28.вσ̈ℓϋм

456 52 14
                                    

Seni bağırabilsem seni,Dipsiz kuyulara,Akan yıldıza,Bir kibrit çöpüne varana,Okyanusun en ıssız dalgasınaDüşmüş bir kibrit çöpüne

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Seni bağırabilsem seni,
Dipsiz kuyulara,
Akan yıldıza,
Bir kibrit çöpüne varana,
Okyanusun en ıssız dalgasına
Düşmüş bir kibrit çöpüne.

Hasretinden Prangalar Eskittim, Ahmed Arif

▪️28.BÖLÜM: Dalgalara Atlayan Hisler▪️

Dünyaya hoş geldin! Ya da iyi ki doğdun mu demeliyim? Gözlerini ilk açtığın an annenin yüzünü görmeyi dilersin ya, peki sadece karanlığı gördüysen o zaman ne olacak? Karanlığı görmedin sen, karanlıkla doğdun. Hayatının amacının değiştiğini gördün. Sen dünyaya doğ diye yaşanılan birçok olay oldu, sen ise bunlardan sadece doğduktan birkaç dakika sonrasını hissedebildin. Anne rahminde, dış dünyada ne olduğunu veya neler yaşandığını bilmiyordun. Orada sadece gelişimini sağladın; annen seni her kötü olaydan kurtardı.

Şimdi ne yapacaksın peki? Artık doğdun ve karanlığa adımını attın. Adımını attığın bu karanlığın seni nereye götüreceğini bilmiyorsun. Her attığın adımla sonunun geleceğini düşünerek geleceğe baktın. Karanlığının geleceğine bulaştığını ve artık geleceğinin karanlık olacağını da düşündün. Yıllar geçti belki de, ya da aylar. Ama karanlığında bir melek gördün ve o meleğe sahip olmak istedin.

Meleğin kanatlarını koparıp, hiçbir yere uçmamasını ve yanından ayrılmamasını istedin. Bunların hiçbiri sana yetmedi ve meleği kendine zincirledin. Sana umut, yoluna ışık olmasını istediğin meleği kendine zincirledin ve meleğin de ışığını söndürmeye başladın. Artık melek de senin gibi karanlığa batmıştı. Kendini kurtarmak isterken, ışığını çaldığın meleği de karanlığa mahkum etmiştin.

Şimdi hem kendini hem de meleği kurtarman gerekiyordu ama bir çıkış yolu bulamıyordun. Hikayenin burada bittiğine inanıyordun.

Hayır, hikaye burada bitmedi ve bitmeyecek. Şimdi yaptığın bencilliklerin bedelini ödemeli ve hayatını çaldığın insanlara hayat borçlusun.

Duydun mu? Hikaye burada bitmedi...

*


Kendime bir dünya yaratmıştım. O dünyada ise birçok oyuncu üretip oynamıştım. Oynayan her bir karakteri teker teker öldürmeye başlamıştım. Ölen her oyuncuyla kendi benliğimi tamamladığımı düşünmüştüm belki de. Kafamda kurduğum dünyadan sıkılınca ise dünyayı yakmak istemiştim. Her yeri ateşe verip oradan uzaklaşmak ya da yeni bir dünya oluşturup orada yaşamak istemiş de olabilirdim. Her şeyi kafamda oluşturmuştum; oluşturduğum bu senaryo, benim iyi olmadığımın kanıtıydı. Delirmiştim. Küçük bir kız insan öldürmeyi bilmezdi; ben küçük bir kız mıydım peki?

MARAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin