kaçınmadı. Eva'nın yanında olmak, onunla bu sıcaklıkta bir gün geçirmek, hayatının en değerli anlarından biriydi.

Eva ve Dora, kahvaltılarını yaparken yurt dışına bir gezi planı yapmaya karar verdiler. Bu plan uzun zamandır Eva'nın aklındaydı ve Dora ile paylaştı. Dora da bunu memnuniyetle kabul etti. Bu tatil onlar için bir önbalayı niteliğinde olacaktı.

Masanın başında oturmuş, bir harita ve dizüstü bilgisayarlarıyla birlikte heyecanla nereyi keşfedeceklerine karar vermek için düşünüyorlardı.

Eva, kahve fincanını tutarken gülümseyerek, "Nereye gitmek istersin sevgilim?" dedi.

Dora, bir lokma alıp düşünceli bir şekilde cevap verdi, " Birlikte farklı kültürleri keşfetmek ve yeni yerler görmek harika olur. Ama henüz kararsızım sen nereyi istiyorsun?"

Eva, haritaya dikkatlice bakarken, "Belki bir Avrupa turu yapabiliriz. Paris, Roma, Madrid gibi şehirleri gezmek benim için harika olurdu. Ya sen?"

Dora, düşünerek, "Avrupa güzel olur ama belki de biraz daha egzotik bir yer de düşünebiliriz. Mesela Japonya veya Güney Kore gibi."

Eva'nın yüzü aydınlandı, "Egzotik diyince Japonya çok ilginç olabilir. Tokyo'nun ışıltılı sokakları ve geleneksel kültürleri keşfetmek harika olurdu."

Dora da gülümsedi, "Evet, Tokyo'ya gitmek gerçekten harika olabilir. Belki de bir karar vermeden önce biraz daha araştırma yapabiliriz."

Eva, kahve fincanını masaya koyup Dora'ya döndü, "Tamam, o zaman bu akşam birlikte oturup detayları konuşalım ve nereye gitmek istediğimize karar verelim."