18. Babam gibisin!

5 4 0
                                    

"Yağmur nerde?"dedim. Cihan hala gülüyordu. "Alnının çatına vuracağım !"dedim. Atlas bana baktı. "Kurt sana demiştim Yağmura karşı hamle yaparsa seni dinlemem kendi bildiğimi yaparım.demiştim bu bardağı taşıran son damla oldu"diye bağırdı Atlas. Cihan pişkin pişkin gülüyordu. "Beni bırakmazsanız Yağmurum ölür"dedi Cihan. Yağmuru hala seviyormuydu?   "Kes!"diye bağırdı Atlas. Yağmurum demesi onu sinirlendiriyordu. "Kurt bırakmayacaksın dimi? Saçmalama siktir!"dedi Atlas.
Sadece ne yapa bileceğimi düşünüyordum. Telefonum çaldı. Güneşti arayan. Telefonu açtım.
"Kurt nerdesin? Bir kaç adam peşimde yardım et!"dedi olamaz Cihan onu da elimden almaya çalışıyordu. "Tamam güzelim sakin ol adamlardan gönderiyorum "dedim. "Senin ecdadını sikicem! Sana derdini benimle çöz demiştim!"dedim kafasındaki silahı hala indirmemiştim. "Tamam gittiler izimi kaybettirdim"ded Güneş telefonda. "Güzelim adamlar seni güvenli bir yere götürecek lütfen git "dedim yalvarırcasına. Bana dediği o sözden sonra ondan hala nefret edemiyordum. Onu delice severken nasıl nefret ede bilirdim ki?
"Ne oldu Karayel? Sevgilin kaçtı galiba fazla mutlusun"dedi Cihan. "Yağmuru ver istediğini vericem"dedim sakin olmaya,normal düşünüp plan yapmaya çalıştım ama olmadı. Başaramadım ne zaman sevdiklerime bir şey olsa böyle olurdu. "Yağmuru vermem yıllarca bu günü bekledim "dedi
Atlas daha da deliriyordu Cihan her konuştuğunda.
"Ne istiyorsan ne çıkarın ola bilir ki?"dedi Atlas.
"Yağmuru bir çıkar için almadım. Yağmuru sevdiğimi hepiniz biliyorsunuz sende dahil Demiraslan"dedi Cihan. Ne yapacaktım kardeşimi en son onun elinden aldığımda kardeşim ölüyordu.
"Sevgini götüne sok! Yağmura hiç bir şey yapmayacaksın kılına zarar gelirse ecdadını sikerim!"dedi Atlas. Ben hala ne yapacağımı düşünüyordum. "İnsan sevdiğine zarar vermez!"dedi Cihan Atlasın gözünün içine bakarak. Atlasın bu kadar çok sevdiğini yeni fark ediyordum. Aralarındaki ilişikini gelip geçici olarak düşünmüştüm.  "Tamam bırakıcağım seni ama sana nasıl güveneyim?"dedim. Gerçektende ona güvenip nasıl bırakayım ya Yağmuru vermezse   "Sözümü tutarım ama tek şartım var"dedi Cihan. Evet şartı olmasa olmazdı. "Yağmuru iki gün sonra verceğim "dedi Ne iki gün mü neden ki ne yapmaya çalışıyordu   "Ne diyorsun lan sen?"dedi Atlas bağırarak. "Duydun iki gün sonra Yağmuru vereceğim ona açıklamam gereken şeyler var"dedi
Kabul etmekten başka çarem yoktu. Mecbur kabul ettim. "Tamam ama tam iki gün sonra Yağmuru vermezsen evini kurşuna dizerim!"dedim bağırdım.
"Lan buna mı güveniceğiz?"dedi Atlas. "Başka çaremiz yok mecbur!"dedim. "Tamam şimdi beni bırakın hemen!"dedi Cihan ayağa kalkıp odadan çıktı. Peşinden odadan çıktım. Güneş boynuma sarıldı. Şaşırdım sakladığı yerden çıkıp buraya gelmişti. "Hani sen beni sevmiyordun?"dedim gülerek. Ellerini indirdi. Omzumdan itti sertçe. "Deli korktum öldün diye!"dedi Güldüm. "Sakladığın yerden neden çıktın sana beni dinle demiştim!?"dedim eli elimi buldu. "Merak ettim yine öldün sandım tehlikede olduğunuzu anlamıştım. Özür dilerim"dedi pişman ses tonuyla. "Ne için?"dedim
"Bu gün söylediğim şey için"dedi. Kendimi bilmemezlikten geldim. "Ne söyledin ki?"dedim kahverengi gözleri eskisi gibi bana bakarken parlıyordu. Gözlerinde nefreti görmedim. "Sana hala kızgınım ama..."dedi ama tamamlamadı. Elimdeki silahı yanımda duran korumaya verdim. "Evet?"dedim  " illa söyleteceksin"dedi ve yine bana sarıldı. Onu fazlasıyla özlediğimin farkına vardım. Kokusunu ellerini özlemiştim. "Affetin mi?"dedim.
"Ama daha ölmedim affetmen için"dedim bu gün söylediğine ithafen. "Affettim."dedi.
"Cenazem yok ama"dedim tekrar. "Kurt!"dedi bağırarak konuyu kapatmak istediğini anladım.
"Tamam tamam "dedim eğilip boynundan öptüm.
"Sana inanmıyorum !"dedi Atlas yanımd olduğunu yeni öğrendim. "Ne yapmamı bekliyordun?"dedim.
"Yağmura yapacaklarını hiç düşündün mü? Siktir sen yine kendi bildiğini yaptın. En iyisini sen biliyorsun ya"dedi Atlas sinirle. "Ne oluyor?"dedi Güneş eli boynumdan inerken. "Atlas, teklif sundu bende mecburen kabul ettim ne yapayım? Aklında mükemmel bir fikir varsa söyle!"dedim. Başka çarem yoktu zaten. "Tamam Kurt kendi bildiğini oku. Eğer ben iki gün sonra Yağmuru bu günki gibi bulmazsam o zaman beni durdurma!"dedi Atlas arkasını dönüp gitti. "Kurt ne oluyor Yağmura ne oldu?"dedi Güneş.
"Cihan,Yağmuru aldı iki gün sonra verecekmiş. Onu bıraktım oda Yağmuru vericek"dedim.
"Ne? Neden ki?"dedi gözlerini irileştirerek. "Güneşim bilmediğin çok şey var "dedim. "Biliyorum. Cihanın beni kaçırdığında anlattıklarından biraz anladım   Yağmura karşı garip"dedi evet oda farkındaydı artık. "Yağmura karşı sanki hisleri var gibi"dedi oda bunu anlamıştı.
"Evet yıllar önce olan bir şey "dedim.  "Hadi eve gidelim"dedim. Ellerini çekti. "Hayır daha sana kızgınım "dedi cilveyle gülerek. Sibel yanımıza geldi. "Kurt nerde kaldın eski günlerdeki gibi eylememdeki ki?"dedi Sibel. Has siktir daha yeni barışmışken bu nerde çıktı ki şimdi. "Gerek yok"dedim elimi Güneşin beline doladım. Barışığımızı ima ettim.
"Ay barıştınız mı? Böyle bir şeye vesile olduğum için çok mutlu oldum gerçekten "dedi Sibel bozulduğu ap açık ortadaydı. Sibel bir anda gömleğimin düğmesine dokundu anlamdım ne yapmak istediğini. "Ne zaman istersen yad ede biliriz"dedi elini çekip gitti. Cevap vermedim. Yüzümü Güneşe döndüğümde çatık kaşlarını fark ettim. "Bu gömleği yakalım biz"dedi kahkaha attım. "Ne gülüyorsun?"dedi. Gülmeye hala devam ediyordum. "O zaman senin elbisenizde yakalım"dedim gülerek. "O niye?"dedi. "Benden başka bir adam dokundu bu elbiseye. Elimi sürmem "dedim. "Ben o dokunan eli kırmasını bilirdimde. Zamanı değildi"dedim.
"Elbisemi yakmam!"dedi inatla. "Yakmayalım atalım"dedim. "Hayır!"dedi inat ediyordu. "Güneş!"dedim. "Tamam tamam ne yapmak istersen yaparsın"dedi. "Tamam"dedim elimi omzuna koydum.

Umut Işığım. (18+)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin