Innocent Mafia ~ Yizhan

30- İçimizdeki hainler

    

     - Merhaba. Ben Xiao Zhan. Öyle söylendi. Önce bir duyuru yapacağım. Bundan sonra Faiadoragon diye bir topluluk, oluşum yok.

                       °°°°°°

     Kalabalıktan yine sesler yükselmişti. Yibo bile hayretini gizleyemedi. Sorular ardı ardına ekrana düşüyordu.

     - Lütfen sessiz olup dinler misiniz? Ben kendime geldiğimden bu yana ismimi bile hatırlamıyorum. Çok garip. Ama kalbime güveniyorum. Doktor Wang Yibo'ya teşekkür ediyorum. Sevgisi ile beni kurtardığı için. Çok düşündüm. Suçlamaları öğrendim. Sorguya çekildim. Artık bu hayatı istemediğimi anladım. Sakin ve huzurlu bir hayat istiyorum. Kendimi toplamalıyım. Doktor Wang Yibo ile ne yapacağımıza karar verme planım var. Bugün ona da sürpriz yaptım.

    - Her daim senin yanında ve kararlarının destekçisiyim Zhan. Senin mutluluğun ve huzurun ilk sırada. Hep orada kalacak.

     - Teşekkür ederim Yibo. Dediğim gibi bir şey hatırlamıyorum. Bilmediğim bir konu var önümde. Bize mafya deniyor. Oysa kimseye bir zorbalığımız olmamış. Kendi halimizde toplulukmuşuz. Bir kaç olay dışında. Ama duyduğuma göre asıl zorbalık edenlerin karşısında durmuşum hep. Onlara saldırmışız. Şimdi düşününce bu yanlış geliyor bana. Evrenin silahlı güçleri varken ben niye karıştım. Son üç yılda faaliyetlerimiz artmış. Çünkü uzaydan gelen bir topluluk bizi tehdit ediyormuş. Evrenin vatandaşı olarak bana görev verilirse koşarak yardıma gelirim. Yanımda çalışanların da geleceğini düşünüyorum. Bunun dışında artık herkes kendi yolunu çizecek. Bütün mal varlığımı çalışanlarım arasında paylaştıracağım. Kimse benim yüzümden mağdur olmamalı. Hepimiz dürüstçe yeni bir hayata başlamalıyız. Ben çok yorgun hissediyorum. Önceliğimiz Sednalılardan kurtulmak. Hepinize teşekkür ediyorum dinlediğiniz için. İyi ve güzel haberlerle yine karşılaşalım. Hoşça kalın.

     - Bay Xiao sorumu yanıtlamadınız.

     - Bu çok özel bir soru. Yibo ve ben birlikte karar vereceğiz. Evlenebiliriz, birlikte yaşayabiliriz veya ayrı yollarda yürürüz. Şimdiden bunu cevaplamam imkansız. Ayrılsak bile bu birbirimizi sevmediğimiz anlamını taşımaz. Ben Xiao Zhan, Wang Yibo'yu hayatımı verecek kadar çok seviyorum. Ona hayatımı teslim edecek kadar çok güveniyorum. Hatırlamasam da kalbim bunu biliyor, kalbim hatırlıyor. Hoşça kalın tekrar.

     Yibo ve Ting onu sağlı sollu korumaya alıp yürüdü adamlar da peşlerindeydi. Onlar da açıklama bekliyordu. Zhan adamlara döndü.

     - Hepiniz eve gelin. Orada toplanalım. Yibo çok halsizim araba filan çekemeyeceğim.

     Yibo ikiletmeden elinden tutup Zhan'ın evine ışınlandı. Dün karar verdiğinde evi temizlemeleri için yardımcılar göndermişti. Yibo buraya tanıdığı ve güvendiği kişileri almıştı. Ting de arkalarından salonun ortasında belirdi. Adamlar gelene kadar yarım saatlik zamanları vardı. Yibo amcasına bağlanıp durumu sordu. Taiki Okabe sorun olmadığını söyledi. Bunu ilk günden ayarlamışlardı. Beklemedikleri Zhan'ın çetesini dağıtmasıydı. Yibo bağlantıyı kesip Zhan'a döndü.

     - Neden bunu bize söylemedin?

     - O an aklıma geldi çünkü. İstemiyorum Yibo. Burada bile kalmayacağım. Her şey üstüme geliyor. Zaten biliyordun bu çete işlerini sevmediğimi. Şükür ki Zhan'ın anılarını görmüştüm. Neler yaptığını biliyordum. Büyükbabası yüzünden çete kurmuş olsa da farklıydı o. Zorbalığı, gaddarlığı hep göstermelikmiş. Yapmak zorundaydı çünkü büyükbabası tepesinde bekliyordu. O da kötülük yapanları avlamaya başladı. Nerede işsiz, muhtaç biri varsa onu almış yanına. Anladığım kadar bu evrende de durum aynı. Lüks yaşayanlar olduğu gibi işsiz evsiz kişilerde var.